Memleket battı "who care?"

Bazen ne kadar küçük olduğumuzu daha iyi anlıyorum, küçük olduğumuzun ötesinde ne kadar aciz olduğumuzu da aynı zamanda. Her zaman ki gibi Lefkoşa 7-8 saat süren bir yağmur sonrası kelime anlamıyla darmadağın oldu. Şimdi durup saymayım ama Lefkoşa'da tüm yollar kapandı. Peki neden kapandı, sorsanız; Kanlıköy barajı taştı diyecekler, en azından bana birçok kişi bu mazareti söyledi.

Peki Lefkoşa'nın alt yapısı, yağmur suyu ve drenaj sistemi eğer ki çalışsaydı Lefkoşa'nın ana arterlerindeki su birikintileri olmazdı. Kelime anlamıyla Lefkoşa belediyesi sınıfta kaldı demek isterdim ama Mehmet Harmancı'ya henüz şans veriyorum. Harmancı'yı sert bir dille eleştirmek ve yerden yere vurmak için henüz erken, ancak bir yıl sonra Aralık ayında aynı tablo ile karşılaşırsak sanırım tüm gazeteciler Harmancı'yı çok ağır eleştirecektir.

FARELERİN YÜZDÜĞÜNÜ GÖRDÜK

Lefkoşa Ortaköy trafik ışıkları ile Devlet hastanesi arasındaki güzargah yani Kıbrıs Postası Gazetesi 'nin de bulunduğu anayol tamamen su altında kaldı, Levent kolejine kadar ulaşan yağmur suları bir otobüsü de sular içinde mahsur bıraktı. Açıkçası köşe yazımı yazarken Levent kolejindeki çocukların "imdat, abi beni de al" diye bağırışını bizzat duydum. Gazetenin yazar odasından kapanan yolu izlerken hem geçen pislikleri hem de fareleri gördük. Adeta şaka gibi geldi bana.

Düşünsenize öyle bir memlekette yaşıyorsunuz, bir süre yoğun yağan yağmur sonrası ne evinize gidebiliyorsunuz ne işinize.

Birçok ailenin çocuklarını okuldan alabilme endişesi ve paniğinin yanı sıra birçok ailenin de çocuklarını okuldan alamadığına şahit oldum.

HÜKÜMET KRİZ MASASI BİLE OLUŞTURMADI

LTB yağmur baskını karşısında her ne kadar yetersiz kalsa da en azından bir kriz masası oluşturup sivil savunma ile birlikte tüm gün çalıştı. Gelin görün ki ülke kelime anlamıyla su altında kalırken Hükümetten bu konuda herhangi bir açıklama gelmediği gibi herhangi bir kriz masası bile oluşturulması

BAKAN TAÇOY NEREDEYDİ?

Birkaç hafta önce KKTC'ye sığınan bir mülteci gemisi için seferber olan Ulaştırma Bakanlığı hatta Başbakan Özkan Yorgancıoğlu'nu bu sefer sahne de yoktu. Yaklaşık beş yüz kişiyi kurtarmak için olağanüstü hazırlık yapan ve olayı yerinde saatlerce takip eden Ulaştırma Bakanı Hasan Taçoy'u açıkçası hiçbir olay mahallinde ve hiçbir fotoğrafın içinde göremedik.

Ülkeye yağan kısacık yağmurla İngiltere de saatlerce yağan yağmurları kıyasladım bir anda aklımda ve Kıbrıs'a neler olabileceğini hayal bile edemedim. Ne kadar ilginçtir ki Tanrı bize hep merhametli davranıyor, yarım yapan yağmurun ardından hava koşulları sakinliyor ve birkaç gün yağmur yağmıyor. Ya bir gün Tanrı çok kızarsa vay halimize…

************

GÜNÜN SÖZÜ

YAĞMUR YAĞIYOR ARAP KIZI CAMDAN BAKIYOR

ANANONİM