Hükümet krizi derinleşecek!

Son derece ilginç günlerden geçiyoruz yine. Öylesine ilginç ve bir o kadar da önemli, gerçeklerle yüzleşiyoruz ki cumhurbaşkanlığı seçimleri unutuldu gitti, o kadar bir unutuldu ki "sence kim kazanacak" diye sorulduğunda artık herkes birinci turun sonucunu da ikinci turun sonucunu da kestirebiliyor. Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Sertoğlu'nun KOP sürecini başlatmasıyla birlikte gerginlik had safhaya ulaştı. Bu olayı basitten de değerlendirebiliriz ancak olayın kendisi başlı başına uzun soluklu bir kriz olduğu için birkaç yönden ele almak gerekecek.

DENKTAŞ-SERTOĞLU HUSUMETİ

Dedik ya olayı bir yönüyle incelemek mümkün değil. İlk önce Serdar Denktaş ve Hasan Sertoğlu arasındaki husumetten yola çıkalım. Denktaş ile Sertoğlu'nun arasında uzun süredir devam eden ve nedeni federasyon başkanlığıyla ilgili olduğuna inandığım geçmişe dayanan bir sıkıntı var. Bildiğiniz gibi Sertoğlu'ndan önceki Federasyon başkanı Ömer Adal'dı , Adal, Denktaş'ın sağ kolu olan önemli isimlerden biri.

Federasyon başkanlığına Sertoğlu geldikten sonra ve sonraki süreçte Lefkoşa Belediye seçimlerinde , Sertoğlu'nu desteklemede isteksiz duran Demokrat Parti'nin politikalarından ötürü Sertoğlu ile Denktaş'ın zaten pek de olmayan araları hayli açıldı.

Serdar Denktaş, DP Genel başkanı olarak KTFF ya da Hasan Sertoğlu ile ilişkilerini askıya alabilir ama Spor Bakanı olarak gele hele Başbakan Yardımcısı unvanına sahip olan ve bu ülkeyi yöneten bir siyasi olarak Serdar Denktaş'ın ülke kurumlarıyla ilişkisini askıya alma gibi ne bir yetkisi ne bir lüksü vardır.

EROĞLU İLE SERTOĞLU'NUN ARASI DA AÇILDI

UBP'li olan hasan Sertoğlu'nun belediye seçimlerinden bu yana Derviş Eroğlu ile arasının açık olduğu biliniyor. Son zamanlarda aralarının düzelmesi için aracılar seferber olmuştu ve bu soğukluk tam gitmiş iken TFF Başkanı Demirören'in ziyareti ve sonrasında yaşanan krizden ötürü Sertoğlu ile Eroğlu'nun arası yine açıldı diye duydum.

EROĞLU'NDA DENKTAŞ ÇEKİNCESİ HEP OLDU

Bu da bir başka gerçek, kimse kusura bakmasın ama Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, seçimlerde Serdar Denktaş'ın desteğini yitirmemek için Denktaş'ı gücendirmeme konusunda hassas davranıyor. Bunun farkında olan Serdar Denktaş da seçime bir ay kala tribünlere oynuyor dersek mübalağa etmiş olmayız. Zaten farkındaysanız KOP meselesi eski bir mesele değil ancak seçimlere birkaç ay kala Serdar Denktaş daha hırçın çıkışlar yapıyor, gelin görün ki kamuoyundan ciddi tepkiler var Denktaş'a. İyi ki de var.

YORGANCIOĞLU'NDA DENKTAŞ ÇEKİNCESİ HEP OLDU

Öte yandan bir başka traji komik diyelim, traji komik durum da CTP cephesinde var. Serdar Denktaş her haliyle, Özkan Yorgancıoğlu'nu başbakan olarak dikkate almadığını, saymadığını sergilediği tavırlarla ortaya koyuyor. Hangisini saysam ki? Türkiye Spor bakanıyla, hükümet ortağından gizli yaptığı anlaşma ve görüşmelerden başlayalım, ortak basın toplantısında Moskova'da kalıp gelmeyişine kadar ve daha birçok örnek sıralayabiliriz.

CTP-DP hükümetinin kuruluşuna baktığımızda kuruluş şeklinin AK Parti'nin söylemlerine ve isteklerine inat kurulduğunu herkes çok iyi hatırlayacaktır. Bunun adını da UBP ile mi hükümet kuracaktık diye kamufle ettiler. O dönem Beşir Atalay'ın dönemin başbakanı Sn Erdoğan'ın bu konudaki telkinini iletmesi, toplantı halindeki CTP parti meclisinin bu telkin üzerine DP'den yanan karar üretmesiyle başlayan ve aslında siyasi tarihlerinde hiçbir başarılı hükümet modeline imza atamayan, defalarca kez hükümet kurup bozan CTP-DP ortaklığı yola çıktı.

Yola çıktıkları günden bugüne her iki ortak da birbirine karşı hep bir saygısızlık ve uyumsuzluk örneği sergilediler.

Ancak gelin görün ki Serdar Denktaş'a muhtaç hale gelen CTP kanadı, Denktaş'ın her yaptığını sineye çekmek zorunda kaldı, ya sineye çekmeyecek hükümeti bozacaktı ki bir ÖRP benzeri operasyonu yapabilecek durumu yok CTP'nin ya da erken seçime gidecekti. Ne onu yapabildi ne de diğerini.

SEÇİM SONRASI TUFANI !

Nisan seçimlerinden sonra her hâlükârda bu hükümet bozulacak, bunun kaçarı yok. Seçim sonrası Sibel Siber kazansın ya da kaybetsin CTP'nin olağanüstü kurultaya gideceğini artık CTP'nin kendi vekilleri söylüyor bana. Seçimlerin ardından Serdar Denktaş'ın kaprislerinden usanan CTP'nin CTP-UBP ya da CTP-TDP- ve bir başka formülle DP'yi koalisyon dışına iteceğine artık kesin gözüyle bakılıyor. Şimdi diyeceksiniz ki UBP-DP niye olmasın, ben de derim ki bugüne kadar hala niye olmadı.

Açık yüreklilikle söylemek gerekirse Demokrat Parti'nin yer almayacağı bir hükümet modeli nisanın hemen sonrasında şekillenecek gibi duruyor.

Seçimlerinde etkisiyle diyeceğim bu uyumsuzluk ama CTP ile DP arasındaki kriz o kadar bir büyüdü ki, o kadar bir uzaklaştılar ki birbirlerinden artık yola birlikte devam edebilme şansları pek fazla yok.

UBP, DP'DEN RAHATSIZ

Birçok UBP'li vekilin Demokrat Parti'nin kendisinden ya da tabanından değil ancak Serdar Denktaş'ın tavırlarından ciddi rahatsızlık duyduklarını ve bu durumu Cumhurbaşkanı Eroğlu'na sürekli aktardıklarını bizzat UBP'li vekillerin ağzından duyuyorum.

EROĞLU SANILDIĞI GİBİ GERİLERDE DEĞİL

Cumhurbaşkanı Eroğlu'nun seçimlerde ikinci tura kalamayacağı yönünde bir takım dedikodular çıkarıldığını hepimiz duyuyoruz. Yapılan tüm anketlerde Eroğlu'nun seçimi birinci sırada tamamladığı açık bir gerçek. Yani sağ oylarda ne kadar sağa sola kaymalar olsa da % 50'lerdeki oy potansiyeli Eroğlu'nu iddia edildiği gibi gerilere düşürmedi, asıl mesele Cumhurbaşkanı Eroğlu'nun ikinci tura kiminle kalacağı konusu. Gezici şirketinin geçtiğimiz hafta yaptırdığı anketin sonuçları hakkında biraz fikir sahibi oldum. Bu ankete göre Derviş bey yaklaşık % 6'lık bir farkla Mustafa Akıncı'nın önünde ilk turu birinci olarak tamamlıyor. Tabii ki gerçek sonuçlara baktığımızda bu fark ne olur bilemeyiz ama Derviş beyin ikinci tura kiminle kalacağı son derece önemli.

Reisi Cumhur ikinci tura Akıncı dışında kiminle kalırsa kalsın bu seçimi kazanır, hem de gönül rahatlığıyla ama Mustafa Akıncı'yla ikinci tura kalırsa işte bu nokta da Özersay ve Siber'e giden kitlenin ne yapacağı nasıl bölüneceği çok önem kazanır; ve Eroğlu'nun bu yarışı kazanması çok zora girer.

Burada iş UBP'li vekillerin iyi çalışmasına kalıyor ve bazı UBP'li vekiller ve bazı belediye başkanları yeteri kadar Eroğlu'na sarılmadılar gibi geliyor bana.

********

GÜNÜN SÖZÜ

Aşklarda bakım istiyor, öğrenemedin gitti.
Cemal Süreya