Polis eksikliği bitmezse kazalar da bitmez

Kürtaj skandalının etkileri devam ederken öylesine trafik kazaları oldu ki bebek ölümleriyle ilgili önemli bir gündem bir an da geri sıralara düştü. En son 2,5 yaşında küçük bir çocuğu trafiğe kurban verdik. Olacak gibi değil dedirtiyor insana. Trafik kazalarını önleme derneği başkanı Dr Mehmet Avcı ile birlikte Kıbrıs Genç TV'de önemli bir program yaptık diyebilirim. Avcı'nın elinde her zaman olduğu gibi istatistikler vardı. 2013 yılından bugüne değin ölümleri anlattı ve sayı verdi. Ölüm bilançolarına baktığınızda adeta bir yazgıymış gibi her yılın ilk üç ayındaki ölüm oranları aynı. 2013 yılını andırıyor diye başladı sözlerine. 2014-2015 yılı trafik kazasında hayatını kaybeden kişi sayısı 29 civarında fakat 2013 yılında bu sayı elliye yakın oldu.

Kazaları incelediğimizde bir kısmı süratten olurken önemli bir kısmı da dikkatsizlikten kaynaklandığını fark ediyorsunuz. Yolu takip eden hiç kimse kolay kolay kaza yapmaz. Velev ki telefonla oynuyor olsun ve yola dikkat etmesin. Avcı'nın dikkat çektiği bir başka önemli nokta ise kazaya sebebiyet verenlerin en azından 2016 yılı başından itibaren olan kazalardan bahsedecek olursak; en az yarısı yabancı. Örneğin Girne'de olan ölümlü kaza, Lefkoşa'da Kıbrıs Genç TV'nin önünde olan kaza ve en son iki buçuk yaşında kaybettiğimiz Doğa kızımızın ölümüyle sonuçlanan kaza da yabancı bir sürücünün sebebiyet vermesinden kaynaklanıyor.

KKTC'de yaşamak için ya da çalışmak için ya da okumak için geliyor bu insanlar. Bu ülkenin kurallarını bilmedikleri gibi polis korkusu da taşımıyorlar; polis korkusu taşımamaları çok normal çünkü yollarda polis devriyesi yok.

POLİS EKSİKLİĞİMİZ VAR

Kazaların olmasının ardında yatan önemli nedenlerden biri de polisin yeteri kadar devriye yapamaması. Sebebi açık; yeteri kadar polisimiz yok. Hükümetin ivedilikle her kaç polis lazımsa alması gerekiyor. Hükümet'in yapması gereken , Polis Genel Müdürlüğüne tam ihtiyaç eksiğini talep edip gerekli istihdamın yapılmasını sağlamak olmalı.

Muhaceret kapılarındaki polis yetersiz; ilçe merkezlerindeki döngüyü sağlayacak polis sayısı yetersiz, kaldı bu insanlar mesai de almıyor. Anlamak gerçekten güç. Bir devlet neden polis açığını kapatmak için gerekli adımları atmaz ki.

Üç yüz polis mi gerekiyor alacaksın kardeşim, beş yüz gerekiyorsa beş yüz alacaksın. Elli devriye aracı mı lazım alacaksın kardeşim, polisin araçları değişmesi mi gerekiyor değiştireceksin çünkü sen devletsin. Halkını ve devletini koruyan polis ! bir başkası değil. Biz askeri rejimle de yönetilmediğimize göre ki polisin yetmediği yerde asker müdahale etsin; ki bu durum asla kabul edilemez, öyleyse polis istihdamı ivedilikle yapılacak, araçlar alınacak ve bu iş yoluna sokulacak. Böyle amatör işler olursa, yollarda da polis olmaz, denetlenemez ve bu kazaların olması kolaylaşır.

UYUŞTURUCU TAHLİLİ ŞART

Dr Mehmet Avcı ile bir başka önemli konuya daha değindik. Gerçekleşen kazalarda alkol taraması yapıldığı gibi uyuşturucu taraması da yapılması şart. Avcı bunu uzun uzun anlattı ve Rum tarafındaki sürücülere hali hazırda uyuşturucu testlerinin yapıldığını anlattı. Avcı talepleri üzerine uyuşturucu testlerinin yapılması için uygun aletin alındığını ancak her ne halse bir türlü kullanıma sokulmadığını vurguladı.

Rum tarafı, Türkiye ve dünyanın çeşitli ülkelerinde tükürük yoluyla da hızlı bir şekilde uyuşturucu tespiti yapılabildiğini ama polis teşkilatının hala böyle bir uygulamaya geçmediğini söyledi.

Günün sonunda gördük ki yollara döşenen hız tespit kameraları da kazaların olmasını engelleyemedi, belki belli bir oranda düşürdü ama sadece o kadar. Polis denetimlerinin artırılması da belki tam anlamıyla önüne geçemeyecek çünkü dikkatsiz sürücüler hep olacak. Ancak polis devriye sayılarının artışı sağlanabilirse ve birçok bölge de karşınıza aniden polis devriyeleri çıkarsa yerlisi yabancısı bu ülke de yolların polisten sorulduğunu idrak edecek.

Hükümet polise gereken desteği ve gücü sağlamalı. Polis teşkilatı güçlendirmeli. Bakınız ölen ölüyor ama siyasiler hayatlarına devam ediyor hem de hiçbir şey olmamış gibi.

Yok mu bu kötü gidişata dur diyecek bir insan evladı diye sorasım geliyor.

***************

ERTUĞRULOĞLU'NA ACİL ŞİFALAR DİLİYORUZ

Ulaştırma Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu az kalsın mekan değiştiriyordu. Neyse ki erken fark edildi üç damarın tıkanıklığı ve bugün açık kalp ameliyatı olacak. Son derece uzun ve riskli bir ameliyat. Neyse ki yakın Doğu Hastanesinde emin ellerde. Umarım başarılı geçer ve sağlığına bir an önce kavuşur Tahsin başkan.

O kadar çok sigara içerse olacağı günün sonunda buydu. Dün kendisini ziyaret etmek için hastaneye gittiysek de bu mümkün olmadı ve ailesiyle konuşup geçmiş olsun diyebildik. Keyfi yerinde ve rahatmış. Dualarımız seninle başkan, sen iyi birisin ve bunu bu toplum teslim ediyor.

****************

GÜNÜN SÖZÜ

Birini seveceksen, onu herşeyinIe sevme. Çünkü bittiğinde; onu unutamamana değiI, unutamayacak kadar çok sevdiğine yanarsın.

CAN YÜCEL