UBP'de bakanlık kavgaları

Düşünsenize hükümet şu an maaşları ödemekte zorlanıyor.

Erken seçim gündeme gelecek mi diye bir başka soru sürekli soruluyor. Hani hali hazırda herkesin inancı UBP-DP hükümetinin siyasi ömrünün bir yılı aşmayacağı yönünde. İlk bakışta bu böyle görünse dahi haliyle bu durum hükümetin sergileyeceği performansla alakalıdır. 27 sayısıyla hükümet sürmez diyenler 39 sayıya sahip bir hükümetin de devam edemediğini göz ardı etmemelidir.

Maliye Bakanlığının Demokrat Parti'ye verilmesinin kararlaştırılmasının ardından gözler İçişleri bakanlığını kimin alacağına çevrildi. Güvenilir kaynaklardan aldığım bilgilere göre tam dokuz vekil Türkiye Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş'i arayarak Özgürgün'ünü araması ve içişleri bakanlığının kendilerine verilmesi için ricacı oldular. Tuğrul bey Hüseyin beyi aradı mı bilemem ama böyle bir şey olmadıysa yalanlayabilirler tabii.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın hükümeti kurma yetkisini Hüseyin Özgürgün'e vermesinin ardından hükümeti kurma süreci başladı ancak yeni kurulacak hükümetle birlikte dedikodular da birlikte başladı. Malum; hükümetin güven oyu alıp alamayacağı meselesi. Bağımsız vekillerden gerekli desteğin gelip gelmeyeceği ile ilgili olarak dedikodular yapılırken benim yaptığım araştırmalar sonrasında sorunun bağımsız vekillerden değil de UBP'li vekillerden kaynaklanabileceği gündeme geldi.

Özgürgün daha hükümeti kurma görevini almadan kabine ile ilgili olarak ciddi sorunlar yaşayacağını yazmıştık. Dediğimiz gibi de oldu. Yoğun süren çalışmalar sonrasında ortaya bir kabine fotoğrafı çıktı ve bu kabineden hiç kimse memnun olmadı. Memnun olmayanların yanı sıra vekillik derdi olmayan ya da partiden atılma korkusu olmayan bazı vekiller filanca bakan şu bakanlığı alırsa güven oyu vermem tehditleri gün yüzüne çıktı.

İşte bu nedenle Özgürgün en erken 16 nisan cumartesi günü kabineyi kurabilirim açıklamasında bulundu. Hal böyle de olunca işler şu an zora girdi. Bir şekilde bu sorunlar aşılacak ancak bu sorunlar aşılana kadar Özgürgün hayli ter dökecek.

TÜRKEŞ'İ DOKUZ VEKİL ARADI İDDİASI

Maliye Bakanlığının Demokrat Parti'ye verilmesinin kararlaştırılmasının ardından gözler İçişleri bakanlığını kimin alacağına çevrildi. Güvenilir kaynaklardan aldığım bilgilere göre tam dokuz vekil Türkiye Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş'i arayarak Özgürgün'ünü araması ve içişleri bakanlığının kendilerine verilmesi için ricacı oldular. Tuğrul bey Hüseyin beyi aradı mı bilemem ama böyle bir şey olmadıysa yalanlayabilirler tabii.

DÜRÜST İÇİŞLERİ BAKANI OLUYOR

Eğitim bakanlığına olan düşkünlüğü ile bilinen Kemal Dürüst; İçişleri Bakanlığını Hüseyin başkandan talep etti ve aldı. Şu an için yeni kurulacak kabinede İçişleri Bakanı Kemal Dürüst'ün olacağı net. Ancak duyduğuma göre Dürüst'e daha küçük bir bakanlık verilmemesi halinde Güzelyurt Milletvekili Dr Ali Pilli'nin güven oyuna katılmayacağı yönünde. Bu arada yeri gelmişken Kemal beyin çok kıymetli kayın validesi de Cuma günü hakkın rahmetine kavuştu hem kendisine hem değerli eşlerine başsağlığı diliyorum.

AHMET KAŞİF DE RAHATSIZ

Öte yandan UBP Gazimağusa Milletvekili Ahmet Kaşif de bakanlık almayı bekleyen bir başka isim. Kendisine bakanlık verilmeyeceğini öğrenince güven oyu konusunda red cevabı verebileceğini yüksek sesle konuştuğunu duydum. Çıkar öyle bir şey yoktur derse onu da yazarız

GÜVENOYU ALINAMAZSA

Bu hükümetin güven oyu alamama durumu yok gibi görünüyor ama bu ihtimali de göz önünde bulundurursak erken seçimin gündeme geleceğini ve şu an bir erken seçimin olmasının ülkeye hiçbir fayda getirmeyeceğini herkesin bilmesi lazım. Gerek TDP'nin gerekse Halkın Partisi'nin erken seçim talebi bana göre menfidir. Daha kısa bir süre önce seçim olan bir ülke de hade bir daha seçime gidelim demek ben da vekil olayım demeye benzer. Bu tamam değil. Yani UBP-DP hükümetinin kurulmasını yanlış bulanlar kurulmamasından ülke adına bir menfaat sağlamış olmazlar. Bireysel menfaatten bahsetmiyorum.

UBP-DP HÜKÜMETİ KURULMALI

UBP-DP hükümetinin artık gecikmeden kurulması gerekiyor. Bunun en önemli nedeni ise imzalanması gereken bir mali protokolün yanı sıra atılması gereken birçok adımın olması, yapılması gereken birçok hizmetin hala yapılmamış olması. Hükümetin piyasaya ciddi bir iç borcu var ve bu borçların ödenmesi her geçen gün gecikiyor, bu gecikme piyasaları daraltıyor.

Düşünsenize hükümet şu an maaşları ödemekte zorlanıyor. Erken seçim gündeme gelecek mi diye bir başka soru sürekli soruluyor. Hani hali hazırda herkesin inancı UBP-DP hükümetinin siyasi ömrünün bir yılı aşmayacağı yönünde. İlk bakışta bu böyle görünse dahi haliyle bu durum hükümetin sergileyeceği performansla alakalıdır. 27 sayısıyla hükümet sürmez diyenler 39 sayıya sahip bir hükümetin de devam edemediğini göz ardı etmemelidir.

Sonuç olarak ülkenin acil olarak bir hükümete ihtiyacı vardır. Bu da anlaşıldı ki UBP-DP hükümeti olacak. İşte bu nedenle tüm vekillerin elini taşın altına koyması gerekiyor. Günün sonunda erken seçim hiç kimseye bir şey kazandırmayacak, bugüne kadar kazandırmadığı gibi.

************

GÜNÜN SÖZÜ

Birini seveceksen, onu herşeyinIe sevme. Çünkü bittiğinde; onu unutamamana değiI, unutamayacak kadar çok sevdiğine yanarsın.