Nasıl kıydınız bu canlara?

Yayın Tarihi: 15/07/16 08:00
okuma süresi: 8 dak.
A- A A+
  • Hiçbirimiz yargıç ya da mahkeme değiliz ancak doktorların yaşana dava sürecinde hafifletici pek bir sebeple yırtacaklarını sanmıyorum. Bir insanı öldürmek suçtur, bunu bilmeyenimiz yok. Peki cinayeti işleyeni ya da işleyenleri bilip de polise gitmemek yani adaletin pençesinden korumak daha vahim bir suç değil midir?

  • Peki neden oluyor dostlar tüm bunlar? Neden? Ne yazık ki ara için. Herşey para için işte..

  • Hayvanları öldürmenin ne kadar insanlık dışı bir davranış olduğunu söylemeye gerek yok sanırım; çok merak ediyorum küçük çocukları öldürmenin diyeti nedir?

  • Anne karnından alınan bu bebekler nasıl bir işleme tabii tutulmuştur ? Bunu yazarken bile kendimi inanılmaz kötü hissediyorum. Yedi aylık, sekiz aylık doğan bir bebek nefes almaz mı? Ağlamaz mı? Annesinin memesini aramaz mı? Tüm bunları yapan bir bebeğin başına ne gelir ki bu endişeleri ve korkuları bir anda son bulur. Eğer bir bebek canlı doğmuşsa, nefes alıyorsa o bebeği canlı canlı mı gömdüler bu Allahsızlar yoksa öldürüp de mi gömdüler?

Ada Hastanesi yasadışı kürtaj davasında çok önemli yeni gelişmeler yaşandı malumunuz. Bir sekreterin, bir hemşirenin yaşadıklarını mahkemede anlatması ve yeni doğmuş canlı küçük bir kız çocuğunun hayatına son verildiğini anlatması hepimizi bir kez daha derinden sarstı. Mahkeme son sürat tüylerimizi diken diken eden bu davayı görüp sonuçlandıracağı inancındayım. Bakalım her geçen gün daha ne şahadetler anlatılacak ve daha neleri öğreneceğiz.

Hiçbirimiz yargıç ya da mahkeme değiliz ancak doktorların yaşana dava sürecinde hafifletici pek bir sebeple yırtacaklarını sanmıyorum.

Bir insanı öldürmek suçtur, bunu bilmeyenimiz yok. Peki cinayeti işleyeni ya da işleyenleri bilip de polise gitmemek yani adaletin pençesinden korumak daha vahim bir suç değil midir?

Peki neden oluyor dostlar tüm bunlar? Neden? Ne yazık ki ara için. Herşey para için işte..

Hayvanları öldürmenin ne kadar insanlık dışı bir davranış olduğunu söylemeye gerek yok sanırım; çok merak ediyorum küçük çocukları öldürmenin diyeti nedir?

Tüm doktorları aynı kefeye koyacak değilim ancak ne yazık ki birçok doktor paragöz ve paraya doymuyor. Bu memleketin gün gibi gerçeği bu. Öyle doktorlar tanıyorum ki onca yıl okumuş ama oldukça düşük ücretlere maaş alıyor ve bu duruma razı geliyor ya da gelmek zorunda kalıyor ama öyle doktorlar da tanıyorum ki eczacılarla anlaşıp hususi pahalı ilaç ya da aşı yazıyor hastalarına. Sıkça duyuyorum bu tür vakaları. Anlıyorum uzun yıllar okuyorlar ve yaptıkları iş kolay değil ve emeklerinin karşılığı ne ise onu alacaklar. Gelin görün ki devlet hastanesinde sizi muayene eden doktor size devlette asık suratlıyken, özel hastaneye ya da kliniğine gittiğinizde bir hayli güleç yüzlü davranabiliyor. Tüm yazdıklarımıza bu ülkede hepimiz şahit olmuşuzdur.

Özel kliniğe gittiğinizde tahlillerini devlette yaptır çok para ödeme diyen doktorlarda var. İşte bu nedenle doktorların hepsini aynı kefeye koyacak değilim. Doktorların işledikleri kabahatler yüzünde aleyhlerinde en çok yazı yazan gazetecilerden biri de benim sanırım. Bununla ilgili zaman zaman tehditler ya da uyarılar da aldım. Onlar kabahat işlerken korkmadılar da ben işledikleri kabahatleri yazarken mi korkacağım diye düşündüm hep.

Ve gelin görün ki bazı kadın doğum uzmanları hep suç şebekelerinin içinden ya da ciddi hasta suçlarının içinden çıkıyorlar. Neden peki çünkü doğum dediniz mi paralar arttıkça artıyor. Para tatlı geliyor kadın doğumcuların birçoğuna.

Ada hastanesi sahipleri Dr Tunçbilek çiftleri, ve orada görev yapan Dr Fahri Karagözlü ve Dr Rasiha Serdaroğlu ve hemşiresidir, ebesidir, güvenlikçisidir yasal olmayan kürtaj işinin Kıbrıs ayağı olarak en azından bu iddia ve bulgularla mahkeme önündeler ve Kıbrıs ayağının daha da büyüyeceği söyleniyor. İşin bir de Türkiye bağlantısı var.

Bu tür bir yazının neresinden başlanır, nasıl devam edilir doğrusu şaşkınlık içindeyim. Bir kere bu doktorlar insanı yaşatacak diye yemin etmişler ancak para o kadar bir tatlı gelmiş ki kazandıkları onca paraya rağmen bu yasa dışı olaya ortak olmuşlar. Doğmak üzere olan bir çocuğun öldürülmesi talebine ortak olmuşlar. Her ne sebepten olursa olsun anne olmaya hazır olmayan bir kadın erken kürtaj olup bunu cinayet haline getirmemek yerine kadınlığından, annelik gibi yüce bir mertebeyi ayaklar altına alıp içlerinde de Allah korkusunu atıp Ada hastanesine gitmişler belki aracılarla belki aracısız ve bu talepleri Ada hastanesinde olumlu cevap bulmuş.

BEBEKLER ÖLDÜRÜLDÜ MÜ?

Yedi aylık anne karnından alınan bu bebeklerin her biri ölü doğdu diyebilir miyiz? Böyle bir iddiada bulunabilir miyiz? Ölü doğmayan dokuz aylık, sekiz aylık, yedi aylık bebekler doğduğunda nefes alır ve ağlarlar peki Ada hastanesin de canlı doğan yedi aylık bebek ya da bebekler ağladıklarında operasyonu yürüten doktor ya da doktorlar ne yaptıktan sonra bu bebekleri güvenlik görevlisine verip git bunları göm demiştir, bu diyalog nasıl yaşanmıştır acaba? Dr Verda Tunçbilek'in verdiği ifadeleri keşke okuyabilsem ya da Dr Karagözlü'nün, Dr Serdaroğlu'nun ifadelerini keşke okuyabilsem.

Anne karnından alınan bu bebekler nasıl bir işleme tabii tutulmuştur ? Bunu yazarken bile kendimi inanılmaz kötü hissediyorum. Yedi aylık, sekiz aylık doğan bir bebek nefes almaz mı? Ağlamaz mı? Annesinin memesini aramaz mı? Tüm bunları yapan bir bebeğin başına ne gelir ki bu endişeleri ve korkuları bir anda son bulur. Eğer bir bebek canlı doğmuşsa, nefes alıyorsa o bebeği canlı canlı mı gömdüler bu Allahsızlar yoksa öldürüp de mi gömdüler?

YARGIYA VE POLİSE CİDDİ İŞLER DÜŞÜYOR

Yargımıza sonuna kadar güveniyorum, polise de güveniyorum. Bu işin dibine darı ekip kimin suçu varsa en ağır cezayı almalı. Yargı hiçbir surette su istimale izin vermemeli. Toplumda oluşabilecek kötü bir algıya asla izin vermemeli, polis elinden gelenin fazlasını yapmalı.

Umarım bu işin üzerine Sağlık bakanlığı en sert şekilde gitmeye devam eder. Lütfen doktor doktoru korumasın, doktorlar zaman zaman bu koruma iç güdüsüyle hareket ederler. Allah aşkına Sağlık bakanlığı tüm ağırlığını bu işin üzerine versin. Yapanın yanına kalmasın. Yazıklar olsun bu annelere ki evlatlarını öldürtmek istediler ve yazıklar olsun bu çocukları öldürmeyi kabul edip bu işi yapanlara.

************

GÜNÜN SÖZÜ

ANA GİBİ YAR, BABA GİBİ DEVLET, EVLAT GİBİ SERVET BULUNMAZ

HZ ALİ

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.