Biz var oldukça " farkındalığının farklı" olacak

Yayın Tarihi: 23/11/16 16:53
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+
Gazetemizin üçüncü yaşını kutluyoruz. Kuzey Kıbrıs Postası önemli bir ses ve önemli bir farkındalık yaratmayı başardı üç yılın sonunda. Kıbrıs'ta basın özgürdür ya da değildir tartışmasını yapacak olsak diğer gazetelere nazaran en özgür gazetedir diyebiliriz. Sabah kahvenizi içerken elinize alıp sayfalarını karıştırdığınız gazetenin aslında oldukça sıkı çalışan bir mutfağının olduğunu bilmenizi isterim. En nihayet ben bir köşe yazarıyım, gazetecilik mesleğinin mutfağında çok uzun yıllar çalıştım ama şu an köşe yazarlığı yapıyorum ve bir gazetenin mutfağında çalışan Genel yayın yönetmeninden tutun da editörlere, sayfa dizayncılarına kadar hepsinin yüksek tansiyon modunda çalıştıklarını söyleyebilirim. Yani sabahları bir elinizde sigara bir elinizde kahve Kıbrıs Postası'nı karıştırırken masanın başında bir editör bir de sayfacının çıkardığı gazete değil elinizdeki. Mutlaka bunu fark edin. Kıbrıs Postası'nı hayli kalabalık bir ekip çıkarıyor.

Dediğim gibi ben köşe yazarıyım, fikir işçisiyim belki, belki gazetenin kulelerinde oturan bekçileriz ben ve diğer köşe yazarı dostlarım ama mutfak işçilerinden çok daha rahatız. Bir gazetenin doğması için sıkı çalışan onlar. Kuzey Kıbrıs Postası ailesi olarak her bir meslektaşımın doğum gününü kutluyorum. Bu gazete hayatta olduğu sürece farkındalığınız her zaman farklı olacak.

KARL MARX DA BİR GAZETECİYDİ

Yazıya güzel bir hikaye ile son verelim.

Ünlü düşünür Marx'ın üniversiteye kabul görmemesinden ötürü gazetecilik mesleğini seçtiğini biliyor muydunuz. Sizin için alıntı yaptığım bir yazıyı paylaşıyorum. Devamını merak edenler bu linten giirp okuyabilirler. Özellikle Mrx'ın karısının sözleri çok etkileyici…http://www.irfanerdogan.com/makalelerson/marxbasin.pdf

Marx doktorasını aldıktan sonra, üniversitede öğretim üyesi olmak istedi, fakat Hegelciler, genç-Hegelciler ve Alman devleti için tehlikeli görülen insanlar, üniversitelerden atıldığı ve

üniversiteye alınmadığı, onların yerine "yaşasın vatan, millet ve Prusya"

diyen çıkarcı, kurnaz, sahtekâr, kendi çıkarı için "millet ve devlet"

bahanesiyle anasını bile öldürecekler ile üniversiteler doldurulduğu için, Marx

üniversiteye giremedi. Bunun üzerine, gazetecik mesleğini seçti. 1842'de,

muhalefetteki radikal burjuva iş adamları tarafından kurulan ve desteklenen

Rheinische Zeitung'da önce yazamaya başladı ve sonra gazetenin yazı işleri

yöneticiliğini yaptı. Marx 1842'de gazetecilik işine başladığında Basını sansür konusu önemli

konulardan biriydi. Marx resmi devlet organı olan gazetede (Preussische

Allgemeine Staats-Zeitung) sansürü destekleyen yazılara karşılık veriyor ve

parlamentodaki sansür yasalarıyla ve basın özgürlüğüyle ilgili tartışmaları

analiz ediyor ve eleştiriyordu. Sansürü savunan lobinin mantıksız ve lütuf

gösteren duruşunu yeriyordu. Gazeteci olarak Marx belki de ilk "araştırmacı gazeteci" olarak

nitelenebilir: Marx'ın, yönetimsel kararları eleştiren ve haksızlığa karşı gelen

ilk makalelerinden biri, ormanda yerdeki ağaçları "çalan" Prusyalı köylülere

verilen cezadaki adaletsizlik üzerine olmuştur.

Marx gazeteci olarak çalıştığında, yazısının basılması için yazdıklarını

önce devlet tarafından atanmış bir sansürcüye (polise) götürmesi ve onun

sansüründen sonra "kötü şeylerden" arınmış olarak yayınlanması gerekiyordu.

O sırada Kıta Avrupa'sındaki tüm ülkelerdeki gazetecilerin önünde iki

seçenek vardı:

Forum

230 Karl Marx

(1) Bir zamanlar feodalizme karşı kapitalist mücadelede yaptığı gibi,

günümüzde dördüncü güç olarak nitelenen biçimde işini yapmak, ya

da,

(2) Günümüzde yaygın bir şekilde olduğu gibi sistemin savunuculuğunu

yapmak ve statükoyu korumak.

Birinci seçeneği seçenler için cezalar ve ülkeden sürülme vardı. İkinciyi

seçenler için para, kolaylıklar ve imtiyazlar vardı. Marx eleştireldi, öfkeli ve

polemiğe girerek yazıyordu. Eşi Jenny ona etkili olabilmesi için ılımlı

olmasını öneriyordu 1844 Haziran'ındaki mektubunda (Marx, 1974: xii):

Çok kızgın ve tahrik edici yazma. Diğer yazılarının ne denli

etkili olduğunu biliyorsun. Nazikçe ve olgulara dayanarak veya

şakacı ve hafif yaz….Üniforma bol geliyorsa ve sıkıca

bağlanmamışsa ne fark eder ki… Kuşakları gevşet, kravatını çöz

ve şapkanı yukarı kaldır ---bırak ortaçlar özgürce aksın ve

kelimeleri kendileri arzu ettikleri gibi yerleştir. Seninki gibi bir

ordu haddinden fazla katı yürümemelidir.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları