Saner'den devrim niteliğinde reformlar

Yayın Tarihi: 13/12/16 08:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+
  • Turizm ve Ulaştırma Bakanlığı yapmış ve Çalışma Bakanlığı'yla ilk bakışta "bu adamın Çalışma Bakanlığı'nda ne işi var, Ulaştırma Bakanlığı'nda o kadar ciddi işe imza atmış oralarda olması gerekirdi" soruma karşılık Saner kurduğu onca cümle arasında aslında yanıt veriyor "Boş durmuyorum, sürekli okuyor, araştırıyor ve sorunların nasıl basit, hem devletin hem işverenin hem de çalışanın menfaatine çözülebileceğini buluyorum. Geç saatlere kadar çalıştığımı açık yüreklilikle ifade edebilirim" demesinden anlıyorum.

  • Meslek hayatında başarılı bir mimar olan Saner, çalışma hayatını ve sosyal yaşamı yeniden şekillendiriyor diyebiliriz dostlarım…

Kaleme almak için biraz geç kalınmış bir yazı aslında bu ama onun öncesinde buluşmak için hayli geç bir buluşma diyebiliriz. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ersan Saner ile birlikte tam da trajik kazanın olduğu günün sonrasında bir araya geldik. Sonrasında yaşanan eylemler, arbedeler, Kıbrıs konusunda hızla yaşanan yoğunluk ve en nihayet hafta sonu Türkiye'de yaşanan bombalı saldırı yazıyı kaleme almamı geciktirdi.

Ancak Ersan Saner ile yaptığımız sohbet hala geçerliliğini koruyor; zira şu sıralar gündem onun gündemi, sahnede yaptığı olumlu ve pozitif işlerle, icraatlarla yerini almış durumda. Bazı bakanlar gibi laf değil iş yapan bir siyasetçi.

Çalışma Bakanlığı'nda iki yıla yakın bir süre danışmanlık yaptığım için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın zor şartlar altında ciddi işler yapılmaya çalışılan bir bakanlık olduğunu iyi bilenlerdenim.

Ülkede yaşanan birçok sorunu aşacak olan Çalışma Bakanlığı'nın ta kendisidir. Kadına şiddetten tutun da, gençlerin, çocukların sahiplenilmesi, rehabilite edilmesi, hayata kazandırılması, engelli kardeşlerimizin sorunları, kaçak işçilerin kayıt altına alınması, iş hayatı, güvenli iş hayatı; hem bunlar ve şu an benim aklıma gelmeyen daha birçok konu bütçesi dar ve zaman zaman sihirbazlık isteyen sorunlar işte hep Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı'nın omuzlarında yüklüdür.

Yağmurlu bir çarşamba günü öğle yemeğine sözleştik Sn. Bakan'la. Sosyal medya adeta sallanıyor. Trajik trafik kazasının etkileri ülkede doruk yapmış ve bir yandan hayatını kaybeden gençlerin üzüntüsü var Ersan beyin yüzünde.

Malum kazaya sebebiyet veren TIR sürücüsünün durumu araştırılıyor. Telefonlar hızla çalışıyor ve söz konusu TIR sürücüsünün üç yıldır ülkede olduğu ve son bir haftada yasanın dışına çıkmak üzere olduğu tespit ediliyor. Hala gerekli başvurular yapılıp yasa altına girebilecek pozisyonda ilgili sürücü ve şirket. Yani öyle Çalışma Bakanlığı'nın gözünden kaçan bir durum yok ama buraya takılıp kalmayalım şimdi.

Derken konuları konuşmaya başlıyoruz. Benim uğrama sebebim en azından kaza değil, çalışma hayatı, kaçak iş yaşamının kayıt altına alınması gibi konular var ajandamda. Ama gelin görün ki bizim memlekette gündem gün başına değişiyor.

45 günde 2697 kayıt altına alınma

Kayıt altına alma çalışmalarındaki son durumu soruyorum. Gözlerinde bir gülümseme "45 günde tam 2697 kişi kayıt altına alındı" diyor; açıkçası ilk anda inanasım gelmiyor pek. Bir buçuk ay gibi kısa bir süre içinde nasıl üç bine yakın çalışanı kayıt altına alabilirler ki diye düşünüyorum ve Bakan Saner nasıl başardıklarını anlatıyor.

Bakan Saner "45 gün içinde 2697 kişiyi kayıt altına aldık. Buradaki başarı aslında af değil korkudur. Kayıt dışı bulsak da 15 gün süre veriyoruz. İhbarda bulunuyoruz. Bildiğiniz gibi önceleri kaçak bulduğumuz zaman beş asgari ücret ceza kesiliyordu, işte biz bunu değiştirdik. Beş asgari ücreti bir asgari ücrete düşürdük ve kayıt altına alınması için de süre tanıdık. Böyle de olunca işverenler ceza almak yerine çalıştırdığı kişileri kayıt altına almayı tercih ediyor. 2697 kişinin bin 200'ü ülke içinde bulunup da kayıt dışı olanlardır. Bakanlık olarak artık af düzenlemelerinin yapılması yerine iş yaşamının kayıt altına alınarak çalışma hayatının af gerektirmeyen şekilde düzenlemeler ile uyumlaştırılması amaçlanıyor.

Bu amaçla hayata geçirilen Çalışma ve Muhaceret Affı'ndan KKTC'de çalışma izinsiz ve iş kurma izinsiz şekilde kayıt dışı durumda bulunup vize cezası oluşan yabancı uyruklular; yurt dışına vize cezalı çıkış yapan yabancı uyruklular ve kayıt dışı çalışırken yakalanıp ihraç edilen yabancı uyruklular ile KKTC'de ziyaretçi izinsiz ve ikamet izinsiz şekilde kayıt dışı durumda bulunup, vize cezası oluşan yabancı uyruklular yararlanacak".

"Sigorta borcu var yazısına bakılmaksızın"

Bir başka önemli adım daha atmış Çalışma Bakanlığı. Eğer ki bir işveren kayıt dışı olan çalışanlarını kayıt altına alacaksa ve bu yönde girişim yaparsa "Sosyal Sigorta borcu" var mı sorusuna bakılmadan borcu yoktur yazısı alabilecek. Anladığım kadarıyla bakanlık olarak kaçak iş hayatını kayıt altına almak için işverene cazip gelen ilginç adımlar atılıyor. Bu ülkede her işverenin illaki sigorta borcu ya da çeşitli vergi borçları bulunuyor; Çalışma Bakanlığı diyor ki gel yeter ki çalıştırdığın insanları devlete kaydettir ve devlete olan yükümlülüklerini yerine getir.

Bu cümleyi kurarken kendi kendime "Peki ya kalan borcu ne olacak?" diye sorduğumda adamlar en azından bundan sonraki süreci kayıt altına almak için önemli bir adım atmışlar. İşveren de var olan borcunu bir şekilde ödeyecek ve devletinden vergi kaçırmayacak bundan sonra, cevap bu kadar basit aslında.

İçimden, Turizm ve Ulaştırma Bakanlığı yapmış ve Çalışma Bakanlığı'yla ilk bakışta "Bu adamın Çalışma Bakanlığı'nda ne işi var, Ulaştırma Bakanlığı'nda o kadar ciddi işe imza atmış oralarda olması gerekirdi" soruma karşılık Saner kurduğu onca cümle arasında aslında yanıt veriyor "Boş durmuyorum, sürekli okuyor, araştırıyor ve sorunların nasıl basit, hem devletin hem işverenin hem de çalışanın menfaatine çözülebileceğini buluyorum. Geç saatlere kadar çalıştığımı açık yüreklilikle ifade edebilirim" demesinden anlıyorum.

Meslek hayatında başarılı bir mimar olan Saner, çalışma hayatını ve sosyal yaşamı yeniden şekillendiriyor diyebiliriz dostlarım…

*************

Günün Sözü

Bazısı gelirken, bazısı da giderken gönül açıklığı verir. Dikkat et ve iyi bak ki, sendeki bu gönül açıklığı giderken mi yoksa gelirken mi beliriyor?

Şemsi Tebrizi

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları