Şansal'ın Kıbrıs'ta işi ne?

• Hatalı olan durum şu: Sınır dışı prosedüründe hata var tabii. Sınır dışı edilen bir kişi gideceği ülkeye kadar uçakta yanında polis gözetiminde gitmek zorunda. Yani ne kadar amatörce bir davranış sergilemiş hem polis hem hükümet. Ne oldu peki? Şansal linç edilmekten son anda kurtuldu. Peki ya linç edilseydi ya da aldığı darbeler sonucunda ölseydi, kim verecekti bunun hesabını?

• Kimse Türkiye Cumhurbaşkanı'na hakaret edemez, ailesine de edemez. Eleştirmek ile hakaret etmek aynı şey değil. İnterneti bir karıştırın göreceksiniz Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ailesine yaptığı hakaretleri attığı tweetleri. Adam önüne gelene sövüyor, uyuşturucu kullanıyor, yılbaşı gecesi video paylaşıp Türkiye'ye ''B.kunda boğul'' diyecek kadar kendini kaybediyor ve bu adamın sınır dışını eleştiren siyasiler çıkıyor karşımıza. Yapmayın Allah aşkına. Türk kamuoyunda sürekli kaçırılan, darp edilen kaç modacı var? Ya işinizi yapacaksınız ya da ortalığı karıştıracaksınız.

• Yani işin özeti şu beyler: Türkiye'ye küfreden, Türk liderlerine küfreden, ailelere küfreden, uyuşturucudan yakalanan bir adamın bu ülkede işi yok.

Türkiye'de yılbaşı gecesi gerçekleştirilen hain saldırının etkileri hala devam ediyor. Türk güvenlik birimleri saldırganın ailesine dahi ulaşmayı başardı. Öyle tahmin ediyorum ki çok sürmez bu saldırgan yakalanacak. Türkiye'de olmasa dahi yakalanacak ve cezası verilecek. Eğer Türkiye bunu yapmazsa prestiji sarsılır, Türk istihbaratına son zamanlarda onlarca eleştiri yapılsa dahi ben MİT'e güveniyorum. MİT'in bugüne değin onlarca terör saldırısını engellediğini biliyoruz. Her ne halse bu başarı zikredilmiyor. Her terörist saldırıdan sonra istihbarat zafiyeti vardı diyoruz hepimiz. 17 milyonluk bir mega kentten bahsediyoruz. Bu kolay bir olay değil. İstihbarat meselesi basit bir olay değil. Rusların dünyaca ünlü KGB'si bile kendi büyükelçilerinin öldürülmesini engelleyemedi. İstihbarat her şeyi her an bilemeyebilir. Kaldı ki yılbaşı gecesi bir saldırı olacağı biliniyordu ve bu nedenle çok sıkı güvenlik tedbiri alınmıştı.

Türkiye Reina saldırısıyla sarsıladursun biz Barbaros Şansal'a ağlamaya başladık. Devletin zirvesinden muhalefetine ve hükümet ortağına kadar, muhalefetine kadar Şansal'a yapılanlar karşısında adeta hengame çıktı.

Nedir peki bu mesele?

Barbaros Şansal; şu ünlü modacı. Oldukça Kıbrıslı dostu olduğunu söyleyebilirim. Bakan, milletvekillerinden tutun da restoran, otel sahiplerine kadar hayli dostu olduğunu bizzat kişilerin kendisinden duyuyorum. Modacıyı ihraç ettiler. Edilmesinin ardında yatan sebepler malum. Öyle tahmin ediyorum ki ihraç edilme gerekçesi 2015 yılında uyuşturucudan yakalanmış ve mahkum olmuş olması değil. Ya da bu belki bir gerekçedir. Siyasi kanattan öğrendiğim bilgilere göre telefonlar çalıştı ve bu olay gerçekleşti. İhraç etmek, sınır dışı etmek doğru muydu peki? Elbette ki doğru olabilir, yani KKTC hükümetinin ya da İçişleri Bakanlığı'nın bunu yapma konusunda haklı gerekçeleri olduğunu da öğrendik zaten.

Sınır dışı edilmesi beni rahatsız etti mi peki? Hiç etmedi. Adamın son yayınladığı videoyu hepimiz izledik. Videoya iyi başlayıp kötü bitirdi. Yapılacak bir konuşma değildi. Türk halkına ya da Türkiye'ye mok yedirmek senin neyine? Ne kadar ayıp bir davranış.

Prosedür hatalı

Hatalı olan durum şu: Sınır dışı prosedüründe hata var tabii. Sınır dışı edilen bir kişi gideceği ülkeye kadar uçakta yanında polis gözetiminde gitmek zorunda. Yani ne kadar amatörce bir davranış sergilemiş hem polis hem hükümet.

Kardeşim sen birini sınır dışı etmişsen demek ki o ülke için durumu çok vahim, yani o ülkede katiyen bulunmaması gerekiyor, adamı ihraç edip uçaktakilere 'alın ne haliniz varsa görün' der gibi ihraç mı yapılır? Yani bu adamı yolda giderken paraşütle mi atacaklardı Allah aşkına?

Ne oldu peki? Şansal linç edilmekten son anda kurtuldu. Peki ya linç edilseydi ya da aldığı darbeler sonucunda ölseydi, kim verecekti bunun hesabını?

Bir insanın suçu varsa ve ihraç gerektiriyorsa bu kuralına göre yapılır. Yasalar suçluları ıslah etme görevini de üstlenmiştir aynı zamanda, suçluları suç işledi diye ölüme terk etmez ki devlet dediğimiz yapı. Linç girişimi son derece yanlış ve kötü olmuş.

Küfürbaz bir modacı

Türkiye'ye ya da Türk hükümetine yaptığı hakaretlerden bahsediliyor. Kesinlikle tasvip etmiyorum, ne cezası varsa da çeksin aklı başına gelsin.

Kimse Türkiye Cumhurbaşkanı'na hakaret edemez, ailesine de edemez. Eleştirmek ile hakaret etmek aynı şey değil. İnterneti bir karıştırın göreceksiniz Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ailesine yaptığı hakaretleri attığı tweetleri. Adam önüne gelene sövüyor, uyuşturucu kullanıyor, yılbaşı gecesi video paylaşıp Türkiye'ye ''B.kunda boğul'' diyecek kadar kendini kaybediyor ve bu adamın sınır dışını eleştiren siyasiler çıkıyor karşımıza. Yapmayın Allah aşkına. Türk kamuoyunda sürekli kaçırılan, darp edilen kaç modacı var? Ya işinizi yapacaksınız ya da ortalığı karıştıracaksınız.

Bu adam modacıysa adam gibi modasını yapacak, siyaset yapacaksa gidecek bir partiye üye olacak ve siyaset de yapacak. Ama herkesin eşine kızına hakaret ederek siyaset yapan parti var mı Türkiye'de? Benim bildiğim yok.

İnternetten link verebilirdim ama vermeyeceğim, çok küfür içeren tweetler var. Sonra da ''Ben yanlış anlaşıldım, sözlerim çarpıtıldı.''

Yani işin özeti şu beyler: Türkiye'ye küfreden, Türk liderlerine küfreden, ailelere küfreden, uyuşturucudan yakalanan bir adamın bu ülkede işi yok.

***************

Günün Sözü

Rengi bile solardı düşlerdeki saçIarın zamanIa, tanımsız kokuları yastıklara yapışıp kakımasaydı eğer.

Can Yücel