Vilayet talebi bizden mi gitti yoksa ?!

Yayın Tarihi: 09/01/17 08:00
okuma süresi: 8 dak.
A- A A+

Şöyle ki; Cumhurbaşkanı Erdoğan bilhassa Başbakan Özgürgün'e "Maraş'a karşılık Limnidi sahili şeridinde 2 km'lik bir alanın alınması, hiçbir surette Rumların Kuzey'e yerleşme hakkının olmaması, Türk askerinin adadan gitmemesi, Türkiye'nin garantörlüğünün tüm ada üzerinde devamı ve Karpaz bölgesinde Türkiye'nin olası bir antlaşma sonrasında elinde kalması adına hızla bir askeri üs kurulması. En son olarak da Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Cenevre zirvesine katılmayacağı…" Bu yazdıklarım Başbakan Özgürgün'e Tayyip bey tarafından söylenmiş. İddia bu !

Cumhurbaşkanı Erdoğan tek kelimeyle bir devlet adamıdır, modern dünya insanıdır ve ben bu devlet adamının siyasi vizyonunu her zaman desteklemişimdir. Şimdi bir takım siyasiler gidip "efendim memleketi peşkeş çekecekler, buna izin vermeyin, gerekirse 82. vilayet olalım" demiş olabilirler mi acaba? Gelin bir de ters açıdan bakalım olaya. Her olayda her konuda Tayyip beyi suçlayacağımıza bir de bu açıdan bakalım. Belki de bir süreden beridir bizim siyasilerimiz bunu talep ediyordur, böyle bir talep karşısında Tayyip bey buna sıcak bakmış olabilir mi?

Beyler Kıbrıs'ın bir tane kocası mı var Allah aşkına? Rusya burada İngiltere burada Amerika burada İsrail bile Kıbrıs'ta at koşturtuyor. Kıbrıs'ın bütünü AB toprağı; ne vilayeti ne ilhakı!

Velev ki böyle bir durum olacak olsa Kıbrıs Türk halkının buna cevabının kelime anlamıyla Türkiye'ye karşı öfke ve isyana dönüşeceğini bilmeyen mi var?

En nihayet uzunca bir süredir beklenen Cenevre Zirvesi'ne geldik. Cumhurbaşkanı Akıncı dün Ercan Havalimanı'nda son derece önemli açıklamalarda bulundu. Cenevre'de ne olup bitecek konularından çok havalimanındaki basın toplantısına Türkiye'nin KKTC'yi ilhak etme konusu ya da KKTC'nin 82. vilayet olma konusu damgasını vurdu. Peki neden Cumhurbaşkanı Akıncı bu konuyu açma ihtiyacı hissetti ve sert birkaç cümle kurdu?

Akıncı "Ne Rum'a yama ne de Türkiye'ye vilayet olacağız" ifadelerini kullanırken neyi kastetti? Yani bu konu nereden çıktı?

Erdoğan, Özgürgün ve Siber'e ne dedi?

Bilindiği üzere bir süre önce Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Meclis Başkanı Sibel Siber ile Başbakan Hüseyin Özgürgün ile görüştü. Güvenilir kaynaklarımdan birkaç gün önce edindiğim bilgilere göre işte bu görüşmede Cumhurbaşkanı Erdoğan en son seçenek olarak KKTC'nin özerk bir devlet statüsü içerisinde Türkiye'ye dahil olabileceğini ya da vilayet yapılabileceğini ifade etmiş. Ne kadar doğrudur bilemeyiz. Benim bu bilgiyi öğrendiğim kişiye Başbakan Özgürgün bu diyaloğu aktarmış. Yalnızca bu konuşma geçmemiş başka konuşmalarda olmuş.

Şöyle ki; Cumhurbaşkanı Erdoğan bilhassa Başbakan Özgürgün'e "Maraş'a karşılık Limnidi sahili şeridinde 2 km'lik bir alanın alınması, hiçbir surette Rumların Kuzey'e yerleşme hakkının olmaması, Türk askerinin adadan gitmemesi, Türkiye'nin garantörlüğünün tüm ada üzerinde devamı ve Karpaz bölgesinde Türkiye'nin olası bir antlaşma sonrasında elinde kalması adına hızla bir askeri üs kurulması. En son olarak da Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Cenevre zirvesine katılmayacağı…"

Bu yazdıklarım Başbakan Özgürgün'e Tayyip bey tarafından söylenmiş. İddia bu!

Ben bunları öğrendiğim gün "aman şimdilik bir şey yazma diye" benden rica edildiğinde tam bir gün sonra Kıbrıslı yazar Metin Münir'in T24'teki yazısında bana söylenenlerin bir kısmını yazmış olduğunu gördüm; hani şu 82. vilayet meselesi. Zaten Kıbrıs Postası da bunu manşetten verdi http://www.kibrispostasi.com/index.php/cat/35/news/210098/PageName/KIBRIS_HABERLERI

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Cenevre Zirvesi'ne katılmayacağı da bana söylenenlerin ardından açıklandı; ''Demek ki doğruymuş'' dedim kendi kendime. Yani bir diğer deyişle Tayyip beyin Cenevre'ye gitmeyeceğini ben biliyordum ama bunu başka kaynaklarımdan sorgulamama rağmen "katılacak" cevabını aldığımdan bekleyip görmeyi tercih ettim.

Sn. Erdoğan Meclis Başkanı Siber'e ve Başbakan Özgürgün'e neler söyledi ya da vilayet konusunu gündeme getirdi mi bilemem ama benim için ilginç olan tarafı Gazeteci Metin Münir'in, bana söylenenler içinde KKTC'nin vilayet yapılması konusunu harfiyen yazmış olmasaydı. Demek oluyor ki ya birileri tarafından uydurulan bir yalan ki bu basına bu şekilde sızdırılmış gibi oluyor ya da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın KKTC'li siyasilerle aralarında konuştukları önemli konular kamuoyu yaratmak için KKTC'li siyasiler tarafından basına sızdırılıyor. Başka gazetecilere de bazı şeyler aktarılıyor.

Vilayet talebi bizden mi gitti?

Bakınız bu söyleyeceğim belki klasiktir ama son derece önemlidir. Kıbrıs'ın kuzeyinde yüzlerce insan hakkı olmayan onlarca dönüm arazi ya da arsa almayı bir şekilde başarmıştır. Bu hak gaspı kimi zaman siyasi güçle yapılmış kimi zaman ise yalan dolanla ama birçok siyasinin ya da ganimet zengininin sahip olduğu ve Rum malı olan topraklar vardır. Olası bir çözümde yaşayabilecekleri kayıplar bu insanları ciddi şekilde endişelendiriyor. Bu nedenle çözümün en iyisi bile sunulsa bu tür insanlar Türkiye'ye vilayet olmayı tercih eder. Bunun için de her türlü yalan yanlış konuyu yazdırabilirler de dedikodusunu da yapabilirler, daha tehlikelisini söyleyeyim: Vilayet olmayı gidip Tayyip beyden talep bile edebilirler.

Cumhurbaşkanı Erdoğan tek kelimeyle bir devlet adamıdır, modern dünya insanıdır ve ben bu devlet adamının siyasi vizyonunu her zaman desteklemişimdir.

Şimdi bir takım siyasiler gidip "efendim memleketi peşkeş çekecekler, buna izin vermeyin, gerekirse 82. vilayet olalım" demiş olabilirler mi acaba?

Gelin bir de ters açıdan bakalım olaya. Her olayda her konuda Tayyip beyi suçlayacağımıza bir de bu açıdan bakalım. Belki de bir süreden beridir bizim siyasilerimiz bunu talep ediyordur, böyle bir talep karşısında Tayyip bey buna sıcak bakmış olabilir mi?

İşin doğrusu ben böyle bir şeye inanmıyorum. Hadi diyelim bizim siyasilerimizin en az yarısı hasbelkader bir yerlere gelmiş insanlar ama dünya hukukunu bilen, konjonktürü en iyi şekilde yöneten bir devlet adamı bunun mümkün olmayacağını bilmez mi? Ya da ne diye böyle bir arzusu olsun ki?

Beyler Kıbrıs'ın bir tane kocası mı var Allah aşkına? Rusya burada İngiltere burada Amerika burada İsrail bile Kıbrıs'ta at koşturtuyor. Kıbrıs'ın bütünü AB toprağı; ne vilayeti ne ilhakı!

Velev ki böyle bir durum olacak olsa Kıbrıs Türk halkının buna cevabının kelime anlamıyla Türkiye'ye karşı öfke ve isyana dönüşeceğini bilmeyen mi var?

Demek ki geriye ne kalıyor? Geriye bizim KKTC'li siyasilerin iş karıştırma gibi çocuksu saçmalıkları kalıyor, kimse kusura bakmasın.

**************

Günün Sözü

Ben sensiz de yaşarım ama seninle bir başka yaşarım.

CEMAL SÜREYA

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları