Başbakan ağırlığını kaybediyor

Eğer ciddi bir devlet adamıysanız ve erken seçime gitmeye karar verdiyseniz, erken seçime gidersiniz. Vekillerinizi de partinizi de ikna edecek otoriteniz ve gücünüz olur; yok eğer erken seçim konusunda ciddi değilseniz ve bir bakanı bile yerinden oynatacak gücünüz ve cesaretiniz yoksa TV Programlarına çıkıp ben erken seçim istiyorum, erken seçime gitmeye hazırım deyip de sonra bu işten caymazsınız; eğer böyle yaparsanız ne halkın gözünde ne partiniz üzerinde hatta hatta kabineniz üzerinde hiçbir ağırlığınız kalmaz.Başbakan nasıl oluyor da bu hatalara düşüyor, bu yanlışları yapıyor anlamakta güçlük çekiyorum.

CTP yönetimi güçlü muhalefeti sayesinde bir bardak sütün size aslında zehir olduğuna inandırabilir. Kendi kavgalarıyla uğraşan bir partiye, Başbakan omuz çıkarak "kavga etmeyin gelin benim yanlışlarımla durumunuzu toparlayın" demiş oldu. Şu an Tufan hoca köy köy kahve kahve geziyor ve hükümetin yanlışlarını, Başbakanın politikadaki kararsızlıklarını, tutarsızlığını anlatıyor. İnsanlar CTP'ye tepkili olsa dahi şunu anlamış oluyorlar "bir daha UBP'ye oy yok".

Hükümetin itibarsızlaştırıldığı günler yaşıyoruz. Meclis CTP ile TDP'nin hükümetin düşürülmesine yönelik verdiği güvensizlik önergesini oylayacak bugün. Büyük ihtimal hükümet düşmeden yoluna devam edecek. Tabii çok kritik bir sayısı var hükümetin. Bağımsız vekillerin desteği ile ayakta duruyor. Şunu açık bir şekilde ifade etmeliyim ki hem UBP'de hem de DP'de gergin bir hava var. Her iki parti de vekillerine tam anlamıyla güvenmiyor. Her iki partideki güvenilir kaynaklarımız bugünkü oylamanın hükümete yola devam ışığı yakacağına yönelik tedirginlikleri olduğunu anlatılar bana. Tabii bunun bazı nedenleri de var, onlara birazdan değiniriz. Herşeyden önce hükümetin duruşunu değerlendirelim biraz.

BAŞBAKAN AĞIRLIĞINI KAYBEDİYOR

Bir kere böyle başbakanlık olmaz, bakın net bir şekilde bunu ortaya koyalım. Hüseyin Özgürgün gibi siyasette uzun yıllardır var olan ve iyi siyaset yapmasını bilen bir politikacının izlediği tutum son derece yanlış ve ancak yeni vekil seçilen genç vekillerin yapabileceği türden davranışlar. Özgürgün, muhalefet partilerine hodri meydan dedi ve muhalefet partileri de erken seçime gitmeye hazır olduklarını söylediler.

CTP Genel Başkanı Erhürman hemen erken seçim çağrısını konuşmaya hazır olduklarını açıkladı, fakat başbakan bu çağrıya sessiz kaldı. Ardından Başbakan yine erken seçim çağrısı yaptı, fakat arkasını getirmedi.

Bu sefer de hem TDP hem CTP hükümeti düşürmek için güvensizlik önergesi sundular. Geçtiğimiz gün yazdım; dediğim çıktı. Başbakan erken seçime gitmeyi istemediği gibi UBP hiç istemez. Ne yazdım Perşembe günkü yazımda; "UBP parti meclisi erken seçimi tartışacak ve hayır diyecek, başbakan da partim istemiyor diyecek ve işin içinden çıkacak"… Aynen dediğim gibi de oldu. UBP Parti Meclisi 2017 yılı içinde bir erken seçim istemiyor.

Eğer ciddi bir devlet adamıysanız ve erken seçime gitmeye karar verdiyseniz, erken seçime gidersiniz. Vekillerinizi de partinizi de ikna edecek otoriteniz ve gücünüz olur; yok eğer erken seçim konusunda ciddi değilseniz ve bir bakanı bile yerinden oynatacak gücünüz ve cesaretiniz yoksa TV Programlarına çıkıp ben erken seçim istiyorum, erken seçime gitmeye hazırım deyip de sonra bu işten caymazsınız; eğer böyle yaparsanız ne halkın gözünde ne partiniz üzerinde hatta hatta kabineniz üzerinde hiçbir ağırlığınız kalmaz.

Başbakan nasıl oluyor da bu hatalara düşüyor, bu yanlışları yapıyor anlamakta güçlük çekiyorum. Tek kelimeyle hem kendisini hem hükümeti rezil etmiş oldu. Bakanların ve vekillerin birçoğuyla konuştuğumda Başbakana ciddi tepkileri olduğunu net bir şekilde ifade ediyorlar. Başbakanın yanlışlarının kendilerini zora soktuğunu anlatıyorlar bana.

Hiç kimse bu yaşananlardan memnun değil.

BAŞBAKAN, ERHÜRMAN'A OY TOPLUYOR

CTP Kurultayını yeni yaptı ve Tufan Erhürman'ı genel başkan olarak seçti. Nasıl seçti ne oldu da Tufan hoca seçildi bunu yazmanın günü bugün değil. Erhürman seçilir seçilmez CTP ciddi bir kan kaybı yaşamaya başladı. Belki Tufan hocaya kimsenin kişisel bir husumeti yok, hatta kavgası da Tufan hocayla değil ama CTP'de şu an dengeler kavgası yaşanıyor ve peşi sıra istifalar yaşanıyor. Bu tek kelimeyle kan kaybeden bir parti yerine koyuyor CTP'yi. Başbakan Özgürgün yanlış politikaları nedeniyle muhalefet etmede yaratılış gereği üstün bir yeteneğe sahip olan CTP'ye oy toplamaya başladı.

CTP yönetimi güçlü muhalefeti sayesinde bir bardak sütün size aslında zehir olduğuna inandırabilir. Kendi kavgalarıyla uğraşan bir partiye, Başbakan omuz çıkarak "kavga etmeyin gelin benim yanlışlarımla durumunuzu toparlayın" demiş oldu. Şu an Tufan hoca köy köy kahve kahve geziyor ve hükümetin yanlışlarını, Başbakanın politikadaki kararsızlıklarını, tutarsızlığını anlatıyor. İnsanlar CTP'ye tepkili olsa dahi şunu anlamış oluyorlar "bir daha UBP'ye oy yok".

Yani işin özeti, dağılma sürecine giren CTP'ye, Başbakan bu yanlış tavırları sayesinde adeta taze kan vermiş oldu ve vermeye de devam edecek.

Umarım Sn Özgürgün bu yanlışlardan döner, daha sakin daha dingin bir politik tavır koyar ortaya. bir gazeteci olarak Başbakanın başarılarını yazmak isterdim, bakın açık konuşayım. Şunları başardı, bunları yaptı, ne iyi de yaptı, kesinlikle bir daha başa gelmeli, tek seçenek Özgürgün demek isterdim ama bir gün kabineyi değişeceğini bir gün değişmeyeceğini, bir gün seçime gideceğini, ertesi gün gitmekten vazgeçtiğini yazıyoruz. Zaman da su gibi akıp gidiyor.

Ne uygulanan mali protokol var ne de ülke refahını artıracak ekstra bir çaba. Biz bunları yazınca kötü oluyoruz belki, olalım da, burada yazdıklarımızı bakanlar, vekiller de söylüyor en önemlisi sokaktaki vatandaş da bizimle aynı düşünüyor. Bunu en iyi seçim sandıkları açılınca anlayacak herkes. Siz parayla yapılan anketlere bakmayın, parayı veren sonucunu istediği gibi çıkartır, anketçi aldığı paraya bakar.

CTP iyi bir seçenek olsa, UBP gitsin duvara vursun, sinelim kalalım diyeceğim ama daha Tufan Erhürman'ın da ne yapacağını bilmiyoruz, tam bağımsız mı bilmiyoruz.

Hayırlara vesile olsun diyelim; hükümet düşerse şaşmayın bu arada… Düşmez kalkmaz bir Allah…

***************

GÜNÜN SÖZÜ

Hiç bir şeyi geri aImayı bekIeme.! YaptıkIarın için takdir ediImeyi bekIeme. Ne kadar zeki oIduğunun keşfediImesini bekIeme. Ya da aşkının anIaşıImasını. Daireyi tamamIa gururIu, yetersiz ya da kibirIi oIduğun için değiI. Sadece onun senin hayatında yeri oImadığı için, kapıyı kapat, pIağı değiştir, evi temizIe, tozdan kurtuI. Geçmişte oIduğun kişiyi bırak, ve şu an kimsen o oI.

Paulo Coelho