Özgürgün "Açık ara öndeyiz"

Yayın Tarihi: 29/12/17 07:00
okuma süresi: 8 dak.
A- A A+
  • " Parti olarak uzunca bir süredir anketler yaptırıyoruz. Her zaman halkın nabzını tutmaya öncelik verdik. Sende biliyorsun ki gerek bizim yaptırdığımız gerekse başka partilerin yaptırdığı anketlerde UBP hep birinci parti çıkıyor. Öncelikle şunu söylemem gerekir ki UBP öyle % 32'lerde değil. Partinin pozisyonu çok daha yukarılarda. Çok iyi adaylarla halkın karşısına çıkıyoruz. Kendini geliştirmiş ve toplum içinde yeri olan, daha da önemlisi seçildikleri takdirde topluma hizmet edecek nitelikte adaylarımız var"
  • "Her parti zaman zaman kırgınlıklar yaşar kendi içinde; bizim partimizde de bunlar olmadı değil, oldu ama bugün gelinen noktada UBP'ye ciddi bir dönüş var. Kim ayrılırsa ayrılsın evine yani kendi yuvasına bir bir geri dönüyor. Seçim kapıya dayandığı için değil sürekli insanları ziyaret ediyorum, bizim halkımızın karakteri bunu istiyor, her bireye dokunacaksınız, öyle de yapıyoruz. Eleştiriler sohbetlerin sonunda yerini gülümsemeye bırakıyor, insanların size sarılmasından ve bakışlarından samimiyetlerini anlıyorsunuz. Benim asıl rahatlığım ve enerjik oluşumun sebebi bu. Halkın o gücünü yanınızda hissetmeniz sizi hem hayata bağlıyor hem de mücadele etme azmi veriyor size"

Başbakan Hüseyin Özgürgün ile dün buluşup bir söyleşi yaptık. Başbakanı her zamankinden daha enerjik ve daha keyifli bulduğumu söylemem gerekir. Rahat olmasa illa ki bu yüzüne ve konuşmalarına yansırdı. Aday sıralamalarını bugün belirlenecek, işte bunun öncesinde parti genel merkezinde bir MYK toplantısı vardı. Sanırım Başbakanı en çok eleştiren gazetecilerden biri de benim. Zaman zaman meslektaşlarım bana bunu hatırlatır. Her zaman söylediğimi yinelemem de fayda var, Başbakanı eleştiriyorsam yanlış yapmasını istemediğimdendir çünkü Başbakanın bu ülkeyi iyi yönetecek bilgi ve becerisi, olduğunu düşünmüşümdür hep.

Öyle sanırım ki daha seçim olmadan kendi içinde seçim heyecanı yaşayan ve harıl harıl çalışan tek parti UBP.

Sözü çok uzatmadan ve dedikoduları da bir yana bırakarak seçimin nasıl gittiğini sordum.

Özgürgün "UBP açık ara önde"

" Parti olarak uzunca bir süredir anketler yaptırıyoruz. Her zaman halkın nabzını tutmaya öncelik verdik. Sende biliyorsun ki gerek bizim yaptırdığımız gerekse başka partilerin yaptırdığı anketlerde UBP hep birinci parti çıkıyor. Öncelikle şunu söylemem gerekir ki UBP öyle % 32'lerde değil. Partinin pozisyonu çok daha yukarılarda. Çok iyi adaylarla halkın karşısına çıkıyoruz. Kendini geliştirmiş ve toplum içinde yeri olan, daha da önemlisi seçildikleri takdirde topluma hizmet edecek nitelikte adaylarımız var. UBP'nin büyük parti olduğunu ben en çok da aday olmak isteyen ve bunun için heyecan duyan aday bolluğundan anlıyorum. Her birinin amacı seçilip vekil olmak değil, seçilip ülkeye hizmet etmek. Güçlü bir aday kadrosuyla halkın önüne ve onayına gideceğiz, göreceksiniz ki bu parti tek başına iktidar olmanın sınırlarını bir kez daha zorlayacak".

"Kırgınlık yok birliktelik var"

"Her parti zaman zaman kırgınlıklar yaşar kendi içinde; bizim partimizde de bunlar olmadı değil, oldu ama bugün gelinen noktada UBP'ye ciddi bir dönüş var. Kim ayrılırsa ayrılsın evine yani kendi yuvasına bir bir geri dönüyor. Seçim kapıya dayandığı için değil sürekli insanları ziyaret ediyorum, bizim halkımızın karakteri bunu istiyor, her bireye dokunacaksınız, öyle de yapıyoruz. Eleştiriler sohbetlerin sonunda yerini gülümsemeye bırakıyor, insanların size sarılmasından ve bakışlarından samimiyetlerini anlıyorsunuz. Benim asıl rahatlığım ve enerjik oluşumun sebebi bu. Halkın o gücünü yanınızda hissetmeniz sizi hem hayata bağlıyor hem de mücadele etme azmi veriyor size. Hem ülkeyi yönetmek hem de insanlara dokunmak kolay bir mesele değil ama zaten kolay olsaydı bize göre olmazdı. Kapım herkese her zaman açık oldu. Partili olması gerekmiyor, hiçbir zaman partizan bir başbakan olmadım. Kimin yardıma ihtiyacı varsa kim bu kapıyı bir çare kapısı olarak gördüyse herkesi kucakladım; çünkü ben herkesin Başbakanıyım. Bu nedenle yalnızca ben UBP'liyim diyenden değil çok vatandaşımız bizi seçecek ve yeniden onların hizmetkarı yapacak".

"Kısa sürede ciddi işler başardık"

" Zaman zaman eleştiriliyoruz, haksız eleştiriler hariç beni hiçbiri üzmüyor ve incitmiyor. Basını yakınen takip ediyorum. Eğer bir konuda bir şikayet varsa müdürlerimi, ekibimi hemen uyarıp gerekli sıkıntıların nasıl aşılacağını konuşuyoruz. Herşey yakın takibimizde. Zenginlikleri olan bir ülkeyiz ama aşırı zengin değiliz. Evet zorluklarımız da oluyor zaman zaman ama bu durum bizi korkutmuyor. Bakınız denk bütçeyi yaratmanın ötesinde bakanlıklarımız ciddi başarılara imza atıyorlar. Sağlık alanında yapılan reformları kim inkar edebilir ki. Hastane projelerini hayata geçirmek için kolları sıvadık, döner sermaye olsun, vatandaşın hızlı hizmet alması ve iyileşmesi için mevcut Sağlık sistemini değiştirdik. İnsan sağlığının tartışılmaz iyi olması için hiçbir harcanmadan ve projeden kaçınmadım. Sonuna kadar destekledim ve arkasında durdum bu projelerin. Çalışma hayatında bakanımızın yaptığı reformlar, attığımız adımlar hep hükümetimizin disiplini sayesindedir. Ülkedeki yollar ihmal edilmişti onlar için kolları sıvadık ve sahaya indik. Yüzlerce gencimizin göç etmesini engellemek için onları arsa sahibi yaptık ve bu topraklara kök salmalarını sağladık. Kabine olarak her bakan üstüne düşen görevleri sonuna kadar zorlayarak yerine getirdi. Kabineme de ne kadar teşekkür etsem azdır. Kısa sürede ciddi işlere imza attık. Artık maaş ödeyemeyen, Türkiye ile sıkıntıları olan bir hükümet değil, günü gününde üreticinin alacağını öden, her alanda istihdamı teşvik eden ve Türkiye ile ilişkileri sağlıklı bir zemine oturtan bir hükümeti var bu ülkenin. Kimse bunları bu çabaları inkar edemez".

Vatandaşlıklar önemli

" Vatandaşlık vermemiz çok eleştirildi. Bakınız bu ülke de vatandaşlık hakkı kazanan ve bunu alamayan çok insan var. KKTC'de doğmuş büyümüş, çok uzun yıllar önce bu adaya gelip burayı vatan bilmiş, çok insan var. Ne yapacaktık peki? Bu kardeşlerimizi dışlamamız mı bekleniyordu bizden? Adam gelmiş ailesiyle 20 yılı aşkındır bu ülke de yaşıyor, hak kazanmış ama hala yabancı gibi yaşıyor. Biz devletiz ve bize yakışan devlet olmanın gerekliliklerini yerine getirmektir. Kimseye oy kaygısı ile vatandaşlık vermedik, on binlerce de vatandaşlık vermedik, sadece hak kazanan kardeşlerimizi kucakladık. Kendini Kıbrısın bir parçası olarak gören ve buralı olan insanlara sen ölünceye kadar bir yabancı gibi yaşa diyemezsiniz. Kimse dememeli. Kaldı ki vatandaşlık şartları bellidir, biz hakkı olmayanlara değil hak edenlere verdik. Örneğin genç bir kardeşimiz KKTC'de doğmuş, yaşı gelmiş 18'e. Türkiye'ye gitse yolu bulamayacak, siz bu gence ülkene dön diyebilir misiniz? Diyemezsiniz çünkü onun ülkesi de vatanı da artık burası".

Başbakan Özgürgün le oldukça güzel bir sohbet yaptık. Önemli detayları da konuştuk. Yazının başında da ifade ettiğim gibi oldukça enerjik ve keyifli gördüm kendisini.

Hayırlısı diyelim. Yol uzun daha yapacak çok işi var.

****************

GÜNÜN SÖZÜ

Ama sen yine de gitme. Gidersen peşinden gelmem ama kalırsan bu masalın sonunu birlikte öğreniriz.

Cemal Süreya

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.