Hükümetin Ankara ile zor sınavı!

Yayın Tarihi: 07/03/18 07:00
okuma süresi: 9 dak.
A- A A+
  • İşte bu hükümetin ilk adımda Ankara ile iyi ilişkiler kurabilmesi için bu yıl bitene kadar bu protokole mümkün mertebe sadık kalması ve protokolde yazanları hayata geçirmesi gerekiyor. Başbakan Erhürman bunu nasıl yapacak gerçekten merak ediyorum. Zira CTP parti meclisinin imzalamama konusunda ayak direttiği ve CTP'nin hükümetten gitmesine vesile olan protokolün ta kendisidir. İşte zorluklar burada başlıyor

  • Bir diğer önemli konu ise Hükümetten yapması beklenen özelleştirmeler var. Bunların başında Elektrik Kurumunun özelleştirilmesi geliyor. Her ne kadar buna özerkleştirme denilse de Türkiye'den KKTC'ye getirilen su projesi gibi, kablo ile de elektriğin gelmesi konusu var. Su konusunda CTP ile Ankara oldukça ters düşmüş ve ciddi krizler yaşanmıştı. İşte bu durum Erhürman'ın hayli başını ağrıtacak.CTP nasıl ki su konusunda Ankara ile ters düşmüştü, elektrik konusunda da ters düşecek. Alın size kriz için bir kıvılcım.

  • Öte yandan telefonun özelleştirilmesi, belediyelerin sayısının azaltılması, vatandaşlık konusu, hep bunlar Ankara Hükümeti'nin üzerinde durduğu önemli konular. CTP ve TDP ilkesel olarak Ankara'nın bu beklentilerine karşı her zaman tepkili olmuştur. Dahası Ankara'da İslam konusunda ılımlı ve hassas bir hükümetin olduğunu hepimiz biliyoruz. TDP bu konuda hükümetin başını çok ağrıtacağa benziyor. İşte bu ve bunun gibi başka önemli konularda Erhürman hükümeti, Ankara ile uyum içinde nasıl çalışacak doğrusu merak ediyorum.

Ankara randevu vermiyor sözlerinin ardından Erhürman hükümeti bugün Ankara'nın yolunu tuttu. Türkiye Başbakanı Binali Yıldırım ile önemli bir görüşme gerçekleştirecek yeni hükümet. Geç kalınmış bir görüşme olarak değerlendirmiyorum ben bu görüşmeyi. Zira hükümet ancak yeni bütçesini hazırladı ve geçirdi. Hali hazırda zaten Özgürgün Hükümetinin hazırlamış olduğu bir bütçeydi bu. Tabii bu ziyaret son derece önemli. Neler konuşuldu ne istendi, tüm bunların perde gerisini ilerleyen günlerde hep birlikte değerlendireceğiz.

Ancak ifade ettiğim bu görüşme son derece önemli bir görüşme.

Ankara'nın bu hükümete bakışı nasıl?

Öncelikle olarak bunu değerlendirelim. Öncelikle AK Parti hükümetinin, Erhürman hükümetine bakışı negatif değil ancak bu duruş ta anlamıyla güçlü bir destek barındırmıyor. Bunun da altını çizmek lazım. Bir kere AK Parti içerisinde Başbakan Tufan Erhürman ile Başbakan Yardımcısı Kudret Özersay'ın önemli bir kredisi var, fakat bu ikilinin arasında en yüksek kredi kesinlikle Erhürman'a ait. Bir süreden beridir Ankara'nın Özersay'a karşı belli bir tepkisi ve dikkati var. Zira Özersay'ı destekleyen bazı kesimler bildiğim kadarıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanında olan kesimler değil. Bunu daha önce de yazdım. Özersay'a karşı temkinli olduklarını net bir dille ifade edebilirim. Zaten Özersay, Hükümete geldikten sonra muhalefetteki hal ve tavırlarının olmadığını ve daha yumuşak hareket ettiğinin hepimiz farkındayız. Ancak netice itibarıyla Ankara hükümeti, KKTC'deki her hükümetle uyum içinde çalışmayı arzular. Bu her zaman böyle olmuştur.

Dörtlü koalisyon içerisinde Maliye Bakanı Serdar Denktaş'ın defalarca kez Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan randevu talep edip alamadığını ve son gündem olarak Eğitim Bakanı Cemal Özyiğit'in "İmamın ordusu" gafıyla ciddi tepki topladığını yinelemek lazım.

Tabii ki Türkiye büyük bir devlet ve tüm olayları bir bütün içerisinde değerlendirecek ve ona göre politika yapabilecek olgunluktadır. Sırf o bakan şöyle dedi diye ya da bu bakan şöyledir diye KKTC hükümetini cezalandırma eğilimine girmez.

Yazının başında da ifade ettiğim gibi temkinli iyimser bir hava var orta yerde. Zira Ankara'nın bu hükümetten bekledikleri makul ve mantıklı olmakla birlikte haklı beklentilerdir.

Türkiye'nin beklentileri neler?

Bir kere son derece önemli bazı konular var. CTP bu konularda oldukça sıkıntılı, hepimiz biliyoruz ki CTP'yi Tufan Erhürman Yönetmiyor, CTP'yi yöneten partinin kendi parti meclisi. Yani bir diğer deyişle Başbakan olarak Erhürmanmantıklı bulduğu ve yapmak istediği birçok şeyi CTP Parti meclisinden geçirmek zorunda.

Peki nedir Türkiye'nin beklentileri, gelin bunlara bir bakalım. Öncelikle imzalanmadığı CTP'yi hükümetten götüren ve UBP-DP hükümetinin kurulmasına zemin hazırlayan ve sonradan imzalanan Ekonomik protokol var. Bu protokol 2018 yılının sonuna kadar geçerliliğini koruyor. Ortada imzalanmış bir protokol var ama yine hepimizin bildiği gibi toplumsal ve sendikal tepkiden çekinildiği için UBP-DP hükümeti tarafından da uygulanmadı. İşte bu nedenle Türkiye'den KKTC ekonomisine enjekte edilecek olan hayli ciddi maddi yardımlar ve projeler hayat bulmadı. İşte bu hükümetin ilk adımda Ankara ile iyi ilişkiler kurabilmesi için bu yıl bitene kadar bu protokole mümkün mertebe sadık kalması ve protokolde yazanları hayata geçirmesi gerekiyor.

Hükümetin, ankara ile sınavı !

Başbakan Erhürman bunu nasıl yapacak gerçekten merak ediyorum. Zira CTP parti meclisinin imzalamama konusunda ayak direttiği ve CTP'nin hükümetten gitmesine vesile olan protokolün ta kendisidir.

İşte zorluklar burada başlıyor. O günkü CTP parti meclisi birçok konuya hayır demişti bugünkü parti meclisi neye ne kadar evet der bekleyip görmek lazım.

2018 yılının ilk yarısı seçimlerle ve yasaklarla tamamlanacak olmakla birlikte ikinci yarısının yarısı de meclisin tatili ile geçecek ki, meclisin bence bu yıl çok kısa bir tatil yapması gerekiyor.

Zira yapılacak çok fazla iş var.

Özelleştirmeler ve reformlar ne olacak?!

Bir diğer önemli konu ise Hükümetten yapması beklenen özelleştirmeler var. Bunların başında Elektrik Kurumunun özelleştirilmesi geliyor. Her ne kadar buna özerkleştirme denilse de Türkiye'den KKTC'ye getirilen su projesi gibi, kablo ile de elektriğin gelmesi konusu var. Su konusunda CTP ile Ankara oldukça ters düşmüş ve ciddi krizler yaşanmıştı. Bildiğiniz gibi Kıbtek'de örgütlü sendika CTP kökenli kişilerden oluşuyor ve özelleştirmeler konusunda CTP'nin çok ciddi alerjisi var. İşte bu durum Erhürman'ın hayli başını ağrıtacak. Erhürman'ın bu konuda net tepkisi var "Erhürman, "Açıkça söylüyorum, eğer önümüze gelecek anlaşma izole sistemi Avrupa'nın bağlı olduğu enterkonnekte sisteme bağlama anlaşması değil de TC'den herhangi bir santralden ithal edilecek elektriği kablolarla getirme anlaşması ise CTP olarak ret vereceğiz" dedi. http://www.yeniduzen.com/maliyet-dusmezse-ret-verecegiz-85434h.htm

Seçimin hemen sonrasında yapılan bu açıklamalara Hüseyin Özgürgün "İmzalamaya hazır" yanıtı verilmişti.

Az önce bahsettiğim gibi CTP nasıl ki SU konusunda Ankara ile ters düşmüştü, Elektrik konusunda da ters düşecek. Alın size kriz için bir kıvılcım.

Öte yandan telefonun özelleştirilmesi, belediyelerin sayısının azaltılması, vatandaşlık konusu, hep bunlar Ankara Hükümeti'nin üzerinde durduğu önemli konular. İlerleyen günlerde uzun uzun her birini inceleyeceğiz. CTP ilkesel olarak Ankara'nın bu beklentilerine karşı her zaman tepkili olmuştur. Keza TDP'nin de bu konularda tepkisi mevcut. Dahası Ankara'da İslam konusunda ılımlı ve hassas bir hükümetin olduğunu hepimiz biliyoruz. TDP bu konuda hükümetin başını çok ağrıtacağa benziyor. İşte bu ve bunun gibi başka önemli konularda Erhürman hükümeti, Ankara ile uyum içinde nasıl çalışacak doğrusu merak ediyorum.

Başbakan Erhürman'ın Ankara'daki kredisinin hayli yüksek olduğunu yeniden ifade edebilirim ama CTP'nin değil !

**************

Günün Sözü

"Düşmanınız mı var? Güzel! Demek ki hayatınızda bir ara bir şey için dik durmuşsunuz."

Winston Churchill

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları