UBP'de "Özgürgün aşısı" tutmuştur

Yayın Tarihi: 12/10/18 07:30
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

Memleketin en büyük partisi olduğuna kimsenin şüphesi olmadığı Ulusal Birlik Partisi, olağan kongresini 27 ekim'de topluyor. Yine bayram coşkusu içerisinde, binlerce üyenin katılımı ile tam bir demokrasi şöleni şeklinde geçecek olan kurultayda 5 aday var… Bu bayram coşkusunun en büyük sebebi, UBP'yi üyelik sistemine geçirip, neredeyse 'mini bir genel seçim' kurultayı yapmasına sebep olan isim ise partinin şu anki Başkanı Hüseyin Özgürgün'den başkası değildir. UBP, liderlerin partisidir. Gerek kurucusu Rauf Denktaş, gerekse de uzun yıllar başkanlığını yapan Derviş Eroğlu birer liderdirler. Gelinen noktada, UBP kendisine 3.liderini bulmuş durumdadır. Öyle ki, UBP içindeki ikinci en uzun süre başkanlık yapan kişi, Hüseyin Özgürgün'dür. İlk kez 11 Şubat 2006'da, yıpratıcı Annan Planı sürecinin ardından başkanlığa gelen Özgürgün, 16 Aralık 2006'da bıraktığı görevine, 31 Ağustos 2013'te tekrardan gelmiş ve UBP, o günden beri liderlik kavgası yaşanmayan, kaptanının önderliğinde yoluna devam etmektedir. Toplamda 5 yıl 8 aydır partinin başındadır. KKTC Devletinin kurucu Başbakanı, bir UBP efsanesi olan Mustafa Çağatay'ın görev süresi 4 yıldır. Ondan sonra en uzun başkanlık yapan kişi ise İrsen Küçüktür. (3 yıl) Dolayısıyla, UBP, aradığı liderini bulmuş, son girilen 7 Ocak ve 24 Haziran seçimlerinde de açıkça ortaya çıktığı üzere, liderinin önderliğinde zaferden zafere koşmaktadır. Bunu gören rakipler ise, UBP'nin içinin karışmasını istemekten, özlemekten başka bir çare bulamamaktadırlar.Çünkü onlar da gayet iyi biliyorlar ki, UBP'nin herhangi bir seçimdeki rakibi sadece ve sadece UBP'dir. Bu yüzden de, Genel Başkan Özgürgün hakkında mesnetsiz iddiaları ortaya atmakta, bu iddialar üzerinden koltuk uğruna partiye zarar vermeye çalışmaktadırlar.

Özgürgün, söz konusu iddialar karşısında mertçe çıkıp 'araştırın, dokunulmazlığımı kaldırın, mecliste bunun için ilk ben el kaldıracağım' demesine rağmen, aslında içi boş olan bu iddialar konusunda herhangi bir gelişme yaşanmamaktadır. Gerçi bu doğaldır, çünkü bunlar yalandır. Ancak, kendisine rakip olanlar, partinin rakipleri ile el ele vermiş, bu iddiaları gündeme getirmektedir. Hatta bu mesnetsiz iddiaları, geçmiş dönem kabinede olup, şimdilerde aday olan bazıları gibi mali polise bildirip, partiyi arkadan bıçaklayanlar bile olmuştur. Fakat bunların hiçbiri işe yaramayacaktır çünkü yalanların her zaman ortaya çıkmak gibi iyi bir huyu vardır. Bu yalanların da akıbeti odur. Anlayacağınız varsa, 'Özgürgün aşısı' büyük UBP partilisinin de desteği ile tutmuştur ve bu aşının sonucu parti işte son seçimlerde olduğu gibi ikinci gelen partiye tarihin en büyük farkını atmıştır. İkinci gelen parti derken, UBP'nin en büyük rakibi olan CTP'de yakın geçmişte yaşanan bir takım gelişmelere de dikkat çekmek isterim.

CTP'de çalkantılı geçen bir dönemden sonra 2011'de partinin başına geçen Özkan Yorgancıoğlu örneğini hatırlayınız. Özkan Bey, efendi kişiliği ile, dürüst tavrı ile partiyi hemen toparlamış, ve seçimlerde başarılara ulaştırmıştır. Ancak, partide başlayan koltuk kavgası sonucu, seçim kazanmasına, başbakan olmasına rağmen, 2015'te gönderilmiş, ve ardından CTP yerlerde sürünmeye başlamıştır. Bu bağlamda, siyasi istikrar çok önemlidir. Evet, parti başkanları 30 sene başkan olarak kalmamalıdır ama bir parti başkanının performans göstermesi için en az 3 döneme ihtiyaç vardır ki bu da siyasi olarak 12-15 yıl arasıdır. Fazlası zarar, azı istikrarsızlık demektir. Kısacası UBP'liler, 27 ekim'de KKTC'nin bir sonraki Başbakanını seçmek için sandığa gidecektir. Dörtlü hükümetin bizi getirdiği noktaya ve halkın isyanına baktığımızda, yakında seçimlerin yapılması kaçınılmaz bir şeydir. Büyük UBP'nin gelecekteki seçimlerden zaferle çıkacağı muhakkaktır ancak bunun gerçekleşmesinin önündeki yegane engel, ki bunu rakipler de gayet iyi bilmektedir, dere geçerken suvarinin değiştirilmesidir. UBP, başkaları istedi diye başkanını değiştirecek bir parti değildir.

Altı ilçe başkanı Özgürgün'ü mü destekliyor ?

UBP adaylarından Ersin Tatar'a karşılık dün UBP'nin altı ilçe başkanından sert bir tepki geldi. Bazı çevrelerce altı ilçe başkanı da Özgürgün'ü destekliyor şeklinde yorumlandı. Gerçekte böyle midir bilemeyiz ama bir süre önce Özgürgün ile yapmış olduğum söyleşide Özgürgün'ün bana söylediklerini anımsattı;

"Kırgınlık yok birliktelik var"

"Her parti zaman zaman kırgınlıklar yaşar kendi içinde; bizim partimizde de bunlar olmadı değil, oldu ama bugün gelinen noktada UBP'ye ciddi bir dönüş var. Kim ayrılırsa ayrılsın evine yani kendi yuvasına bir bir geri dönüyor. Seçim kapıya dayandığı için değil, sürekli insanları ziyaret ediyorum, bizim halkımızın karakteri bunu istiyor, her bireye dokunacaksınız, öyle de yapıyoruz. Eleştiriler sohbetlerin sonunda yerini gülümsemeye bırakıyor, insanların size sarılmasından ve bakışlarından samimiyetlerini anlıyorsunuz. Benim asıl rahatlığım ve enerjik oluşumun sebebi bu. Halkın o gücünü yanınızda hissetmeniz sizi hem hayata bağlıyor hem de mücadele etme azmi veriyor size. Hem ülkeyi yönetmek hem de insanlara dokunmak kolay bir mesele değil ama zaten kolay olsaydı bize göre olmazdı. Kapım herkese her zaman açık oldu. Partili olması gerekmiyor, hiçbir zaman partizan bir başkan olmadım. Kimin yardıma ihtiyacı varsa kim bu kapıyı bir çare kapısı olarak gördüyse herkesi kucakladım; çünkü ben herkesin başkanıyım. Bu nedenle yalnızca ben UBP'liyim diyenden değil çok vatandaşımız bizi seçecek ve yeniden onların hizmetkarı yapacak".

****************

Günün Sözü

Ey gönül, gidenden ümidini kes! Kaçan bir hayale benziyor herkes. Sanki kulağıma gaipten bir ses, buluşmalar kaldı mahşere diyor.

Necip Fazıl Kısakürek

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.