Soruşturma n'oldu beyler?

Yayın Tarihi: 18/12/18 07:00
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

Soruşturma n'oldu beyler?

Girne Ciklos mevkiinde sel felaketinden dolayı dört gencimizi kaybetmenin üzerinden 13 gün geçti. Ulaştırma bakanlığı 15 gün sürecek bir soruşturmanın ardından bir sonuç açıklayacaklarını ve yaşanan bu talihsiz kazanın sorumlularının tespit edileceğini söylemişlerdi. Perşembe günü bu süre doluyor. Zannımca soruşturma çoktan tamamlanmıştır ya da en fazla önümüzdeki hafta bu soruşturma tamamlanacak. Hükümetin bu işin üzerine yatacağını sanmıyorum ama umarım uzamaz.

Gelin görün ki oldukça önemli bir durumla karşı karşıyayız. Şu sıralar Girne-Lefkoşa anayolunun önemli bir bölümü tek şeride düşürüldü ve önemli bir çalışma yapılıyor. Deyim yerindeyse dağ yıkılıyor ve yolda bazı tadilatlar yapılıyor.

Deliller ortadan kaldırılıyor iddiası!

Geçtiğimiz son Pazar günü Ciklos'ta gençler ve kazada hayatını kaybedenlerin yakınları bir eylem yaptı. Yapılan bu eylemle olayın unutturulmaması yönünde önemli bir mesaj verildi. Başka gazetecileri bilmem ama biz bu konuyu unutmadık ve unutulmasına da izin vermeyeceğiz. Şu an yapılan yol tadilatından ötürü özellikle UBP ve kamuoyunda bazı şüpheler uyandı. Ortaya atılan iddialara göre şu an Ciklos bölgesinde yapılan ciddi tadilattan ötürü deliller ortadan kaldırılıyor. En azından soruşturmanın hızla tamamlanmasının ardından yıkımlar yapımlar başlatılabilirdi görüşü yaygın.

Hükümeti özellikle de ulaştırma bakanlığını bu işin içinden kurtarmaya çalışıyor algısı da yerleşmiş durumda. Gerçekte olup biten ya da şu an yapılan nedir bilmiyoruz ama bir an önce soruşturmanın tamamlanması ve suçluların ortaya çıkması gerekiyor.

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı Tolga Atakan'ı suçladığımızı kimse düşünmesin ya da yaşanan bu feci ölümün faturasının Tolga Atakan'a kalması yönünde bir çığırtkanlığımda yok ancak birileri dört gencin ölümünün faturasının bedelini ödeyecek. Tabii soruşturma tamamlanırsa ya da doğru tamamlanırsa.

Tolga Atakan'ı kim bu yol tamamdır deyip de kandırdıysa bu kişilerin ortaya çıkıp yargı huzuruna havale edilmeleri gerekiyor. En azından temizlik ve dürüstlük ilkesine sürekli vurgu yapan Halkın Partisi bunu yapmalı.

En azından şimdilik bu işin üstünün bir şekilde kapanacağını söylüyor içimden bir ses bana. Bir bakarsınız Hükümet suçu Tanrı'ya bulur.

Neden polis soruşturması henüz açıklanmadı?

Halen polis raporunun açıklanmamış oluşu da başka önemli bir ayrıntı. Her kazanın ardından mutlaka bir polis raporu açıklanırdı. Öyle görüyoruz ki halen ortada bir polis raporu yok. Polis Genel Müdürü Süleyman Manavoğlu'nun bu konuda bir açıklama yapması gerekiyor. Her ne kadar kamuoyunda dört gencin ölümü bir trafik kazası olarak görülmüyorsa da bu bir trafik kazası. Hangi sebepten gerçekleşirse gerçekleşsin ortada arabayla gerçekleşen ve dört masum gencin ölümüyle sonuçlanan bir trafik kazası var ve halen polisin bu konuda bir raporu yok.

Hükümetin açıkladığı ve 15 gün süreceği belirtilen soruşturma kapsamından sonra bir polis raporu açıklanacaksa bu anlaşılabilirdir. Ancak polis raporunun genel soruşturmadan sonra açıklanacağına ilişkin bir bilgi de yok ortada.

Düşünsenize bir kaza oluyor, dört kişi hayatını kaybediyor ve bu kazanın nasıl olduğu nasıl gerçekleştiğiyle ilgili herhangi bir polis raporu yok.

Ben dâhil herkes siyasilerden çok polisin vereceği bilgileri daha güvenilir bulacaktır.

Başbakan Tufan Erhürman'ın kazanın sorumlularının bulunacağı ve bunun asla hasıraltı edilmeyeceğine yönelik açıklamasına güvenmek istiyorum.

Sonuç olarak ortada çok ciddi bir durum var. Bir felaket yaşandı ve buna bağlı olarak dört kişi öldü. Bu kaza nasıl oldu, bu gençler nasıl ve neden öldü? Kim ya da kimlerin yüzünden öldü? Tüm bunları bilmek halkın en doğal hakkı.

Bir gazeteci olarak ben bu işin peşini bırakmayacağım. Öyle inanıyorum birçok gazeteci bu işin peşini bırakmayacaktır.

Yollar hiç suçlu bulunmuyor!

Ülkemizde bugüne kadar yaşanan tüm ölümlü ya da ölümsüz kazalarda hiçbir zaman yola suç bulunmadı. Ya da devlet yapılan yollardan dolayı hiç mahkûm edilmedi. Yaşanan tüm kazalar sonrasında sürücüler suçlu bulunup cezası neyse çektiler. Fakat hiçbir zaman yol şu şekilde hatalıydı diye bir polis raporu bulamazsınız. Hâlbuki gelişmiş ülkelerde yaşanan trafik kazalarında ciddi bedeller ödeyen sigorta şirketleri zaman zaman devleti de dava edip tazminat alabiliyor.

Eğer devlet bir yolu hatalı yapmışsa ya da yaşanan trafik kazasında kazaya neden olan unsurların arasında yol yapım hatası da varsa sigortalar devletten de tazminat talep edebiliyor.

Bizim ülkemizde böyle bir durum yok.

Dikkatsiz sürüş denilip bırakılıyor.

Gelin şöyle düşünelim. Devlet tarafından ışıklandırılması gereken bir yol eğer ışıklandırılmamışsa ve karanlıksa ve bir sürücü zifiri karanlıkta birini basıp ölümüne neden olmuşsa. Yolu aydınlatması gereken devlette bu kazada suç ortağı sayılmaz mı?

Ya da bir başka örnek verecek olursak; eğer gidiş geliş çift şerit bir yolu devlet bariyerlerle ayırmamışsa ve bir araç kendi şeridinden çıkıp diğer şeride gerek kaza yapıyorsa devletin bu kazada payı yok mudur?

Ya da yol kenarlarında olması gereken koruyucu bariyerler yoksa devlet de oluşabilecek bir kazada pay sahibi değil midir?

Eğiminden tutun birçok dengesine kadar eğer yollardaki virajlar doğru yapılmamışsa devletin meydana gelebilecek kazalardaki sorumluluğu nerede?

Başka önemli bir ayrıntı. Yol ortasındaki ve kenarlarındaki beyaz çizgiler silinmiş ve devlet tarafından yeniden boyanmamışsa. Devlet bu konuda suçlu değil midir?

Kimse bunları konuşmuyor ama artık bunları da konuşmanın zamanı geldi.

Sigorta şirketleri artık bu işe bir el atmalı.

****************

GÜNÜN SÖZÜ

Ağlarsa anam ağlar kusuru yalan ağlar

Anonim

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.