UBP-HP görüştü mü? Yakınlaşma var mı?

Yayın Tarihi: 19/02/19 07:30
okuma süresi: 7 dak.
A- A A+

Aslında bu yazıyı birkaç gün sonra yazmayı planlıyordum ama geciktirmenin pek bir anlamı olmadığını düşünüp bugün kaleme alayım dedim. Zira gündemi gereksiz yere olsa dahi çokça işgal ediyor.Bir süreden beridir UBP ile HP arasında bir görüşme olduğunu hep duyuyorduk ama bunu hiçbir zaman doğrulatma şansım olmadı. Olmadı derken UBP içindeki bazı kaynaklarım yakınlaşmanın her iki partinin kurmayları arasında zaman zaman yapıldığını ancak Başbakan yardımcısı Kudret Özersay'ın bu konuda mesafeli olduğunu söylüyordu bana.

Yine genel kanaatin UBP ile HP arasında bir yakınlaşma olmadığını ancak her iki partide bunu isteyenler olabileceği gibi böyle bir koalisyonun mümkün olmadığını hep işitmişimdir.

Gelin görün ki yaklaşık bir haftadır bu konuda UBP kanadından çokça şey duyuyorum, duyduklarımda yani bana bunu anlatanlarda öyle lafazanlık yapacak UBP'liler değil bizzat UBP'li vekiller.

Atakan, Eroğlu ile iki kez görüştü mü?

Yaklaşık bir on gün önce HP Lefkoşa Milletvekili ve Ulaştırma Bakanı Tolga Atakan'ın, UBP Onursal Başkanı Derviş Eroğlu ile iki kez bir araya geldiğini duydum. Şimdi bunu söyleyen bir UBP Milletvekili, olunca haliyle dikkate alıyorsunuz.

Görüştüyse ne için görüşmüştür ya da gerçekten görüşmüş müdür bilemeyiz ancak bunu Ulaştırma Bakanı Sn Atakan çıkıp "hayır ben böyle bir görüşme yapmadım" demediği sürece de UBP'li vekilden bana gelen bu bilgiyi doğru kabul edeceğim.

Tabii Bakan Atakan, Üçüncü Cumhurbaşkanı Sayın Eroğlu ile nezaketen de görüşmüş olabilir, ille ki koalisyonu görüşmek için buluşması gerekmez. Netice de Derviş beyyaşça itibarlı ve herkesin kahve içebileceği emekli bir siyasetçi.

Elbette ki Sn Atakan görüşmemiş de olabilir.

UBP-HP yakınlaşması var mı?

Gelelim bu konunun detayına. Geçtiğimiz hafta bir UBP Milletvekili ile konuşuyorum, haliyle konu olası UBP-HP koalisyonuna geldi. Karşımdaki milletvekili bana " görüşmeler sürüyor ve bu konuda yakınlaşma var, Mart ortasını bekle" dedi.

Atakan-Eroğlu görüşmesini aktaran başka bir milletvekiliydi, ekiplerin görüştüğü aktaran ise başka bir UBP'li vekil.

Hatta hafta sonu konuştuğum UBP'li vekil bana başka detaylarda verdi ama daha fazla açık yazarsam kaynağımı deşifre etmiş olacağım ki buna hiç gerek yok.

Ancak UBP-HP görüşmesiyle ilgili her iki UBP'li kaynağımda bana özellikle geçtiğimiz hafta ya da yakın süre içerisinde görüşmelerin olduğu net bir şekilde ifade ettiler.

Koskoca iki UBP'li vekil, üstelik ikisi de çok saygın insanlar bu konuda bana yalan söyleyeceklerine pek inanmıyorum ancak UBP Genel Başkanı Ersin Tatar ile HP Genel Başkanı Kudret Özersay bana anlatılan bu yakınlaşmayı yalanlamadıkları sürece doğru kabul edeceğimi net olarak belirtmek isterim.

Eğer bu görüşmeler yapıldıysa ve yalanlama olursa ve elime bir fotoğraf ulaşırsa yayınlamaktan da çekinmem.

Ama olmadıysa da doğrusunu açıklamasını her iki parti başkanından da kamuoyu adına beklerim. Zira bu konu gündemi ve iç siyaseti şu sıralar meşgul ediyor.

UBP-HP koalisyonu ne kadar mümkün?

Olası bir UBP-HP koalisyonu gerçekleşmesi son derece zor bir durum. Bunu açıkça ortaya koymak lazım. Bunun birden çok sebebi var.

Böyle bir koalisyonda tuzu en kuru olan taraf hiç şüphesiz UBP kanadı olacaktır. Çünkü şu an UBP'nin kaybedecek herhangi bir şeyi yok ancak Özersay'ın kaybedecek çok şeyi olur.

Başbakan Yardımcısı olduğu günden beridir bildiğiniz gibi hem UBP Eski Başkanı Özgürgün ile hem de UBP Lefke Milletvekili Aytaç Çaluda ile uğraşan bir HP Genel Başkanı var karşımızda.

Ben olayın haklılık haksızlık tarafını tartışmıyorum. Neticede Çaluda'nın yargılanması için dokunulmazlığının kalkması ve Özgürgün'ün soruşturulması için yenile komitekurulmasının arkasında çaba ve uğraş Özersay'dan başkasına ait değil.

Ortada böyle bir durum varken olası bir UBP-HP koalisyonu UBP tarafından ne kadar kabul görür ve onay alır dahası diyelim ki bir UBP-HP koalisyonu kuruldu ve güvenoyu için meclise gelindi; en az iki UBP'li vekilin ret oyuyla karşılanacağı için sıkıntılı bir koalisyon olacağı ve yeterli güvene sahip olmayacağını düşünebiliriz.

Daha da önemlisi Tatar aleyhine parti içerisinde hızla oluşturulan muhalif bir vekil grubu var; bu süreç Tatar'ın aleyhine de dönebilir.

Bunlar hep işin negatif yönleri.

Kaldı ki olası bir Cumhurbaşkanlığı adaylığında UBP tabanının hatrı sayılır bir kısmı Özersay'a oy vermeyebilir de, bunun bir garantisi yok.

Bu kadar olumsuzluğa karşın Özersay ne kendi tabanına ne de topluma bu koalisyonu kolay kolay izah edemez.

Ama olamaz mı kurulmaz mı böyle bir koalisyon? Elbette ki kurulabilir. Siyasette hele hele bizim gibi ülkelerde her şey mümkün. Yeter ki menfaatler kesişsin.

Ben durum analizi yapıyorum. Yarın çıkar Başbakan Yardımcısı Özersay der ki "hayır yok böyle bir şey biz UBP ile koalisyon kurmayız" olur biter ama öyle görüyorum ki Özersay hükümete geldiği bir yıla aşkın zamandan sonra iç siyaseti artık daha iyi biliyor.

"Özersay eğer hükümet düşerse ve parti yönetiminde karar alınırsa UBP de dâhil tüm partilerle görüşmeler yapabileceklerini söyledi." http://www.detaykibris.com/ozersay-hukumet-duserse-ubp-ile-de-gorusuruz-174005h.htm

Sonuç olarak UBP-HP koalisyonunun gerçekleşmesinin çok zor koşullara ve şartlara sahip olduğunu bilmenizi isterim. Çok fazla sıkıntılı bir süreci var ama unutmamanız gereken başka bir nokta daha var ki o da 2020 yılında gerçekleşecek Cumhurbaşkanlığı seçimleri. Bu seçimlerin popüler adaylarından biri de hiç şüphesiz ki Kudret Özersay'dır tabii. Ancak Özersay'ın bu seçimlerde iddia sahibi olabilmesi için hem ilahların hem de UBP'nin desteğini alması lazım.

İlahların desteği tamam, UBP'nin de üst yönetimi tamam gibi peki ya Özersay'ın kendisi?

****************

GÜNÜN SÖZÜ

Belki sıkıca sarılabileceğimiz bir sevgilimiz olmadı, belki yalnızız; ama bilinsin ki adam gibi sevdiğimizdendir yalnızlığımız.

Aziz Nesin

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları