Memur Devletinde Egonomiya

Yayın Tarihi: 24/07/19 07:00
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

Mali Protokol imzalandı ve dünkü gazetelerin manşetlerinde oldukça gergin satırbaşları vardı. Mali Protokol'ün oldukça acı bir reçeteden ibaret olduğu söylense de şöyle bir baktığımda "madem ki paramız yok, biraz egonomiya yapma zamanı geldi galiba" dedim.

Kıbrıs Postası'nda bugün sabah saat 10:00'da ülkemizin tanınmış ekonomistlerinden Mehmet Saydam'ı konuk alarak protokolün etkileri ile ilgili daha geniş tespitler yapmayı planlıyorum.

Yeri gelmişken şunu söylemekte de fayda görüyorum; bu protokole en çok sendikalar ses çıkaracak ve bu durum zerre kadar benim umurumda değil.

Ne memurum ne ailemde bir memur var ve ne yazık ki devlet dairelerindeki memurların maaşları arasında ciddi uçurumlar olduğunu düşünüyorum.

Az maaş alan memurlar daha çok, çok maaş alan eski memurlar ise ne yazık ki daha az çalışıyor.

Kimse kusura bakmasın ama bu sayfada memurların özlük haklarını savunan bir köşe yazısı göremeyeceksiniz.

Bugüne kadar sendikaların meydanlarda yaptığı eylemler ve Türkiye'ye karşı olan söylemler hep devlet dairelerinde çalışan memurların haklarını korumak için yapılmadı mı?

Yıkım paketi dendi, bir sürü isimler takıldı ve toplumun genelinde Türkiye'ye karşı bir öfke hareketi tetiklendi.

Biz gazeteciler de buna aslında hep alet olduk.

Ne kadar acıdır ki, bu rüzgar Kıbrıs'ta çözüm sloganlarıyla öyle güzel bezendi ki Sendika başkanlarının bazıları siyasete atılıp milletvekili de oldu, bir kısmı da seçim kazanamadı.

Özel sektörü düşünen var mı?

Sendikalarda hareketlenmeler başladı ve yeni mali protokolü eleştiriler başladı. Hepsine bir baktım. Tüm sendika başkanları hepsi dostumdur, hepsiyle çok iyi arkadaşlıklarım vardır ama bu sefer kendilerine destek vermeyeceğim.

Ben bir özel sektör çalışanıyım. İyi bir gazeteci olduğum için iyi kazanabilirim ama birçok meslektaşım ve özel sektörde çalışan birçok işçi kardeşimi temsil etmiyor bu sendikalar.

Ve her geçen gün özel sektörde çalışan yurttaşlarımızın hak gaspına uğradıklarını, sendikaları olmadığı için hiç kimsenin haklarını savunmadığını ve kelime anlamıyla sefil bir hayat yaşadıklarına şahit oluyorum.

Memur devleti yüzünden aciz düştük

Devlet dairesinde memur olup oldukça iyi maaşa geçinen vatandaşların aldığı maaşlarda zerre kadar gözüm yok ama siyasiler tarafından yaratılan bu memur devleti yüzünden değil mi bu devletin aciz duruma düşmesi, memur devleti oluşumuz yüzünden değil mi bu devletin her bir çalışanının ödediği vergilerin hemen hemen hepsinin memur maaşlarına gidiyor olması?

Bu ülke de çalışan her yurttaşın maaşından kesilen vergiler, her yıl hepimizin ödediği seyrüseferler ve daha birçok şey memurların maaşlarının ödenmesine gitmiyor mu?

Memur devleti yüzünden değil mi bir buçuk yıldır Türkiye'den aciz bir şekilde para bekliyoruz. Eğer bu devletin yeteri kadar memuru olsaydı, toplanan vergilerle her şeyi ama her şeyi yapılırdı. Kimseye de ihtiyacımız olmazdı, kimseden bize ne gün para gönderecek diye beklemezdik.

İşte bu nedenle ayrımcı zengin zümreye artık ben yeter diyorum.

Yalan mı bu yazdıklarım?

Peki soruyorum hepinize, bu ülkenin gündemine yön veren bir gazeteci olarak memurların haklarının daha fazla artırılmasına, budanmamasına, daha yüksek maaş almaları için sayfalar dolusu yazmaya hakkım var mı?

Özel sektör çalışanlarının ödediği vergilerle özel sektörden daha iyi geçinen bir zümre yaratıldı, buna devam edilmesi için çabalamam doğru olabilir mi?

KIB-TEK krallığı

Gelelim KIB-TEK'e. Artık özelleştirilmesinin zamanı geldi de geçti bile. Tek kelimeyle koca bir krallık kurulmuş orda. Yok efendim özelleşirse bizi yeyip yutacaklarmış. Kardeşim daha pahalı ne kadar elektrik ödeyebiliriz bu ülke de bilmem farkında mısınız?

KIB-TEK çalışanları devlet dairesindeki memurların iki katı maaş alıyor, kullandıkları elektrikte kendilerine ikramda bulunuluyor ama benim halkım elektriği en pahalısından ödüyor ve bir gazeteci olarak ben buna çanak tutacağım, destek vereceğim.

Söz konusu bile olamaz.

Dostlar; imzalanan ekonomik protokol ile budanacak olan hak ağır şartlar altında üç kuruşa çalışan özel sektörün, işçinin hakkı değildir. İşçi ile arasında ciddi bir gelir dağılımı yaratılan memur zümresidir ve evet artık buna bir son verilmelidir.

Benim vergilerimle ben okul, hastane, yol yapılmasını istiyorum, benim vergilerimle memurlar daha rahat bir hayat yaşasın diye kimseye destek veremeyiz.

Bu nedenle budanacak hak bizim, özel sektör çalışanlarının hakkı değildir.

Siyasiler tarafından yaratılan memur devletinin haklarıdır ve ben buna şapka çıkarıyorum.

İsteyen beni eleştirebilir. Eleştirecek olana da cevabımı zaten yazının yukarılarında verdim.

Ben ne diye gaile çekeyim, halk olarak biz ne diye gaile çekelim. Bu ülke de çalışan işçi için gaile çeken biri var mı?

*****************

GÜNÜN SÖZÜ

TOK, AÇIN HALİNDEN ANLAMAZ

Anonim

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları