Bu yazımı sakın ciddiye almayın

Yayın Tarihi: 31/12/10 14:32
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Dünyada eşi emsali olmayan bir yapıya sahiptir benim ülkemin insanı.

Yaradılırken, bazı organları, duyguları ya daha çok yada daha az uygun görülmüş.

Ayarı tam olanlar da var.

Bizim insanlarımız, anatomik olarak ele alındığında diğer ülkelerin insanlarına çok benzer.

Ama sakın dış görünüşlerine aldanmayın.

Bizimkiler, herşeyi herkesten, hatta kendi kendilerinden bile daha iyi bilirler.

Bizim insanımızın elinde imkan olsaydı neler yapmazdı.

Ama elinde imkanı olan maalesef, olmayan da zaten birşey yapmıyor.

Yapabilseydi "ben olsaydım..." diye başlayan bir cümle olmazdı.

Sakın aklınıza "Kruger Dunning effekt" gelmesin.

Ben öyle bir benzetmede bulunmadım.

İnternette var.

Çok sevecendir ülkemin insanı.

Güler yüzlü.

Nazik.

Ülkemize gelen misafirleri ağırlamakta üstüne yoktur.

Çiçekleri, hayvanları çok sever.

Lisan bilmesine gerek kalmadan en iyi dostlukları kurup, telefon edip hal hatır soranlarımız bile var.

Her konuda bilgi sahibidirler. Saygılıdırlar.

Yeme içmeyi çok sever ülkemin insanı.

Müzik türü ne olsa yerken kalkıp dans etmeyi ihmal etmez.

Resim çeker.

Bonkördür.

Kazandığından daha çok harcamasını başarır.

Ayın ilk günlerinde..

Büyük bir kitlemiz piknik yapmadan yaşayamaz.

Depresyona girer.

Bazıları, mutfaklarını ev taşır gibi götürüp getirir piknik alanına.

Yemekten sonra "gave"sini içip ağaç altında uyumayı ihmal etmez.

Dikmendeki en zengin çöplüğümüz dururken, Boğazı tercih ederler piknik yapmak için.

Yurt dışındaki festivallere giden ekiplerimiz, mutlaka on tane birincilik alırlar.

Alamamaları durumunda muhakkak haksızlığa uğradıklarını anlatmasını bilirler.

Elli ülkenin katılmış olduğu etkinliklerde kesinlikle en çok ilgi çeken grup unvanını alıp ülkemizi bayrağımızla temsil ederler.

Yurt dışından ülkemize gelen her sanatçı, organizatörler tarafından ayrıcalıksız "dünyaca meşhur" olarak tanıtılır.

Dünya = Bizim Memleket.

Ülkemizde herşeyin bir festivali vardır. Dernekler gırla.

Konserlerde hep ayakta alkışlarız.

Grade (müzik) sınavlarına giren herkes geçer.

Trafikten bahsetmeden olmaz.

Emin değilim ama galiba dünyada, nüfusuna göre en çok okulu ve arabası olan ülke sayılırız.

Zengini, fakiri, okumuşu, cahili, trafiğe çıktığı zaman bir evrim geçirir.

Arabasının içinde direksiyonda olmak onu başka bir yaratık yapar.

Filmlerde insanların kurt adam veya vampire dönüştüğü gibi.

Kafa yapısı değişir.

Nezaket kuralları o an programından silinmiştir.

Ama arabadan inince de birer melek olmayı ihmal etmez.

Radara yaklaşırken çiçek toplar, geçince uçar.

Herkes onu kızdırmak için trafiğe çıkar.

Bisikletli ve yayaların hiçbir hakkı yok.

Kendinden başka herkes hatalı sürüş yapar ve araba kullanmayı bilmez.

Bazıları arabalarını cinsel organlarının bir uzantısı olarak görürler.

Arabanın motor gücünün vücutlarında da olduğunu kabul ederler.

Egsoz ve kanatlar ekstra.

Fuhuş yaparken yakalanan erkekler A.Ö ( 43-E) O.E. (55-E) diye basında çıkarken, kadınların kan grubu dahil bütün detayları yazılır.

Ülkemin insanının hayatta iken hiçbir değeri yoktur.

Birini kaybettiğimizde "Falanı kaybettik" denir.

E hayatta iken çok mu aradık?
Hepsi Nur içinde yatsın.

Öldükten sonra onlar için yapılan konuşmalar, övgüler, törenler vs. sağlıklarında yapılsaydı belki daha çok yanımızda kalırlardı.

Eminim bu yazımı okuyan, etrafında bu insan türünün ne kadar çok örneği olduğunu farkedecektir.

Ülkemizde herkes haklıdır.

Turizm, Çevre ve Yeni Yılınız kutlu olsun

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Doç. Turgay HİLMİ yazıları