Be eşşek

Karpazı Milli Park yaptık.

İçinde 500 tane hade bilemedin 1000, 2000,3000 tane EŞEK var. İki ton da ÇÖP.

Kıbrısta hiçbir doğal düşmanı yok "EŞEK"lerin. Arslan kaplan gibi.

Etini yesen yenmez.

Vurunca, bellerine asmak zor olduğu için avcıların da ilgi alanı dışında.

Virra çoğalırlar.

Bazı dış müdahalelere rağmen hepsi"EŞEK" olarak doğmayı başardılar.

Nüfusları kontrol dışı.

Çevreye ve köylere zarar veriyorlar.

Köylü şikayetçi. Ekinler mahvoldu.

Hemde yıllardan beri.

Herşeyin bir usülü olduğu gibi Milli Parkın da bilinçli kontrol edilmesi lazım değil mi?.

Birçok işimizde olduğu gibil bir işe güzel başlarız ama sonunu getiremeyiz.

İşte Milli Parkımız da ayni durumda.

İçindeki dört ayaklılar da bize en yakışanlar.

Geyik meyik değil yani. EŞEK.

Ülke mentalitesine en uygun olanı.

Ayı vs den daha iyi.

Bir örnek vermek isterim.

Almanya. Yemyeşil. Dere, göl, orman, bayır heryeri bir "Milli Park" gibi.

Ormanların içi geyik, tavşan, yaban domuzu, tilki vs dolu.

Amaaaaaaaa!!!!!

Almanya'da kurallar var.

Hemde ne kurallar.

Doğanın bazen kendi başına sağlayamadığı dengeyi, yeri geldiğinde kontrol altına alabilmek için uygulanan kurallar.

Her ormanın her parkın bir veya birkaç bekçisi var.

Bölgelerindeki doğada serbest yaşayan hayvanların, sağlık durumları, nüfusu vs ile ilgili statistiğini yapmakla yükümlüdürler.

Hayvanların çoğalma oranı belli.

Bekçiler, Park veya ormandaki hayvan sayısını üç aşağı beş yukarı sabit tutarlar.

Senenin belli zamanlarında kontrollü avlamış oldukları hayvan sayısını ve cinsini belediyelerine bildirirler.

Bizim "Milli Park"ımızda böyle birşeyi neden başaramıyoruz.

Doğal dengeyi sağlamak amaçlı "EŞEK" vurmak zor ise ihraç edilsinler.

Yakalamak için Texas'tan Cowboy kiralanabilir.

Birisi havaya "BE EŞŞEK" diye bağırsa bazıları hemen dönüp bakar.

Çağrılan kendisi mi diye.

Öyle olmadığını anlayınca da rahatlayıp yoluna devam eder.

Ne tuhaf değil mi?

Karpazdaki gerçek eşeklere "EŞEK" diye çağrılsa umurlarında bile olmaz.

Olan, çağırınca bakmıyor, olmayan çağırınca bakıyor.

Sakın kimse üstüne alınmasın.

Sorun Milli Parkımızdaki "EŞEK"lerde değildir.

Onlar "EŞEK"liklerini doğal olarak sürdürüyorlar. Esas sorun zennedersem Milli Parkın dışındakilerdedir. Milli Parktaki bir kaç "Eşek" ile başa çıkılabilecek bir çözüm bulamıyorlar.