Fasıl 39 tasdik memurları yasası nedir? Ne değildir?

Yayın Tarihi: 16/07/12 07:00
okuma süresi: 10 dak.
A- A A+

28 Haziran 2012 tarihli Resmi Gazete'nin 121'inci sayısında TASDİK MEMURLARI (DEĞİŞİKLİK) YASA TASARISI görüş ve önerilerde bulunmak amacıyla kamunun bilgisine getirilmiştir. Bu tasarıdaki eksikliklere ve hatalara ilişkin görüş ve önerilerimi daha sonraki günlerde açıklayacağım.

Ancak, "Esas Yasa" olarak anılan ve 1949 yılından beri Kıbrıs'ta yürürlükte bulunan Fasıl 39 Tasdik Memurları Yasası hakkındaki bazı önemli ancak geçerliliğini kaybetmiş olan kuralları özetlemek ve gerektiği durumlarda görüşlerimi ilgililere ve yetkililere aktarmaya, ayrıca, bu nedenle bahse konu Yasa'nın ne olmadığı ve ne olduğu hususunda da halkımızı bilinçlendirmeye çalışacağım.

1. Tasdik Memurları Yasa'nın esas amacı, belgeler üzerindeki "imza ve mühürleri tasdik edecek" şahısların atanmasını kullanacakları unvanı, sorumlulukları, tasdik koşullarını ve bunlara aykırı hareket edilmesi halinde uygulanacak (ancak güncelliğini kaybetmiş) cezaları düzenlemektedir. Diğer bir anlatımla, bu yetkiye sahip kişilerin ilgili belgeler üzerindeki imzalara ve mühürlere bir tür şahitlik etmektedir. Bu kişilerin belge düzenleme gibi bir yetkileri yoktur.

İşte bu nedendir ki atanan kişilerde eğitim ve tecrübe koşulu aranmamaktadır. Kaldı ki resmi tasdik hususunda Muhtarlarında çeşitli yetkileri vardır. Ayrıca, yürürlülükteki Sözleşmeler mevzuatına göre de imzalar iki şahidin imzası ile tasdik edilmesi yeterli olmaktadır.

2. Bakanlar Kurulu bu Yasa'nın 3'cü maddesine istinaden sabıkasızlık durumu dışında hiçbir kriter aramadan uygun göreceği kişileri veya KKTC makamını veya memurunu "Tasdik Memuru" olarak atayabilmekte, atanan kişiler Maliye ve Ekonomi Bakanının imzalayacağı bir atama belgesiyle ve vereceği mühür ile göreve başlarlar. Bu şekilde yapılan atama Bakanlar Kurulu tarafından da ayni biçimde de sona erdirilebilmekte olup bu konuda hiçbir gerekçe öngörülmemiştir.

Dikkat edilecek olursa Bakanlar Kurulu hiçbir kriter aramadan "uygun göreceği kişileri" atayabileceği gibi hiçbir gerekçe göstermeden de bu yetki ayni makam tarafından geri alınabilir. Böyle bir yetki iktidardaki siyasiler için tam anlamıyla "ballı börek".

3. Yasa'nın 5'inci maddesi uyarınca Tasdik Memurları, atama belgesinde gösterilen belirli bir yer veya bölge için atanır ve sadece o bölge içinde görev yapması öngörülmüştür.

Acaba bu uygulamada böyle mi? Bunun denetimi nasıl yapılır? Bu kurala uymayanların tasdikleri geçersiz mi olur?

4. Yasa'nın 10. maddesi ise 1972 yılına kadar Kıbrıs Cumhuriyetinin para birimi olan 100 mils (Kıbrıs Lirasının onda biri) Tasdik Memurlarına ücret ödenmesini öngörürken 1972 yılında Kıbrıs Türk Federe Devleti tarafından yapılan 13/1972 sayılı değişiklikle bu miktar harç şekline dönüştürülerek tasdik edilen belgenin üzerine damga pulu olarak yapıştırılması kurala bağlanmıştır.

Bugüne kadar bu miktarın Türk Lirasına ve günümüz koşullarına uyarlanması için hiçbir değişiklik yapılmadığı gibi bir de 19/1963 Pul Vergileri Yasasında yapılan değişiklikle tasdik edilen belgeler 1.60 TL Pul Vergisine tabi tutulmuş olup güncelliğini kaybetmiş olan 100 mils'lik harç uygulaması yapılmaktadır.

5. Tasdik Memuru'nun tasdik ettiği belge üzerine aldığı ücreti yazmak zorunluluğu adı edilen Yasa'nın 12'ci maddesinde açıkça belirtilmiştir. Ayrıca, Yasa ile saptanmış bulunan tasdik ücretlerinden fazla bir ücret alınması halinde bunun suç olduğu ve 4 Kıbrıs Lirasına kadar para cezasına çarptırılabileceği de kurala bağlanmıştır.

Böyle bir tarifenin ve uygulamanın yapıldığına ilişkin bir bilgi edinemedim. Tasdik Memurlarının tasdik ücretini, tasdik ettikleri belgeler üzerine yazdıkları ise bugüne kadar ne görülmüş ne de duyulmuştur.

6. Bahse konu Yasa uyarınca sadece belgelerdeki imza ve mühürleri tasdik etmek amacıyla ancak hiçbir esas ve kriter aranmadan "takdir esasına" istinaden atanan kişilerin unvanları "Tasdik Memuru" olmasına rağmen birçoğunun bu unvana ilaveten "Noter" unvanında tabelalarında, kart vizitelerinde ve sair belgelerinde kullandıkları görülmektedir. Bu kişiler görev ve yetkileri ile ilgili kamuya yanıltıcı bilgi verdikleri için bu uygulamayı yapan Tasdik Memurları suç işlemektedirler. Tasdik Memuru Noter değildir ve hiçbir konuda bir Noterin işini yapamaz. Zaten Noterlik tamamen ayrı bir mevzuattır ve KKTC'de böyle bir mevzuat yoktur. Tasdik Memurlarını atayan Maliye Bakanlığının bu konuda hiçbir önlem almaması sözkonusu istismarları teşvik etmektedir.

7. Herhangi bir Tasdik Memurunun bu Yasa ile saptanmış bulunan ücretten fazla ücret alırsa veya talep ederse suç işlemiş olacağı ve 4 KL kadar para cezasına çarptırılabileceği ilgili Yasa'nın 12. maddesinde kurala bağlanmıştır.

Ancak, bu Yasa'da maalesef tasdik ücretlerini düzenleyen herhangi bir mevzuata rastlamadım. Yani, yıllardır gelmiş geçmiş hükümetlerin ilgili Bakanları bu konuda herhangi bir düzenleme yapmamışlardır. Kanaatime göre adı edilen Yasada tasdik işlemleri için herhangi bir ücret düzenlemesi olmadığı için Tasdik Memurlarının talep edeceği herhangi bir ücret "fazla ücret talep etme" kapsamına girmekte olup o da suç oluşturmaktadır. Diğer bir anlatımla harç olarak "100 milslik damga pulu ve 1.60 TL Pul Vergisi" yapıştırma yükümlülüğünden başka tasdik ücreti talep etmeyi düzenleyen bir mevzuat yoktur. Bu durumu da bizi yönetenlerin yasalarla ve sorumluluklarıyla ne kadar ilgili oldukları en iyi şekilde göstermektedir.

1949 yılından beri yürürlükte olan ve sadece 17. maddeden oluşan Fasıl 39 Tasdik Memurları Yasası'nın özellik arzeden kuralları hakkında yukarıdaki bilgileri vermeye ve özet notlar halinde görüşlerimi belirtmeye çalıştım. Görüleceği gibi tarafların hak ve yükümlülüklerini içeren kıymetli evrak türündeki belgelere atılan imzaların ve konan mühürlerin bir Tasdik Memurunun huzurunda atıldığını tasdik etmek, yani şahitlik yapmak için yetkilendirilen kişilerin yetkilendirme esas ve koşullarını düzenleyen bu Yasa, her bakımdan güncelliğini çoktan kaybetmiştir.

Yukarıda da belirtmiş olduğum gibi Tasdik Memurluğu atanmasına ilişkin yetkilendirme mevzuatı hiçbir kriter aranmaksızın Maliye Bakanlığının takdir yetkisine verilmiştir. Takdir konusu yetkilendirmeyi düzenleyen hiçbir esas ve kıstas veya kriter olmadığı için sözkonusu yetkiler "iki dudak arası" görüş, talimat ve kararlarla verilmektedir. Neden mi? Bakana ve dolayısıyla iktidardaki siyasilere tanınan bu yetki siyasi rant ve popülizm getirisi taşıdığı içindir.

Ülkemizdeki siyasiler bu tür sınırsız yetkilere bayılırlar ve devamı için hertürlü şeyi yaparlar. Veya gözyumarlar Nitekim, bundan önceki hükümetin Maliye Bakanı Yetkili Muhasip-Murakıp Yetkilisi verilmesine ilişkin sınırsız takdir yetkisine istinaden yüzlerce kişiye yetkiler vermiştir. Bu yetkileri alanlardan birçok kişinin vergi şirketler hukuku, tek düzen muhasebe ve denetim ilkelerine, bilgilerine ve tecrübelerine sahip olmadığını başta Vergi Dairesi görevlileri olmak üzere çeşitli kişiler tarafından da dile getirilmektedir.

Bugünkü iktidar ise Yetkili Muhasip-Murakıp Yetkililerini iskambil kâğıdı gibi dağıtması yerine kritersiz takdir yetkisine dayanarak Bakanlar Kurulu kararlarına istinaden yüzlerce kişiye Tasdik Memurluğu yetkisi vermiş ve vermeye devam etmektedir. Bu yetki enflasyonunu önlemek amacıyla sözkonusu Yasaya ciddi kriterler eğitim ve sınav gibi ciddi kurallar getireceği yerde bu yetkinin sadece Avukatlara verilmesinin öngörülmesinin çok büyük sakıncaları olduğu kanaatindeyim çünkü yukarıda da vurguladığım gibi Tasdik Memurluğu yetkisi TC'de olduğu gibi Noterlik yetkisi ile hiçbir ilgisi yoktur. Bu tasarıyı düzenleyenler "Noterler" ile "Tasdik Memuru" arasındaki farkı herhalde tam olarak bilmiyorlardır. En basit ifade ile Noterler hiçbir şekilde başka işlerle uğraşamazlar ve bazı sınavlarda başarı sağlamaları gerekmektedir. Belki de Tasdik Memurluğu Yasası yerine Noterlik yasasının getirilmesi KKTC için daha uygun olacaktır.

Yazımın başında belirtmiş olduğum gibi Fasıl 39 Tasdik Memurları Yasası ile ilgili Resmi Gazetede yayımlanan Değişiklik Yasa Tasarısı her türlü yasal düzenlemeden uzak eksik ve hatalı kurallar içermektedir. Bu konudaki görüş ve önerilerimi gelecek haftaki yazımda belirteceğim.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.