Kayıtdışı ve gayri yasal gelirlerin vergilendirilmesi (2)

Yayın Tarihi: 14/03/16 08:00
okuma süresi: 9 dak.
A- A A+

Herkesin malumu olduğu üzere KKTC'deki idari, mali vs. denetimsizlikler dolayısıyla gerek suç oranları gerekse mal ve can kayıpları devamlı artış göstermektedir. Yine herkesin mutabık kaldığı bir diğer husus ise hükümet edenlerin ülkedeki denetimsizliğe son vermek için etkin kapsamlı ve sürekli hiçbir ciddi denetim önleminin alınmadığı gibi mevcut denetleyici kurumların da gerek personel gerekse lojistik bakımdan desteklenmediği gerçeğidir.

Hal böyle olunca da can kayıpları yanında gayriyasal gelirlerin de boyutu ve türleri ile kayıtdışı işlemlerde her geçen gün artış göstermektedir. Gayriyasal işlemlere taraf olan ve yargılanma sonucu ceza alanlar acaba bu faaliyetleri dolayısıyla elde etmiş oldukları bu gelirler üzerinden ayrıca vergilendiriliyorlar mı? Bu güne kadar böyle bir işlemin yapıldığına şahit olmuş değilim.

İşte bu nedenle geçen hafta kaleme almaya başlamış olduğum ve bu konu hakkında 26 Haziran 2011 tarihinde Mali Polis ekibinin kuruluşu nedeniyle gerçekleştirilen eğitim çalışmalarının tamamlanmış olması münasebetiyle Polis Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen etkinlikte sözkonusu tarihte sunmuş olduğum Tebliğimi hatırlayarak bunun içeriğini yetkililere bir kez daha hatırlatmayı ve halkımızla paylaşmayı uygun gördüm.

Geçen haftaki yazımın içeriğini özetle şu konu başlıkları oluşturmuştur.

  1. Yasal Tanımlar:

    1. Suç Gelirleri Aklama Suçu

    2. Suç Gelirlerini Aklama Suçunun Cezası

    3. Gayri Yasal Yollardan Elde Edilen Gelirlerin Vergilendirilmesi.

  2. KKTC'deki Kayıtdışılık

  3. KKTC'de Vergi Hukukundaki Bilgi Edinme ve Yardımlaşma

  4. Yolsuzluk veya Haksız Elde Edilen Gelirlerin Vergilendirilmesi

Bu haftaki yazıma da bahse konu Tebliğimin içeriği ile devam edeceğim. "Yolsuzluk veya haksız elde edilen gelirlerin vergilendirilmesi" başlığı altında 4.'cü Kısım olarak ele almış olduğum yukarıdaki ve diğer ilgili konulara ilişkin görüşlerimi aşağıda açıklamayı sürdüreceğim.

    1. Hangi yöntemle veya araçlarla olursa olsun, kasten vergi kaybına sebebiyet verenler hakkında kaçırdıkları verginin 3 katı tutarında vergi cezası kesilmesine ilâveten aşağıdaki eylemler Hileli Vergi Suçu veya Hileli Vergi Suçuna Teşebbüs sayılır ve bunlar hakkında mahkemelerde cezai takibat işlemleri başlatılır. Vergi Usul Yasası'nın 254. maddesi "Hileli Vergi Suçu" fiilini aşağıdaki gibi kurala bağlamıştır.

    2. Sözkonusu yasanın 255. maddesi ise "Hileli Vergi Suçuna Teşebbüs" fiilini yazılı istemesine rağmen servet bildiriminde bulunmama eylemine bağlamıştır.

    3. Hileli vergi suçunun cezası 3 yıla kadar, Hileli Vergi Suçuna Teşebbüs Suçunun Cezası 1 yıla kadar hapislik cezası olarak kurala bağlamıştır.

  1. Hileli Vergi Suçlarının Cezalandırılmasında İzlenen Yöntem:

Vergi Usul Yasası'nın 246. maddesine istinaden cezalandırma işlemlerine ilişkin yöntem şöyledir:

    1. Yaptıkları inceleme sırasında, hileli vergi suçunu veya bu suça teşebbüsü saptayan vergi incelemesine yetkili memurlar tarafından durumun Başsavcılığa bildirilmesi zorunludur.

    2. Hileli vergi suçunun işlendiğini başka şekillerde bilgi edinen Başsavcılık, durumu hemen Vergi Dairesine bildirerek inceleme yapılmasını ister. Kamu davasının açılması, inceleme sonucunun Savcılığa bildirilmesine kadar ertelenir.

    3. Hileli Vergi Suçu veya Hileli Vergi Suçuna teşebbüs cezasına çarptırılmış olmak vergi kaybı ile ilgili kaçakçılık, kusur veya usulsüzlük cezalarının ayrıca uygulanmasına engel olmaz.

    4. Ceza Mahkemeleri tarafından verilecek kararlar öngörülen vergi cezalarını uygulayacak makam ve mercilerin işlem ve kararlarına etkin olmadığı gibi, bu makam ve mercilere alınacak kararlarda ceza yargıcını bağlamaz.

    5. Ayrıca, vergi kaybı dolayısıyla kesilen kaçakçılık, kusur ve usulsüzlük cezaları ile Ceza Yasası'nda ve diğer yasalarda öngörülen cezalar içtima ve tekerrür kuralları açısından birleştirilemez. Keza, Vergi Cezası kesilmesi, Ceza Yasası uyarınca kovuşturma yapılmasına engel oluşturmaz.

  1. Mali Eylem Görev Gücü (Financial Act Task Force) tarafından Belirlenen Suç Gelirleri Kategorileri:

Uluslararası bir kuruluş olan Mali Eylem Görev Gücü'nün (FATF'ın) belirlediği suç gelirleri aşağıda özetlenmiştir.

    1. Kaçakçılık Suçları

  • İnsan Ticareti ve Göçmen kaçakçılığı

  • Uyuşturucu ve madde ticareti

  • Silâh kaçakçılığı

  • Eski eser kaçakçılığı

  • Çalıntı mallar kaçakçılığı

    1. Diğer Suçlar

  • Cinsel Sömürü

  • Yolsuzluk ve rüşvet

  • Dolandırıcılık

  • Korsan ürün taklidi ve üretimi

  • Fidye

  • Hırsızlık

  • Gasp

  • Sahtecilik

  • Korsanlık ticareti ve piyasa manipülasyonu

Bu kategorilerin tümü yasalarla yasaklanmış eylemler olup özellikle şiddet içermeyen bu faaliyetlerinden KKTC'de yerleşmiş (mukim) olanların elde ettikleri ve adli merciler tarafından elkonulmamış her türlü servet ve gelirleri cezai işlemlere ek olarak yukarıda açıklamış olduğum yasal dayanaklara istinaden gelir vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

  1. Denetim ve KKTC Denetim Kurumları:

    1. Denetimin amacı, her türlü faaliyetlerin, mali ve idari yolsuzlukların, suçların ve kayıtdışılığın önlenmesidir. Sosyo-ekonomik kalkınmanın temellerinden bir tanesi kamu ve özel sektör işletmeleri ile Sivil Toplum Örgütlerinin iç ve dış denetimidir. Maalesef Sivil Toplum Örgütlerinin bağımsız denetim kapsamı dışında tutulmasına devam edilmektedir. Bu denetimler ne kadar ciddi, sık, bağımsız ve bilimsel yapılırsa sonuçları da o kadar yararlı olur. Bu konuda şunu belirtmek isterim ki yüksek tahsil gerektiren tüm serbest meslekler için Meslek Yasaları yürürlüğe geçirilmiş olmasına rağmen maalesef ülkemizde Yetkili Muhasip-Murakıp, yani Muhasiplik ve Bağımsız Denetçilik mesleğinin disiplin altına alınması için gerekli olan meslek yasası halen yürürlüğe geçirilmemiştir. Bu konudaki kurallar 1949 yılından beri yürürlükte olan kural ve uygulamalar ile bunlardan oluşan idari tasarruf veya takdir yetkileridir. Bu kapsamda daha önceki iktidar bu konuda yaklaşık 250 kişiye sınav hatta mülakat yapmadan yetkiler dağıtmıştır. Bu durum da mesleğin ciddiyetini, kalitesini ve disiplinini büyük ölçüde bozmuştur.

    1. KKTC'de mali ve idari denetimle ilgili aşağıdaki kurumlar mevcut olup her türlü denetim etkinliklerinin artırılması için bu kurumların yetenekli personel ile takviye edilmeleri, her türlü lojistik araçlarla donatılmaları ve aralarındaki işbirliği, dayanışma ve koordinasyon sağlanmalıdır.

      1. Maliye Teftiş Kurulu;

      2. Başbakanlık Denetleme Kurulu;

      3. Sayıştay Başkanlığı;

      4. Şans Oyunları Maliye Bakanlığı Denetçileri;

      5. P.G.M. Mali Suçlarla Mücadele Birimi;

    1. Gelir ve Vergi Dairesi ile Gümrük ve Rüsumat Dairesi'nin de kendi görev alanlarına giren konularda kaçakçılığı ve vergi kaybını önlemek için yasal bakımdan yoklama, inceleme ve araştırma yetkileri bulunmakta olup Kurul, bu kurumların inceleme ve denetim raporlarından ve bulgularından da yararlanmalıdır.

    1. Polis Genel Müdürlüğü bünyesinde oluşturulmuş olan "Mali Suçlarla Mücadele Biriminin" faaliyete başlamasıyla çok yönlü mali denetimler etkinleştirilmiş olacağından mali suçlarda azalma, bu suçlardan elde edilen birçok gelirin vergilendirilmesiyle de devlet gelirlerinde artış olacaktır. Yeter ki sözkonusu bu kurumlar arasındaki gerekli işbirliğinin, bilgi alışverişinin ve sürekli koordinasyonun mevzuatta yapılacak gerekli düzenlemeler ile sağlanmasına olanak sağlanmış olsun.

(HAFTAYA DEVAM EDECEK)

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.