"Referandumla Çöküş" ve intihar!

Yayın Tarihi: 09/09/14 08:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+
Geçtiğimiz hafta ve hafta sonu KKTC'nin 'İntihar Dosyasını' açacağımızı, reklam-anons şeklinde birkaç gün boyunca duyurduk.

Hem gazetemizde duyurduk hem de ülke sathında 'tık' rekorunu kimseyle paylaşmaya niyeti olmayan web sitemizde duyurduk…

Reklamda "Vatan Mehmet'in Haber Dizisi, Pazartesinden İtibaren Kıbrıs Postası'nda" ifadesi geçtiğinden daha yayın başlamadan sık sık arayanlar oldu.

İçerikle ilgili ne olduğunu önceden kontrol etmek isteyen bu 'arayanlar dizini', ülkemizdeki intihar teşebbüsü ve intihar hakkında yapılacak müstakbel yayınların "tehlikeli olabileceği" uyarında bulundu…

Yani mesela askerde intihar edenler söz konusu araştırmada var mıydı?

Ya da intihar acaba hangi yıllarda artmış görünüyordu ve bunun iç siyaset ya da meşhur Kıbrıs Sorunu buhranıyla bir ilgisi olabilir miydi?

Ya hangi ilçede intihar teşebbüsü fazlaydı ve bunun ne ile alakası olabilirdi?

Acaba araştırma bu konulara girmiş miydi?

Yahut elime geçen araştırma sonuçlarında bazı sansürlü ek alt başlıklar olabilir miydi?


Tabi bir de 'intihar' hakkında yayınların hatta 'intihar' kelimesinin bizzat kendisinin bilimsel olarak 'intihara bir teşvik' içerdiği görüşüyle çekincelerini belirten bazı akademisyenler de vardı arayanlar arasında…

Velhasıl yayınlar başlamadan arayan 15-20 kişiden çoğuna 10 Eylül'ün "Dünya İntiharı Önleme Günü" olduğunu söylemedim…

Çünkü bizde böyle anlamlı tarihlere dönük habercilik yapılmaz.

Bizde haberciliğin maaşlı makbulü, dedikoduya yaslanan kısır 'Sarayönü stil' haberciliktir. Hele yazarlığın en ziyade o cinsi muteberdir!

10 Eylül, yani yarınki Dünya İntiharı Önleme Günü'ne katkımızı biz, bu hakiki haber serisiyle yapıyoruz…

Memleketi idare edenler, ebeveynler istifade etsinler.

Teorisi dünyanın her yerinde şâibeli olan "sorumlu medya etiği ve yayıncılık" beni bu noktada ve bu 'konuda' hiç mi hiç ilgilendirmiyor.

**

Dün "KKTC'de her ay 18 İntihara Teşebbüs vakası, 11'i 25 yaşında genç" başlığıyla başladığımız ve toplumun her kesiminin ibret alması gereken KKTC'nin İntihar Dosyası, serideki bugünkü manşetle 'siyasi' bir boyut kazanıyor…

Bugünkü başlığımız "Referandum Çöküntüsü"…

Anlaşılacağı gibi 2002-2012 yılları arası 11 yılı kapsayan araştırma sonuçları, Annan Planı ve Referandum sonrası Kıbrıslı Türklerin içine girdiği manevi buhrana işaret ediyor…

Zira 11 yıllık periyotta %60'a yakın bir oranla artan bir 'teşebbüs' rekoru söz konusu olan.

Yalnızca 2004-2008 yılları arasında, yani Annan Planı Referandumu sonrası çöküşte Bin'e yakın intihar teşebbüsü kayda geçmiş…

Çoğu da genç ve bugünlerde yaş ortalaması 30'u aşıyor…

**

İntihar girişimlerinin bu dönemde KKTC rekoru kırması, uzman görüşe göre "ülkemiz halkının telkine ve manipülasyonlara yüksek oranda açık olabileceği sinyallerine" işaret ediyor…

Rakamlar ortada;

Son 11 yılda En Az İntihar Girişimi Şubat 2003…

"Kontrolsüz İyimserliği" körükleyen o ayın Gazete Manşetleri: "Annan Geliyor", "Harita Görüşülüyor", "İş-adamlarından Çözüme Destek", "Annan Planı'nda Revizyon", "Tarihi Gün: Referandum"…

En Çok İntihar Girişimi ise Eylül 2006'da görülüyor…

Gazete Manşetleri: "Koalisyon Ortakları Birbirleriyle Restleşti", "Hükümeti Biz Bozmayız", "ve İstifa Ettiler: Yeni Oluşum", "Hükümet Resmen Bitiyor", "Hükümet İstifa"…

**

İntihar dosyasının en anlamlı sonuçlarından biri de ülkemizdeki kaba intihar hızının (yüz bin nüfus başına düşen intihar sayısının- Türkiye'den yüksek, AB'den düşük oluşu…

Bu Türkiye'den mutsuz, AB'den mutlu olduğumuza mı işaret ediyor?

Yani arafta mıyız? Bilemiyorum…

Tabi 'uyuşturtucunun' en çok kullanıldığı ilçemizdeki İntihar Teşebbüsü rekoru da yarınki haberin konusu…

Haberi hazırlayan ben değil, yayımlayan Kıbrıs Postası da değil, gençleri intihara sürükleyen iç ve dış 'popülizm' utansın!

Dr. Abidin Akbirgün'e teşekkürler...

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.