Obama Özersay'ı istifa etti sanıyor! (Resigned)

Yayın Tarihi: 20/03/15 08:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Türkiye ile Yunanistan arasındaki kadîm "Adalar Sorununu" kendi aralarında çözmeleri için verilen son tarihin 2015 olduğunu, aksi halde meselenin mahkeme kararına kalacağını bas bas bağıran şu günlerde Kıbrıs'ta uluslararası aktörler çöken müzakere masasını yeniden kurmaya çalışıyor…

Geride bıraktığımız yılın başında liderler için söylenen 'kavga edenler barışabilir, işte bir imkân' teorisi her ne kadar ABD'nin teşvik ettiği Navtex kriziyle sonuçlandıysa da şu sıralar NATO Genel Sekreteri ile aynı kabineden dost olan BM Özel Danışmanı Norveçli Eide adada "2015'in yıldızı" olmaya hazırlanıyor.

Kıbrıs'ta Sağ'ın egemen 'egemenlik' söylemini Davutoğlu inisiyatifiyle yıkan Ortak Açıklama'yı hatırlatan Eide, bu yıl hiçbir surette kriz istemiyor...

Netenyahu'nun yapılan seçimde mağlub olmama-sı nedeniyle nihai bir İsrail-Türkiye barışı imkân-sızlığı 'Erdoğan liderliğince' sigortalanmışken; Kıbrıs'ta hidrokarbonlu çözüm teşebbüsleri de aktörlerin şirketlere verdiği nota ile dinmişken 2015 her şeye rağmen Kıbrıs'ta konuşmaya değer gelişmelere gebe görünüyor…

The Economist'in "Kıbrıs'ta Alternatif Sinyallerden" söz ettiği ama BM'nin "Türkiye'nin B Planına" (üstelik Türkiye referansıyla) pirim vermediği şu günlerde; Kıbrıs Sorunu hakkında -daha iyi ötsün diye- gözleri oyulan "kör saka kuşu misali" şakıyacağız bu yıl da madem;

öyle ise bir hareketliliğin yine ve yeniden varsayıldığı şu günlerde Kıbrıs'a üst-düzey müdahil olduğunu bir kez daha altını çizerek hatırlatmaktan çekinmeyen ABD'nin "ne acayip ne manidar" denebilecek türden yaptığı açıklamalara bakalım…

**

Müzakere masasının yeniden çay ve kahve içilen bir yer olabilmesi adına gayretler dikkat çekerken ABD'nin 1 Ekim-30 Kasım 2014 dönemini kapsayan ve iki ayda bir yayınlanan Kıbrıs Raporu'nda yer alan 'fiyasko' nitelikli ifadeler dikkat çekti…

Şubat 2014 Ortak Açıklama'dan sonra ilk kez sesi -buradan duyulacak nitelikte- gür çıkan Başkan Obama'nın mektubunun da yansıdığı tuhaf raporda, dönemin eski Kıbrıslı Türk Müzakerecisi Kudret Özersay'ın 'istifa etmiş olduğu' (Resigned) yazıyor…

Özersay görevden alındığı halde hatta bu konu çok konuşulduğu halde, nitekim görevden alınmadan evvel Cumhurbaşkanlığına aday olduğu için eleştirilip bu mesele alenen bilindiği halde ABD -üstelik Obama ağzından- nasıl oluyor da Özersay'ın istifa (1) etmiş olduğunu yazıyor?

Yalanla doğrunun, dedikodu ile göreceli gerçeğin birbirine karıştığı bir Wikileaks belgesinden söz etmiyoruz!

'Biz Kıbrıs'ta aktif müdahiliz" diyen ABD'nin yayımlanmış Kıbrıs Raporundan bahsediyoruz…

Başkan Obama'nın mektubunun yer aldığı değil bir raporda, diplomatik niteliği olmayan bir iç-yazışmada bile bu (ki biz Özersay'ın görevinden alındığını biliyoruz) irdelenmesi gereken bir hataya benziyor…

Soru şudur;

Attığı Tweetle, Anastasiadis'in muhalif siyasetçi Nemtsof cinayetiyle aynı zamana denk geldiğine dikkat çektiği Moskova ziyareti hakkında Kıbrıslılardan yorum isteyerek diplomatik krize neden olan ve Başkan Yardımcısı Biden'in Güney ziyaretinin anlamlarını -ABD Dış politikasına aykırı bir surette- zedeleyen ABD'nin Güney Büyükelçisi John Koenig, Kıbrıs'tan ABD'ye böyle yanlış bilgiler mi geçiyor yoksa bilmediğimiz başka bir şey mi var!

Washington'da Obama namına metin kaleme alanlar Özersay'ın neden istifa etmiş olduğunu söylüyor?

(1) "As he said (Obama) "following Turkey`s October 3 issuance of a navigational telex announcing it would conduct seismic surveys in the Republic of Cyprus` Exclusive Economize Zone (EEZ), Greek Cypriot leader Nicos Anastasiades suspended Greek Cypriot participation in the settlement talks October 6. Turkish Cypriot leader Dervis Eroglou appointed Ergun Olgun October 10 to replace Kudret Ozersay, who resigned October 7. The Turkish vessel `Barbaros` began conducting surveys in Cyprus` EEZ October 20."

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.