Câmiyi yık, adâleti yıkma

Yayın Tarihi: 11/06/15 08:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

"_Haksız istihdamlara dikkat çeken Talat, iktidarı ele geçirince bozulduğuna dikkat çektiği partisi CTP'yi, halife Hazret-i Ömer dönemi örneği üzerinden anlattı ve halifenin ünlü sözünü hatırlattı: "Câmiyi yık, adâleti yıkma_"

Haber

"Âdalet mülkün temelidir" (El-adlü esâsü'l-mülk) sözü Hulefâ-İ Râşidin denilen Peygamber Hazret-i Muhammed'in ardından gelen dört halifeden ikincisi olan Hazret-i Ömer'e aittir.

Bir başkasına ait değildir.

(En hakiki mürşit ilimdir, Hz. Ali'ye; 'Köylü milletin efendisidir' Kanûni Sultan Süleyman'a; 'ya İstiklal ya Ölüm!' Kazım Karabekir'e; Sağlam Kafa, Sağlam Vücutta Bulunur" ise Platon'undur.)

**

Hazret-i Muhammed'in devlet malından 'takunya tokası' çalan 'Müslümanların' cenazesine katılmadığını gözleriyle gören Ömer, "adaletin mülkün temeli" olduğunu devlet içinde yerleştirdikten sonra bunu 'Başkan' sıfatıyla "câmiyi yık, adâleti yıkma" şeklinde pratikleştirmiştir…

Hz. Ömer zamanında, Suriye'deki Şam valisi, kente büyük bir cami yapmak ister.

Maksat Şam'daki Müslümanların merkezî bir ibadethaneye kavuşmasıdır.

Projeye öyle büyük bir şevkle girişmişlerdir ki bir husus resmen unutulur: Üzerinde cami inşâ ettikleri arsanın bir sahibinin olabileceği ve arsa sahibinden ne arsasının satın alındığı, ne de böyle bir inşaat için izin istendiği…

Arsanın mülkiyeti bir Yahudî'ye aittir ancak bir süredir Şam dışında olduğundan olanlardan habersizdir…

İnşaat bitmek üzereyken çıkagelir ve camiyi görünce hayretler içinde kalır.

Yahudi, itiraz etmek için, valinin kapısına dayanır ve toprağının gasp edildiğini, inşaatın durdurulmasını ister.

Ancak Şam valisi, Yahudî'nin şikâyetlerine hak vermekle birlikte bu denli emek, masraf harcanmış olan bir inşaatın durdurulamayacağını söyleyerek bu talebi reddeder ve Yahudî'ye, arsayı değerinin çok üzerinde ücret ödeyerek satın almaya hazır olduklarını bildirir…

Ancak Yahudî arsası üzerinde cami istememektedir.

Valiye göre camiden feragat etmek olacak iş değildir.

Sürekli fiyat yükseltmelerin de işe yaramadığını gören vali, işi zora bindirmeye başlar ve artık tekliflerini tehditvarî bir üslûba döndürür.

Hakkını geri alamayacağını düşünen Yahudî, Şam valisine, "Sizi halife Ömer'e şikâyet edeceğim; hakkımı almak için tâ Medine'ye gideceğim" der ve yollara düşer…

**

Mekke'de Yahudî'yi sükûnetle dinleyen Hz. Ömer, hiçbir şey söylemez ve müsteşarına, "bana ölmüş bir hayvanın kemiğini bulup getirin de iyice kazıyayım" diye emreder…

Halife Ömer, kemiğe bir şeyler yazar ve Yahudî'ye verir: "Bu benim Şam valisine mektubumdur. O'na götür!"…

Vali Şam'da merak içinde sorar: "Söyle bakalım, Ömer sana ne dedi?"…

Yahudi, "bana tek kelime etmedi. Sadece şunu gönderdi" diyerek kemiği uzatır.

Yazıyı okuyan vali kıpkırmızı olmuştur: "Valiii, Valiii! Camiyi yık ama adâleti yıkma!"

**

"Câmiyi yık adâleti yıkma" düsturunun anlattığı şey, İslam tarihinde Hz. Muhammed'in vefatı ardından ilk terkedilen şeylerden biri oldu…

Adaletiyle meşhur Hazret-i Ömer dahi, üstelik devlet başkanıyken valileri ile didişmek, bu konuda defaten restleşmek zorunda kaldı.

Halife Ömer'in uğradığı suikast sonrası ölümü ardında dönemin "işadamları" önemli roller üstlenmiştir.

"Adalet Sultanı" Ömer'i bizzat öldüren ve daha sonra intihar eden Fars Ebû Lü'lüe, en son halife karşısında kendisinden alınan verginin azaltılmasını talep ederken görülmüş ve dilediği kıyak, Hz. Ömer tarafından reddedilmiştir.

Halife ölüm döşeğinde iken kendisine yerine birini bırakması teklif edilince şûranın toplanarak üç gün içerisinde 'seçim' yapmasını istemiştir.

**

"Câmiyi yık adâleti yıkma" ruhunu, Magna Carta yaklaşık 6 asır sonra keşfetti…

Daha ziyade Sosyalizmin bir ilkesi zannedilen bu adalet anlayışı, Müslümanlar tarafından keşfedilmeyi hâla beklemektedir…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.