Ankara'dan 'batık Atina' atağı ve Kıbrıs

Yayın Tarihi: 02/07/15 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

'Halklar değil, bankalar iflas eder' diye Sokrates'ten ilhamla aforizma derleyen Trakyalı Çipras, yok çark ettiydi yok etmediydi; referandumdu-mektuptu derken sistemi son tahlilde 'sirtaki' ile meşrulaştıran 'Syriza'lı Yunanistan için Türkiye'den önemli bir dış-politik atak geldi…

Gerçi bizim 'solcular' Venezüella'nın destek açıklaması kadar değer vermediler Türkiye'nin 'yardım ederiz' diplomasisine…

Makul bir refleks… Anlaşılabilir bir hased doğrusu.

Üstelik ümitsiz koalisyon çalışmalarının erken seçim ya da seçim hükümeti gölgesinde yapılabildi bu…

Sembolik ya da değil.

Ankara'nın Yunanistan atağı, Kıbrıs ve Ege sorunu ile kayda girdi…

Batık Kıbrıs garantörü Yunanistan'ın içinde bulunduğu vahim durum hakkında önce Türkiye Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, ardından da Başbakan Davutoğlu'ndan gelen destek mesajları (her ne kadar Suriye operasyonu hiç olmadığı kadar gündemde olsa da) bizim açımızdan en önemli gelişmeydi…

HDP'nin dillendirdiği öneri sonrası Zeybekci, birkaç gündür Yunanistan'ın 1,6 milyar dolarlık borcunu (ki bu rakam Katarlı bir prensi, doğum günlerinde güldürüyor olsa gerek) Türkiye'nin ödemesi yönünde gelen önerilerle ilgili 'Teklif gelirse, değerlendiririz' açıklaması yaptı…

Cumhurbaşkanı Akıncı dönemi ile Kıbrıs'ta yükselen çözüm umutlarına ahenkli değerlendirme ise önceki gün AK Parti Gurup toplantısında Davutoğlu'ndan geldi.

Anastasiadis'i kuşkusuz rahatsız eden açıklamsına Davutoğlu "bu kürsüden komşu Yunanistan'a dayanışma mesajını iletmek istiyorum" ifadeleriyle başladı…

"Ege'nin barış gölü, Kıbrıs'ın çözümünü isteriz" diye devam etti ve daha önce planlandığı gibi İşbirliği Konseyi için Atina'ya gideceklerini hatırlattı…

Bu açıklamaları bazı kesimler (mesela Türkiye'de Aydınlık Gazetesi) "Parayı verelim ama Ege'de barışı Kıbrıs'ta da satışı sağlayalım" şeklinde yorumladı…

Bazıları da Ak Parti'den Syriza'ya uzanan bu eli, biraz da Ege ve Kıbrıs'ta 'taviz koparma' hamlesi olarak değerlendirdi.

Yunanistan'ın 1981'de AB üyeliği müzakere heyetinde yer alan önemli isimlerden Prof. Panayiotis İoakimidis'in "AB'den çıkarsak, gerek Kıbrıs konusunda gerekse Türk-Yunan ilişkilerinde bugüne kadar sağladığımız pek çok avantaj uçup gidecek" değerlendirmesini yaptığı yerde Çipras elbette bu diplomatik atağı yutmaz ama Türkiye Dış Politikası bu vesile ile –hatta ayrıca vesile ederek- Ege ve Kıbrıs'ta barışçı ama pragmatik olduğunu bir kez daha ortaya koymuş oldu…

Ancak maalesef Almanya'ya cihan harbinden fatura kesmeye dahi kalktığına göre Çipras'ta batı bloğunu ürkütecek Çin ve Rus sempatisi yerine Türkiye ile 'Ege ve Kıbrıs Sorunu' üzerinden "para pazarlığı" yapacak kadar pragmatik taktik yok!

Türkiye Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'nun dediği gibi "Biz açıkça yardımcı olabiliriz, dedik. Tabi Yunanistan'ın talep etmesi gerekiyor"…

Hey gidi Türkiye-Yunanistan ilişkileri…

Aralık 2014'te 9 Türk ve 10 Yunanlı Bakanın katıldığı Yunanistan ziyareti ardından açıklanan ortak deklarasyondaki temel konular arasında, Kıbrıs açıklarındaki doğalgazın çıkarılması ve kullanılmasında ortak hareket etme isteği ön sırada yer aldı.

Nereden nereye…

Oysa bir zamanlar Yunanistan'a bırakılan Doğu Ege adaları, uluslararası anlaşmalarda belirlenmiş olan "silahsızlanma" hükmüne rağmen 74 Kıbrıs Harekâtından sonra silahlandırılmıştı…

Şimdi Türkiye -geçmişi boyunca Kıbrıs'taki garantörlüğü zarardan başka ziyan getirmemiş- Yunanistan'a 'sizi kurtaralım ama ege ve Kıbrıs işine bir iyice bakalım' diyor…

Nereden nereye…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.