İran Kıbrıs'ta 'çözüm' diyorsa eğer...

Yayın Tarihi: 30/09/15 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

"İran'ın Kıbrıs'ta Çözüm çabalarına ilişkin -kaynağından- bu alenî ve yeni söylemi, Batı ile Nükleer uzlaşısı sonrası bir tür "halkla ilişkiler" niteliğinde… İsrail bile bunca enerji trafiği hesabıyla Netanyahu dilinden Kıbrıs'ta çözümü bu denli güçlü vurgulamamıştı. Dünya ne de hızlı 'değişir gibi' görünüyor…"

Geçtiğimiz hafta Güney Kıbrıs'ı ziyaret eden ve Kıbrıs'ta çözüm çabalarına katkı koymak istediğini hassâten belirten İran Dışişleri heyeti, meraklısı için oldukça ilginç sözler sarf etti…

İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Ebrahim Rahimpour'un ifade ettiğine göre Kıbrıs'ta çözüm mümkün…

İran nükleer programıyla ilgili uluslararası anlaşmanın diyalog ve iyi niyetle imkânsızın mümkün olabileceğini gösterdiğini belirten Bakan Yardımcısı Rahimpour, bunun Kıbrıs sorununun çözümü için de "kılavuz" olabileceğini söylüyor…

**

Lübnan'da Hizbullah'ı…

El-Kassam Tugaylarını…

PKK'yı…

Bir dönem Türkiye'deki Hizbullah'ı…

Yemen'de Husi'leri…

İrak'ta Şii milisleri…

Suriye'de –vekâleten savaşın dibine kadar- rejimi destekleyen İran, Batı ile uzlaşısı eğer mühürlenirse 5 yıl içinde silah; 8 yıl içinde füze programıyla ilgili ambargolardan kurtulacak…

Yani Bakan Yardımcısı Batı, diyor "ılımlı" imajı içinde Ruhanî ile uzlaştı. Kıbrıs nedir ki!

Doğru söze ne denir…

Hiç.

**

Mayıs 2015'te Tahran Genetik Enstitüsü, Kızılhaç aracılığı ile Kıbrıs'taki Kayıp Şahıslar Komitesi ile temasa geçmiş ve Irak savaşı sırasında 'kayıp' yazılan 45 Bin kişinin kalıntı ve kimlik tespit çalışmalarıyla ilgili bir tür "rehberlik" istemişti.

Esasen İran, Güney Kıbrıs'la –Tel-Aviv'e rağmen- ekonomik ve ticari ilişkilerini de geliştirmeye ilgi duyuyor…

Fakat İran'ın Kıbrıs'ta Çözüm çabalarına ilişkin -kaynağından- bu alenî ve yeni söylemi, Batı ile Nükleer uzlaşısı sonrası bir tür "halkla ilişkiler" niteliğinde…

Bush'un "şer" eksenindeki İran ile –giderayak- Obama liderliğindeki ABD yönetimi arasında esen sıcak rüzgârların bir yansıması…

ABD ile 36 yıl önce İslam Devrimi ile kopan ilişkilerde 'nükleer uzlaşı' ile açılan yeni sayfanın Doğu Akdeniz'deki yeni yüzü…

Bilindiği gibi bu sayfaya en çok nükleer konusunda 'kısıtlama yetmez, kökünden çözülmeliydi' yaklaşımı nedeniyle İsrail kızmıştı, kızıyor…

Şunu sormak lazım;

İran ABD inisiyatifli yeni çaba için "Kıbrıs'ta çözüm" diyorsa ve buna güçlü destek beyân ediyorsa eğer, İsrail aslında Kıbrıs'ta çözümü istemiyor mu demektir?

Bilmem…

Akdeniz'in şimdilerde 'çözülen' ünlü 'donuk ihtilafı' konusunda nasıl olur da aynı noktada durabilirler ki!

İsrail bile bunca enerji trafiği hesabıyla Netanyahu dilinden Kıbrıs'ta çözümü bu denli güçlü vurgulamamıştı...

Emsâl niteliğinde "kılavuz" çekmemişti!

Öyle ise "Çözüm" şart demektir.

**

'Emekli' Obama, ileride İran konusunda 'yanlış yaptık' demezse eğer (bu noktada İran'ın nükleerde geldiği noktanın nasıl ortaya çıktığı hatırlanmalı) dünyanın şu günlerde ne de hızlı 'değişir gibi' göründüğünü Kıbrıs bahsinde de gözlemleyebiliriz…

Madem İran şimdilik ABD ile uzlaştı, demek ki Talat döneminde KKTC'ye indiremediği uçaklarını –bir dış GYÖ olarak- artık indirebilir!

Bu hesaba göre Amerika buna o gün olduğu gibi "nazikçe şerh düşerek" kızmaz.

İran'ın Kıbrıs'ta "Çözüme desteği" laf değilse eğer, Ve ABD ile nükleer uzlaşı da "samimi" ise eğer; buyursunlar, gelsinler…

Bir mâni yok!

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.