Solculuk akımı DP'yi de mi sarıyor?

Yayın Tarihi: 08/07/15 10:22
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Dün Serdar Denktaş'ın yeni parti vizyonunu anlattığı basın toplantısına gittik.

Fesüpanallah boncuğu gibi dizildiğimiz sandalyelerde Sosyolog Kudret Akay'ın sunduğu 75 sayfalık raporu dinledik.

Doğrusunu söylemek gerekirse maksimum 10 sayfa dayanabileceğimi, sonrasında ise muhtemelen 'kelimelik' oyunu oynarım diye iç geçirirken, önce 'vicdani ret hakkı tanınmalı' sonra 'mülteci hakları geliştirilmeli' şeklinde şeyleri duyunca bundan vaz geçtim.

Tam bunu anlamaya çalışırken bu kez de karşımıza yeni toplumun genç kesiminden gelen 'değişim ve özgürlük' temasının altı çizilerek yapılan bir vurgu ve arkasından Türkeye'deki Gezi, New York'taki Occupy Wall Street gibi gösterilerine de atıfta bulunulmaz mı?

Hadi yeni heyecandır, Çipras rüzgarı da vardır, ondandır bu solculuk akımı derken arkasından 'bam' diye, KKTC vergi sistemini dinamit koyup hava uçuran Kudret Akay'ı duyduk;

"Gelir vergisi kaldırılacak, yerine varlık vergisi getirilecek'.

Toplantı sonrası Serdar Denktaş ile sohbet ederken "başkan, bu isim 1942'de Türkiye'de geçen ve utancı hala daha taşınılan malum vergi gibi anılmasın?" diye sorduğumda "servet vergisi diyecektik aslında ama sermaye kesimleri bize kızacaktı" dedi ve ekledi; "bu çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi almayı sağlayacak bir sistem…"

Yani durum şu: gelir vergisi hem toplanması en zor ve maliyetli sistem; hem de en suiistimale açık vergi. DP'nin önerdiği ve toplantıya katılıp bir konuşma yapan, ekonomist Ünal Akiflerin dediğine göre, söz konusu vergi tam da bize uygun bir vergi.

Akifler'in anlattığına göre bu sistemde vergi toplamak çok kolay zira servet sahibi insanların servetlerini gizlemek gibi bir durumları yok. Yani Range Rover sürüyorsan bunu gömleğinin cebine koyup saklayamazsın; filhakika, lüks evini mikro dalga içine koyup saklamak da pek olası görülmüyor.

Memleketin en zengin adamları aylık 6000 TL gelir gösterebilmesinin kılıfı işte bu gelir vergisi işiymiş.

Ha uygulanabilirliği var mı bu sistemin, olabilir mi?

Bilemem tabii.

Toplanda 75 sayfalık raporu size durup burada yazacak değilim ancak içinde ilginç şeyler olduğu kesin.

Mesela eğitimin 'yerel yönetimlere' bağlanması gibi duran, okulların kendi kendini yöneten bir hüviyete bürünmesini öneren maddeler dikkat çekici…

Toplantı sonrası konuştuğumuz Serdar Denktaş'a sorduğumuz soruların geneli açıklanan vizyonla karıştırılmış "koalisyon ne olacak" şeklindeydi haliyle…

Kendisini oldukça rahat gördüğümü söylemem lazım.

"Top CTP'de" dedi, "onlar karar versin."

Bizim Vatan Mehmet ısrarcıydı ama; "bu açıkladığınız vizyon bir nevi hükümet programı teklifi gibi bir şey mi?"

Denktaş bu soruya "hem evet, hem hayır" diyerek kaçamak bir cevap verdiyse de dost sohbetinde "Mehmet Ali'ye vizyon taslağını verdim" diyerek gerçek cevabı bize açıkladı.

Ha bu arada, kurulmasını önerdiği bakanlıklar da vardı vizyonda. Bir tanesi de Sosyal Politikalar Reform Bakanlığı…

Bu bakanlığın amacının "hükümet programında yazılanların uygulanıp uygulanmadığını denetleyen bir pozisyonda olacağı" vurgulanınca, aklıma Mehmet Ali Talat'ın "kurulacak koalisyon federal olmalı, merkezi bir yerden yönetilmeli" gibisinden açıklaması geldi.

Ben de Serdar Başkan'a bunu sordum; "Sayın Talat'ın bu vurgusuna istinaden bir vurgu mu bu?"

Cevabı şu oldu; "öyle de denilebilir."

Günlük yazı limitimi aştığım için yazıyı burada keseyim diye düşünüyorum.

Lakin DP'nin açıkladığı yeni taslak vizyon ve koalisyon görüşmeleri üst üste geldiği için, bana sorarsanız bu iş daha çok tartışılacak gibime geliyor.

Olabilir, tartışmak her zaman iyidir…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.