17 milyar Euro mu? Ödemiyoruz...

Yayın Tarihi: 10/05/16 08:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Rum Baş müzakereci Andreas Mavroyanis'in hafta sonu verdiği demeçte "Kıbrıslı Türklerin, Türkiye'ye 17 milyar Euro borcu var. Eğer Türkiye bu borcu affetmezse, ulaşılacak olan olası bir çözümün yaşama şansı yoktur" demesi tartışmalarını da beraberinde getirdi.

Öyle ki, dün mecliste konuşan çiçeği burnunda Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş, Mavroyanis'e cevaben "borcu Rumlar ödesin zira onlar yüzünden yıllardır izolasyon ve ambargo altında kaldık. Ödesinler hem de faiziyle" demesi, tartışmayı daha da büyük hale getirdi.

Denktaş'ın bu açıklamasına daha sonra döneriz de, benim aklıma yatmayan başka bir konu var;

Bu 17 milyar Euro nereden çıktı?

Böyle bir borç olduğunu kim nerede, nasıl yazmış?

Ben hiç duymadım ancak velev ki böyle bir borç olmuş, hesabımız büyümüş…

O zaman nerede o "Anavatan Türkiye'nin verdiği para ile yaşıyoruz" diyen zevat?

"Size biz parayı veririz, kontrol ederiz, beslemeler" diyenler nerede?

Hani da bu parayı bizim kara kaşımız kara gözümüz için verdiydiniz siz?

Hani cefakâr Anadolu halkının rızkından kesip de biz besleme Kıbrıslılara verdiydiniz bu paraları?

Kazın ayağı öyle değilmiş işte…

Defterler tutulmuş, faizler işlenmiş…

Şimdi de borcumuz ortaya çıkmış…

17 milyar Eurocuk…

E bizim bundan niye haberimiz yok?

Hal buysa, 1974'ten beri bu memleketin hampasını yiyen arkadaşlara gideceksiniz hesap için artık…

Bize gelmeyin, bizde bir "Urum onluğu" yok…

Rahmetli nenem böyle durumlar için "degara yalelli" derdi, yani zırnık yok…

Hem ne borcu kuzum?

74'ten beri elinde tuttuğun tarlanın parası ne olacak?

Bizim buralar yeşil ada, toprağı değerlidir, kirası fazladır, nereden borçlu çıkardın?

Kaldı ki, bu memleketi kolay idare edesin diye, işbirlikçilerinle birlikte, tümden memur edip, kamuya bağlayan ben miyim?

Zorla, ısrarla "siz üretmeyin, biz üretip size yollarız" diyen, Mersin Kapısını bile bize kapatan, bununla da yetinmeyip KKTC'yi kuran, AGİT kararları ile dış ticaretten tamamen koparan ben miyim?

Tüm bunları yap, halkı kendine bağla, tüm ticari kurumlara el koy, turistik otellerin, kumar turizminin kaymağını yine buradaki işbirlikçilerle birlikte götür, sonra da 17 milyar Euro borç var de?

Nerede böyle yağma peki?

Vallahi pes diyorum…

Tüm bunlardan öte, bu 17 milyar Euro işi nedir, kim nereden çıkarmıştır?

Mavroyanis bu hesabı nasıl yapmıştır?

Elinde ne türden veriler vardır ki bu hesap dökümünü böyle pervasızca ortaya atmaktadır?

Türkiye ile yaptıkları 'gizli' görüşmelerde bu konu da mı gündeme gelmiştir?

Ben bu soruların cevabını çok merak ediyorum doğrusu…

Varsa elinde bir defter, çıkarsın masaya koysun, biz de görelim…

Yoksa Serdar Bey kendince haklı…

Onun kitabında Kıbrıs sorununun tüm sorumlusu Rumlar olduğundan hesabı da onlara kesin diyor…

Benim kitabımda ise hiç haklı değil çünkü bu sorunun ortaya çıkmasında bizim de emeğimiz büyük…

Dolayısıyla, bugüne kadar kim hükümet ettiyse, bu paraları alıp kendine iç ettiyse, hesabını da onlar versin.

İyi be…

Bir de bu çıktı başımıza şimdi…

Ağır borçlar altında ezilen halka bir de bunu çıkarmışlar…

17 milyarmış borcumuz varmış…

Varsa, ödemiyoruz…

Arsası pahalı, havası güzel, denizi şahane…

Ona sayın…

Eğer canınız sıkıldıysa gidin Karpaz'daki eşeklere başvurun…

Hani adanın tek yerlisi onlar ya, onlar baksın bu işe…

İyi be vallahi…

Her önüne gelen bize borç çıkarsın, hakaret etsin, hesap istesin…

Vermiyoruz…

Ödemiyoruz…

Not: Bu arada ben yazıyı yazıp bitirdikten sonra eski Maliye Bakanlarından Ersin Tatar bir açıklama yapmış ve "söz konusu borç en fazla 4 milyar Eurodur" demiş…

Var yani bu borç anladığımız ve hayır, ödemiyoruz…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Ulaş BARIŞ yazıları