New York'ta kritik günler...

Yayın Tarihi: 24/09/16 12:37
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

New York-Size bu satırları Cumhurbaşkanı ve heyetinin kaldığı Plaza Otel'den yazıyorum…

Hatta şu anda üzerinde oturduğum koltukta bir iki saat önce Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın açıklamaları oldu.

Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu ile sabah saatlerinde kahvaltıda buluşan Cumhurbaşkanı akabinde açıklamalar yaparak gelinen son nokta hakkında bilgiler verdi.

Sayın Cumhurbaşkanının açıklamasında söylediği şu cümle çok önemlidir;

"Kıbrıs sorununun çözümü sürecinde, garantör ülkeler Türkiye ve Yunanistan'ın garantiler ve güvenlik konularını bir beyin fırtınası şeklinde de olsa konuşuyor olmasının yeni bir durumdur. Bu konunun tabu olmaktan çıkıp tüm tarafları tatmin edebilecek şekilde konuşulması bile, elbette umut verici bir gelişmedir."

Duydunuz mu?

Garantör ülkeler garantileri konuşuyor…

Türkiye ile Yunanistan yani…

Hani iki de bir Cumhurbaşkanına saldırıp "garantileri sulandırdı, bizi ateşe attı" diye suçlamalar yapılır ya işte bunlar anlaşılır gibi değildir yani…

Ancak bundan daha da başka şu söylediği cümle içinde bulunduğumuz kritik duruma ışık tutar niteliktedir;

"Bunlar (Ban görüşmesi ve 3'lü zirve) artık New York'ta yürüttüğümüz çalışmaların son aşamaları olacak. Başından beri Kıbrıs sorununa artık çözüm bulma çabalarının son aşamalarında olduğumuzu seslendiriyorum. Bütün gayretimiz, bütün uğraşımız artık 2016 yılı sonu itibarıyla bir siyasi çerçevenin ortaya çıkması; teknik ayrıntıların 2017'ye de sarkabileceğini öteden beri söylüyorum ama siyasal anlamda artık bütün başlıklardaki durumun belirgin hale gelmesi, tüm taraflar için de en doğrusu olacaktır. Aksi taktirde 2017 risklerle dolu olacak. Bunu her konuşmamda ifade ediyorum çünkü gerçek durum da budur."

Defalarca yazdığım üzere içinde bulunduğumuz süreç çok kritiktir, çok önemli gelişmelere gebedir.

Her ne kadar, sağ olsunlar, bazı meslektaşlarımız sanki de gerek Cumhurbaşkanı gerekse de kendi imkanları ile buralaragelen bizlerin 'gezmeye ve alış veriş yapmaya' geldiğimiz yönünde konuşmaları olsa da gerçek olan şey New York'taki gelişmelerin ileride Kıbrıs'ın çözüm tarihi yazıldığında birer mihenk taşı olacağıdır.

Bundan başka New York'ta inanılmaz bir Kıbrıs trafiği olduğunu gözlemlediğimi söylemem gerek.

Haliyle de trafik böyle olunca, önceki gün yapılan Akıncı-Biden görüşmesi Beyaz Saray'ın günlük basın brifingine de konu olmuş…

E ya…

Ne kadar önemsiz bir ziyaret canım bu Akıncı'nın yaptığı da koskoca Beyaz Saray web bülteni almış konu etmiş…

Peki ne denmiş basın bülteninde?

"Cumhurbaşkanı Akıncı'yı ağustos ve eylül ayları içinde yapılan yoğunlaştırılmış görüşmelerdeki ilerlemelerden dolayı kutlayan Biden, Anastasiadis'le birlikte daha müreffeh birleşik bir Kıbrıs adına çalışmalarda gösterdiği liderlik için de tebrik etti."

Başka?

"2016 yılı içerisinde bütünlüklü bir çözüme ulaşılabilmesi adına yoğunlaştırılacak çabalara Amerika'nın güçlü desteği sürecektir…"

Yani anlayacağınız arkadaşlar bu meyve artık olgunlaştırılmıştır…

Ve zaman daralmıştır…

2016 yılının sonuna kadar bir uzlaşı ortaya çıkmak zorundadır ve 2017 yılına çözümü artık somut olarak inşa eder durumda olunmalıdır.

Aksi takdirde şu an sonuna kadar açık olan bu sonsuz fırsat penceresi yıl sonu itibarıyla kapanacak ve federasyon tezi tarihin çöplüğüne gidecektir.

Ondan sonrası ise özellikle gaz meselesi yüzünden gerginliğe hatta çatışmaya gebedir…

Takdir ederesiniz ki bu satırların yazarı bir çatışmaya değil bir barışa, çözüme sevdalıdır…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.