Sessizliğin evrimi...

Yayın Tarihi: 27/09/19 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Türkiye'den KKTC'ye gönderilen ders kitaplarında, evrim konusunu yer almaması nedeniyle Biyologlar Derneği, "Doğanın Evrimi" başlıklı kitapçık hazırlayıp kitapçığı lise öğrencilerine ücretsiz dağıtmış.

Sevgili arkadaşımız, dernek başkanı Hasan Sarpten'in konuyla ilgili Türkiye basınına yaptığı açıklamasında, evrim konusunun müfredattan çıkarılmasına da "Din derslerinin zorunlu olduğu bir ortamda evrim konusunun kapsam dışında bırakılması özgür düşünen, araştıran ve sorgulayan bireyler yetiştirilmesinin önündeki en büyük engeldir. Dünya üzerinde sadece Suudi Arabistan'da eğitim müfredatında yer almayan evrimin Türkiye'ye paralel olarak KKTC'inde de yok sayılması hiçbir şekilde kabul edilebilir değildir. Din derslerinin zorunlu olduğu bir ortamda evrim konusunun kapsam dışında bırakılması özgür düşünen, araştıran ve sorgulayan bireyler yetiştirilmesinin önündeki en büyük engeldir" diye tepkisini hepimiz adına dile getirmiş.

Hayatı boyunca evrime inanmış birisi olarak, pek tabii ki bu doğru tepkiyi alkışlıyorum. Evrime inanmayıp yaradılışa inanlara da saygım var, herkes özgürdür. Ancak benim özgürlüğümü, kendi özgürlükleri tahtında engellemeye çalışana da tepkimi gösteririm.

Düşünce özgürlüğünü her zaman ön plana koymuş, laik yapısını her zaman korumuş Kıbrıs Türk Halkının bir bireyi olarak, ne kadar uğraşılırsa uğraşılsın, ne kadar zorlanırsa zorlansın, bu yapısının asla değiştirilmeyeceğine de teminatım tamdır.

Türkiye'nin son yüzyıllık sürecinin büyük tartışma konusu olan laik-anti laik çekişmesinde tavrını her zaman laiklikten yana koyan bu halk, düşünce özgürlüğü noktasında da duruşunu her zaman korumuştur.

Dolayısıyla, düşünce özgürlüğünü, insan haklarını, laikliği her zaman diline pelesenk etmiş 'sinik' bazı siyasi partilerimiz yerine, Biyologlar Derneği'nin, DAÜ-SEN'in de katkısıyla yaptığı bu girişimi daha da anlamlı kılmaktadır.

Türkiye'nin hakim ideolojisinin bir sonucu olarak 18 Temmuz 2017 tarihinden itibaren TC Milli Eğitim Bakanlığı 'öğrencilerin düzeyinin üzerinde olduğu' gerekçesiyle 'evrim' konusunu müfredattan çıkarmıştır.

Hayatımda duyduğum en anlamsız gerekçe ile atılan bu adım, geçtiğimiz yıldan itibaren KKTC'de de uygulanmaya başlamış ve bu dörtlü hükümetin TDP'li Milli Eğitim Bakanlığının gözünün içine baka baka yapılmıştır.

Hangi TDP?

İşte yukarıda saydığım ulvi şeyleri diline pelesenk eden TDP.

Hem de kimin başbakanlığı altında?

Yine aynı ulvi şeyleri diline pelesenk eden CTP'nin başbakanlığı altında.

Kısa bir parantez açıp, hakkını yememek için, dönemin TDP Genel Sekreteri Asım İdris'i bu 'sessizliğin' dışına alacağım çünkü Asım Hoca tam da o günlerde kendi sosyal medya hesabından bir paylaşım yaparak "KKTC'de müfredatlardan evrim atılacak, Atatürk azaltılacak ve cihad okullarımızda okutulacak" diye yazmış, sonucunda da gelişen bazı olaylar sonucu partiden ayrılmıştı.

Maalesef son dönemde popülizmin dibi olarak, 'ideolojisiz parti' yaratıp, bir nevi omurgasız yapı oluşturmaya çalışan siyasi odakların kötü etkileri sol partilerimize de sirayet etmiş, nihayetinde de ideolojiler göz ardı edilmeye başlamıştır.

Asım Hoca dışında, sol siyasetten gelmeyen tepki, 'aman iyi saatle olsunların canını sıkmayalım da bizim koltuklar tehlikeye girmesin' korkusunun açık bir tezahürüdür.

Şüphe yok ki, aynı korku, 2014'te, CTP'li Başbakanın güleç bir yüzle açmaktan hiç imtina etmediği dini okul törenindeki halinde de vardır.

Gene kısa bir parantez açıp, o dönemin 'sağcı' Milli Eğitim Bakanı Mustafa Arabacıoğlu'nun yine aynı törendeki tepkisel tavrını buraya yazmak isterim. Normalde, sol cenahtan beklenen tepkiyi sah cenahtan gösteren Mustafa Abi de bugün siyasetten uzaktır.

Şimdi durup da KKTC siyasetinin içinde bulunduğu alt-üst ilişkisini irdeleyecek değilim.

Son derece açık şekilde alt yönetim şeklinde hayatımıza devam ediyoruz.

Hal böyle iken, sanki de yönetebilecekmiş gibi, kendi ideolojisini bir tamam hayata geçirecekmiş gibi iktidara talip olanlara diyeceğim odur ki, ya çıtayı aşağıya çekip, sadece 'idareten' yetki aldığınızı bilin, ideolojinizi, duruşunuzu unutun ya da dik durup bedelini ödeyin.

Zira muhalefette başka koltukta başka halleriniz yüzünden, öyle ya da böyle, hala daha en önemli enstrümanımız olan siyaseti ayaklar altına aldırıp ezdiriyorsunuz.

Geriye de aha böyle lümpen, tamamen popülizmden beslenen, güce tapan işbirlikçi yapılar, kurumlar ve siyasi oluşumlar ile siyasetçiye hiç inanmayan geniş halk yığınları kalıyor…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Ulaş BARIŞ yazıları