Uçan Spagetti Canavarı

Yayın Tarihi: 15/07/16 08:00
okuma süresi: 3 dak.
A- A A+
Dogma kadar herşeyi bozan bir kavram neredeyse yoktur.

Özellikle dini dogmaları ve dine karşı dogmaları eleştirerek geliştirmek gerekir. Dogmatik olarak bakıldığında; temel ve yakın örnek türban meselesidir ki, bir ülkede örneğin Türkiye'de kadınlara "şunu yapmak için başını açacaksın" demenin, İran'da zorla "başını kapatacaksın" demekten farkı kalmaz.

Bu tür dogmaların tümünü reddedenlerce kurulan Uçan Spagetti Canavarı Kilisesi'nin (The Church of the Flying Spaghetti Monster) Avusturya'da 'inanç özgürlüğü' mücadelesini kazanması, dogmatik düşüncenin aşılmasında önemli bir adım.

Uçan Spagetti Canavarı Kilisesi'ne mensup olduğunu söyleyen ve 'inancı' gereği başına makarna süzgeci taktığını belirten Avusturya vatandaşı Niko Alm, bu şekilde çekilen fotoğrafını ehliyetinde kullanabilmek için başvuruda bulundu. Avusturya basınında çıkan haberlere göre Niko Alm'dan, önce otomobil kullanmaya 'psikolojik açıdan' yeterli olduğunu ıspatlaması istendi. Bu belgeyi elde eden Alm'a, Avusturya polisi tarafından istediği biçimde ehliyeti verildi.

Belki size de delice gelecek ama Alm'ın ehliyetinde başında bir makarna süzgeci ile fotoğrafı bulunuyor.

*

Uçan Spagetti Canavarı Kilisesi, 'akıllı tasarım teorisi'nin Amerika'daki okullarda müfredata girmesini eleştiren Bobby Henderson tarafından 2005'te kuruldu. Filozof Bertrand Russell'ın 'çaydanlık' teorisine benzeyen bir akım yaratan Henderson, düşüncelerini 'pastafaryanizm' olarak adlandırıyor. Bu sözcük İngilizce 'pasta' (makarna) ve 'Rastafarianizm' (Bob Marley'in öncülük ettiği inanç) sözcüklerinin birleşmesinden oluşuyor.

Bu yapının kuruluşu belki inançsal açıdan bazı dini düşüncelere ters gelebilir. Ancak burada konu etmek istediğim bir devletin, inancın niteliği ne olursa olsun ona saygı gösterme eğilimidir. Bu hassasiyetin önemi, insanların inanç özgürlükleri ile ilintili olup, bunu anlayan bir coğrafyanın, bunu anlamaktan zarar görmesi mümkün değildir.

Kaldı ki inançların sorgulanması, eleştirilerek geliştirilmesi ne kadar mümkünse, insanların inandıklarının sorgulanması o kadar tehlikeli bir haksızlıktır.

Yukarıdaki örnekte olduğu gibi. Belki de inanmadığımız hatta deli gözüyle bakabileceğimiz bir inanç şekli, devletçe sorun çıkarmaksızın kabul gördü ve bu bir hak olarak değerlendirildi.

Bunun önemi, dogmaların değil, hoşgörünün kazanmış olmasıdır.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Dr. Ferhat ATİK yazıları