Dönüşme tehlikesi

Yayın Tarihi: 22/05/17 08:00
okuma süresi: 3 dak.
A- A A+

Karl Marx, toplumsal gerçeği anlayabilmek için, temel olarak toplumun ekonomik yapısının incelenmesi gerektiğini vurgular. Emile Durkheim ise toplumsal gerçeğin temelini toplumsal bilinçte görmektedir.

Marx'ın teorisindeki ekonomik yapıdan kasıt elbette tikel anlamda değildir. Ekonomi-politik anlatılmıştır. Durkheim'in bahsettiği toplumsal bilinç ise aslında en az Marx'ın ekonomi-politiği kadar derindir. Çünkü Durkheim toplumsal bilinç derken, bir toplumun bireylerindeki ortak inanç ve duyguların bütününü ifade eder.

Her iki kavramı birlikte içeren bir yaklaşımdan hareket edersek, bir toplumun toplumsal gerçeğine, ekonomisini, demografisini, demokrasisini, politik yapısını, düşünsel yanlarını ve inançların ve duyguların ortaklığını bir arada incelemek gerekir.

Gelin biz tüm bunlara; Pierre Bourdieu tarafından bu anlamda ilk kez birey için kullanılan bir ifadeyi topluma endeksleyerek, Habitus ismini verelim.

Temel anlamı ile Habitus, bitkinin yerindeki durumu, dallanması, köklerinin toprak içerisindeki dağılmasını belirten morfolojik görünüşüdür. Ancak mesele bu kadar sığ değil. Habitus, Aristoteles'ten gelen ve skolastiğin de kullandığı bir terim olarak bilinir. Bir tür nitelik; sürekli bir davranış biçimi; kalıcı ve sürekli durum anlamlarını taşır. Bourdieu bu kavramı, bir bireyi, durduğu ana kadar oluşturmuş olan (hatta -zaman ilerlemekte olduğundan ve an geçen bir kavram olduğundan- oluşturmakta olan) her şeyi ifade etmek için, biriktirilmiş bir kavram olarak kullanır. Toplum için de bunu kullanmamız mümkündür.

Toplumsal gerçeği bu üç yapısal kavram üzerinden düşündüğümüzde aslında üçü de farklı gibi görünür. Oysa, önemli bir kesişme noktaları olduğunu anlayabiliyoruz. Toplumsal gerçeği anlamak için "toplumun ortak yanlarını bilmek" kaçınılmazdır.

Bu noktada ise mesele, toplumun ortak yanlarını ortaya çıkarmaktan geçer. Yaşamın ortaklıklarından olan kültürel anlayışlar ve toplumsal folklor, halk bilimciler tarafından, sosyoloji ve toplum psikolojisi gibi disiplinler tarafından hatta tarih ve iktisat gibi destek bilimler yanında arkeoloji ve antropoloji gibi disiplinlerce değerlendirilir. Ancak yaşayan halkın kendisi de aydınlarca gözlendikçe, bu ortak noktaların anlaşılması çok da zor değildir. Yeter ki toplumsal ortaklıklar olsun.

Şu vurguyu da toplumlar için ve toplumumuz için yapmakta yarar vardır.

Toplu olmak ya da toplum kalmak için, ortak soy ve tarihe sahip olmak yeterli değildir. Mevcut zamanı yaşayan bireylerden oluşan bir toplum, ortak duygu ve düşüncelerini yitirmiş ya da yitirmekteyseler, toplumsal gerçekliklerini bilemeyecekleri gibi; toplum kavramını da yitirirler ve sadece bir kalabalık olurlar.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Dr. Ferhat ATİK yazıları