Ölüm imparatorları Katar için devrede!

Yayın Tarihi: 12/06/17 08:00
okuma süresi: 3 dak.
A- A A+

Her anımızın olasılıkla yaşandığı bir gerçek. "Ben bu yazıyı yazabilecek miyim?", "Gazete yayınlayabilecek mi?", "Yarın okuyabilecek miyim?" Her anımızda, yaşayacağımız her şeyde bu ikircikli olasılık karşımızda duruyor. Yaşayabiliriz ya da yaşayamayız. Hep bu iki olasılık arasındayız. Bir tek gerçek hariç! Sadece ölümün tartışılmaz imparatorluğu gerçek. Tarihsiz ama kaçınılmaz. Boyun eğdiğimiz tek gerçek. Ölümün büyük imparatorluğu!

Doğal yaşamın gerçek sonucu. Sevmesek de, inanmasak da, istemesek de kaçınılmaz olan tek olgu.

Kaderci bir yaklaşımdan çok, aslında rasyonel düşüncenin de sonucu bu satırlar. Akıl yoluyla düşünerek varılan insan evladının ortak yolculuğunda varılacak son nokta.

Bireysel görünümüne karşın aslında küresel bir kavram.

*

Haftaya sizi "ölüm" kavramı ile başlatmamın bir alt metni var elbette. O da, bu büyük imparatorluğun bir tercih ya da yönlendirme olamayacağı gerçeği. Varılacak kaçınılmaz sonuçtur ama normal olanı, ne kendi tercihimizle zamanını öne almak ne de başkasının tercihi ile bunun gerçekleşmesi. Olması gereken hayatın kendi planında bu hedefe varacak kadar yaşam hakkına sahip olmak; doğduğumuz anda kazandığımız bir hak olarak.

Kendi ülkelerinde ömür boyu hapis cezasından ileri ceza vermeyen (ki olması gereken de budur) ülkelerin, bir tek kararla bir ülkeye ölüm saçmalarına sessiz kalınamaz. Kalınmamalı. Katar'ın sütten çıkmış ak kaşık olmadığı aşikar. Ancak tek bir kararla bir ülkeye ticari, politik ve psikolojik saldırı düzenlemek, o ülkenin terörle ilintisi değildir. Son adımın ilk adımla yer değiştirmesidir. Bunu yapanların derdi, Afganistan'da, Irak'ta, Libya'da, Suriye'de olanlardan, oralara yapılanlardan farklı değil.

Bunlar ölümün adaletsiz ve vicdansız piyonları, bunlar kendinden olmayanın ölmeyi hak ettiğine inanan kirli düşünce sahipleri, bunlar gölgeleriyle başka gerçekleri ile başka görünen acımasızlar.

Kimi çevirip sorsak, 'son aylarda, gelecek dünyanın yeraltı kaynaklarını elinde tutan Arap ülkelerinde olup bitenlerin, özellikle hazırlatılmış uzun bir zamanın ve kurgunun sonucu olduğunu' söyleyecektir.

Buna şimdi isyan etmeli. Söz söylemeli. Seyredip geçmemeli. İdama karşı olmak için asılmak gerekmediği gibi! Bu; 'anarşist kapitalizm' ya da benzeri sertleştirilmiş ifadelerden de öte bir nokta artık.

Bu yaşananlar kapitalizmin terörü ve eylemciler ise teröristleridir! Fark etmek lazım. Katar'ı suçlayan, başta Amerika ve kimi İslâm ülkelerinin elleri terör konusunda, ne kadar temizdir ve o ellerle Katar'ı işaret ediyorlar?!

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Dr. Ferhat ATİK yazıları