Kim bu Robeson?

Yayın Tarihi: 15/03/18 07:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

"Bize türkülerimizi söyletmiyorlar Robeson, kartal kanatlı kanaryam, inci dişli zenci kardeşim, türkülerimizi söyletmiyorlar bize. Korkuyorlar Robeson, şafaktan korkuyorlar, görmekten, duymaktan, dokunmaktan korkuyorlar. Yağmurda çırılçıplak yıkanır gibi ağlamaktan, sımsıkı bir ayvayı dişler gibi gülmekten korkuyorlar."

"Kim bu Robeson?"

Bu sorunun cevabını başka makalelerde de vermiştim elbette. Ama yeniden hep yeniden vermekten ne kadar mutlu oluyorum bilseniz!

Yıllar önce birgün ofisime döndüğümde masamda Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı'na ait bir ajanda buldum. Bir kültür ajandası. Bana armağan edilmişti. Merhum Atilla Türk hocamın dediği gibi "Gülümseyişimden, ağzım yüzüme sığmadı" o an.

İlk şiiri okumak için –defalarca ve ezberlercesine her şiirini bilmeme rağmen- sayfaları heyecanla çevirdim. İlk şiir makalemin girişindeki "korku" ismini taşıyan fevkalade şiirlerinden biriydi.

Hemen aklıma Robeson'u tekrar paylaşmak geldi. Kim bu Robeson?

*

Köle kökenli bir ailenin çocuğu olarak doğan Robeson, yoksullukla geçen çocukluk yıllarında ilkokuldayken ırkçılıkla karşılaşır. Okuldaki iki zenci çocuktan biriydi. Buna rağmen ırkçı davranışlara direnerek okulunu bitirdi. İlerleyen yıllarda Colombia Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu. Baroya kabul edilen ilk zenci avukattır. Irkçılıkla mücadelesini sürdüren Robeson, okul yıllarında ilgi duyduğu tiyatro ilgisi, avukatlığı bırakmasına neden oldu. Müzikal koroya girdi. 1921 yılında New York şehir hastanesinin tek zenci kadın kimyageri Cardozo Goode ile evlendi. Aynı yıl kendi müzik grubunu kurdu.

Bir yandan Ku Klux Klan tehditleri almaya devam eden Paul Robeson, birçok oyun ve filmde rol aldı. Shakespeare'in Othello'sunda oynayan ilk zenci oyuncu oldu. 1931 yılında Londra'ya yerleşti. 1933 yılından itibaren sinema filmlerinde başarılı roller oynadı. 1934'te Sovyetler Birliği'ni ziyaret eden sanatçı, sosyalizmden etkilenerek bu doğrultuda çalışmalar yaptı. 1939 yılında ABD'ne döndü.

İnsan hakları, yoksullukla mücadele, ırkçılık gibi konularda seri konferanslar verdi. 4 Eylül 1949 tarihinde Newyork'un Prekskill kentinde şarkıcılığa veda konseri sırasında Ku Klux Klan saldırısında linç edilmekten son anda kurtarıldı. Afrika halkları konseyi başkanı seçildi. Paul Robeson; Nazım Hikmet'in serbest bırakılması için dünya çapında kampanya başlatarak, şairin "…Balık tuttum yiyen ölür / elimize değen ölür / bu gemi bir kara tabut / lumbarından giren ölür" şiiri ile birlikte dört şiirini besteledi. Nazım Hikmet'le birlikte Dünya Barış Konseyi ödülünü paylaştı.

*

Sadece satırlar ve kelimelerle değil, anlayabileceğiniz gibi Nazım, her şiirinin derinliğindeki hikayesi ile de ölümsüz. Çok yaşa Nazım Hikmet.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Dr. Ferhat ATİK yazıları