'Yeşil' bir yazı

Yayın Tarihi: 06/04/18 07:00
okuma süresi: 3 dak.
A- A A+

Çevre bilincinin durumu "çöplerinizi yollara atmayın"la olmuyor sadece.

Toplumun tüm kesimlerini çevre konusunda bilgilendirmek, bilinçlendirmek, olumlu ve kalıcı davranış değişiklikleri kazandırmak ve sorunların çözümünde fertlerin aktif katılımlarını sağlamak, çevre eğitiminin temel hedefi olmalı. Çevre ile ilgili konularda aktif katılım sağlayacak, olumsuzluklara karşı tepki oluşturacak, bireysel çıkarların toplumsal çıkarlardan ayrı düşünülemeyeceği gerçeğini kavratacak bir eğitim yöntemi uygulanmalı. Çevre eğitimi yalnız bilgi vermek ve sorumluluk hissi oluşturmakla kalmamalı. İnsan davranışını da etkilemeli. Bunun için eğitim çalışmalarında işitsel ve görsel materyallerle uygulamaya ağırlık verilmeli.

Peki bu yapıldı mı? Hem de defalarca!

Çevrenin korunması, geliştirilmesi ve iyileştirilmesi konularında gösterilen çabaların amacı, insanların daha sağlıklı ve güvenli bir çevrede yaşamalarının sağlanmasıdır. Bunu sağlayacak olan da insanın kendisidir. Çevreye zarar veren de, çevreyi koruyan ve geliştiren de insandır. Günümüzde çevre bilinci sağlıklı bir çevrede yaşamayı, temel insan haklarından biri olarak kabul etmekte.

İnsan ve çevre arasındaki etkileşimin vazgeçilmez nitelikte oluşu, çevre kavramının günümüzde kazandığı boyutlar, çevrenin ulusal düzeyde olduğu kadar, uluslararası düzeyde de yeni yaklaşımlarla ele alınması gereğini ortaya çıkardı.

Toplumumuzun büyük bir kısmında çevre bilincinin yeterince oluşmaması nedeniyledir ki çevre, hâlâ ilgilenmeye değmeyen bir konu olarak algılanmaktadır.

Bu tür bilinçlerin yeterli olmadığını gözlemlemek mümkün. Sürdürülebilir yaklaşımlarla çevreci bir toplum yaratma yolunda çok da yol kat ettiğimizi göremiyoruz.

Oysa toplumu şekillendirme konusunda bireylere düşen görevlerin aşılması ve toplumsal hareketlere ulaşılmış olmasını gerektirecek bir aydın kesim ve toplumsal yapımız var. Ama buna da geç kaldık! Hâlâ birey dolaylarındaki başarısızlıklarımız sürüyor.

Çevre eğitiminin ana hedefi, yeni bir insan tipini, ahlâk anlayışını ve tüketim bilincini topluma kazandırmak, ihtiyacı kadar tüketen, gelecek nesillere karşı sorumluluk hisseden, çevre sorunlarına karşı duyarlı ve bilinçli bir insan modeli yetiştirmektir.

Dünyadaki bu anlayıştan nasibimizi alacağımız günlere duyduğum hasreti vurgulamak isterim!

Kaldı ki artık çevre konusunda yaptırım uygulamak ve bunu takip etmek dışında bir çare de yok gibi duruyor. Yoksa kendi pisliğimiz içerisinde boğulacağız.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Dr. Ferhat ATİK yazıları