Kol saati

Yayın Tarihi: 19/10/18 07:30
okuma süresi: 2 dak.
A- A A+

Richard Bach, Martı'da "zamanı kaldırırsak hep aynı anda, mekanı kaldırırsak hep aynı yerde oluruz" der. Yıllarca önce, güzelim 80'lerin sona ermek üzere olduğu bir zamanda okuduğum bu kitabın, unutamadığım cümlelerindendir. Kimbilir belki de bundandır Nazım Hikmet'in en sevdiğim yadigarının şiirleri kadar, onun kol saati olması. Ne kadar çok bakmıştır o kol saatine. Ne kadar çok şeyi beklerken yoldaşmıştır o saatin akrep ve yelkovanı. Kimbilir ne çok zaman kızmıştır yavaşlığına ve bazen üzülmüştür akışının hızından. Kimbilir ne kadar çok göz değdirmiştir 8'e, 12'ye 3'e.

Kendi cümlelerindeki gibi "gecenin içinde bir yerlerde aydınlık bir haber gibi saat çalıyor."

Kimbilir kaç 'altı buçukta' uyanırken göz ucuyla süzmüştür o saati, ya da kaç gece yarısını o saate bakarak anlamıştır, kendi kendine!

Kendi çizdiğimiz çizgilerin başıdır zaman ve mekan. Kendi çizgilerimizi kendimiz çizer, sonra esir ederiz kendimizi ona. Oysa en başında herşeyin, zamansızlıktan geldiğimizi de biliriz bir yandan. Ama esaretimizden kurtulmanın sebebi olamaz bu bilmek.

*

Belki de en çok kalbime dokunanın, Nazım'ın saflığı ve temizliği olmasıdır bunun nedeni. Kimseyle kavga etmemesi ama hep bir kavgasının olmasıdır belki de. Başta kendiyle.

Martı'nın ana fikri gibi: "Durum ve şartlar ne olursa olsun, kendimizi hiç bir zaman sınırlamamalıyız. İstediğimizde herşeyin üstesinden gelebililecek kapasiteye sahip olduğumuzu bilmeliyiz."

Ancak ve ancak yükselişin kendimizle olan yarışımızın sonucu olduğunu anlamalıyız! Başkaları ile değil.

Biliyor musunuz bu; iyi kalpli olmayı, erdemli olmayı, tevekkülü de beraberinde getirir.

Mücadeleni ver ve umudunu yitirme.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Dr. Ferhat ATİK yazıları