Kürt Açılımı'nda 2. Etap

Yayın Tarihi: 01/04/19 07:30
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Türkiye'de gerçekleşen Yerel Yönetim Seçimleri öncelikle "ittifak" sözcüğü çevresinde konuşuldu. Aslında, merkez politikaların oluşmakta olduğu dünyanın birçok coğrafyasındaki gibi Türkiye'de de merkez sağ ve merkez sol ayrımının netleşmeye başladığı bir dönemdeyiz. İttifaklar, merkeziyetçiliği oluşturmak veya korumak için gerekli olduğuna inanıyorum.

Burada bir parantez açıp, "sözde" merkez sol kavramını simgeleyen CHP'yi eleştirmeden geçemeyeceğim. "Sözde" diyorum çünkü, İyi Parti ile ittifak kurmak CHP'nin sol temeline aykırı. Akşener'in hangi kökenden geldiği belli. Öte yandan CHP'nin HDP ile ittifaka gitmesini, İyi Parti'nin hazmetmesi de ayrı sorun. Bu hazım meselesi HDP için de geçerli.

Bu tür ittifakların toplumsal değil, partisel faydalar, hatta menfaatler için olduğunu anlamak zor değil.

Tabanlar seçim sonrası bunun değerlendirmesini yapacaklardır. Kaldı ki Akşener'in siyaset denemesinin sonu olduğunu, gerek başarısızlıkları gerekse üslubuna baktığımızda görmek mümkün.

MHP ve AK Parti'nin ittifakı ise, diğerleri gibi değil. Aralarında ortak değer bulmak mümkün.

*

Bölgesel değerlendirmeler yapacak olursam; örneğin Antalya ve İzmir'e baktığımızda, kimi başka vilayetlerde olduğu gibi aslında, CHP kazanmadı. AK Parti'ye oy vermek istemeyen bir miktar seçmenin eğilimi kazandı. Bunu CHP, bir başarı olarak gösterecektir ama öyle olmadığı ortada.

HDP konusunda gelince…

Kim ne derse desin, Türkiye'deki demokrasinin sonucudur. Mevcut olan toplumsal ve politik süreçlere baktığımızda, HDP'nin bölgede tüm olup bitenlere rağmen seçimlere katılıp kazandığı bölgeler olması yönetimin sağladığı demokrasinin sonucudur. Politik düşünce ne olursa olsun, kimi bölgelerde yerel yönetim adına, hizmetin partilerin önüne geçtiği de bir gereç sonuç.

Büyük bir farkla AK Parti'nin Şırnak'ı kazanması ya da birçok bölgede HDP ile AK Parti'nin çok yakın oy alarak, AK Parti'nin hiç de kolay kaybetmemesi başka bir bulgu için oldukça önemli örneklerdir.

*

Burada en önemli gördüğüm mesele Türkiye'nin doğusunun, yeniden bir "açılıma" yeniden bir "reçeteye" ihtiyaç duyduğudur. Bu bölgenin insanı, terörden kormadıkça, terörden beslenen sözde siyasi politikaları desteklemek zorunda kalmıyor. Bu nedenle şimdilerde "Açılımın 2. Etabına" ihtiyaç olduğunu düşünmekteyim.

Bu seçimlerin önemi Genel Seçimlerden de çok. Çünkü, AK Parti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile şekillenen yeni sosyal yapı, önümüzdeki birkaç on yılın sosyal yapısıdır. Bu tarihi bir dönüşüm ve gerçektir. Bu nedenle bu sosyal yapının doğu illerindeki Türkiye vatandaşları için de siyasi bir güvence olması için, yeni bir açılıma kesinlikle bugünden itibaren, yeniden ihtiyaç duyulduğunu söylemem mümkün.

Bölge insanının daha özgür ve terörden korkmadan yaşayabilmeleri için gelin buna "Kürt Açılımı'nda 2. Etap" diyelim.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Dr. Ferhat ATİK yazıları