10 Mayıs'ın düşündürdükleri

Bugün, tarihin iki büyük acısının yaşandığı ve aynı güne denk geldiği 10 Mayıs. İlki 1933'te. Elbette bu yılları düşündüğümüz zaman akla gelen ilk isim, 20. yüzyılı utanç zamanlarına ve hatta insanlık tarihinin en barbar dönemlerine döndüren Adolf Hitler'dir. Hitlerin caniliği aslında ilk gününde beri vardır. 1933 senesinin 10 Mayıs günü Almanya'da Hitler'in güdümündeki Naziler; Heinrich Mann, Upton Sinclair, Erich Maria Remarque gibi yazarların kitaplarını yakmaya başlamışlardı. Bu gelecekteki tehlikenin adım adım yaklaştığının belirtisiydi aslında.

Bir ülkede devlet eliyle kitaplar yakılmaya başlandığında büyük bir yanlış başlamış demektir.

Yine başka bir yıl olan 1941 yılının 10 Mayıs günü ise 550 Alman uçağı Londra'yı bombalamıştı. Yaklaşık 1400 sivil ölürken, şehir bir enkaz yığınına döndü.

*

Aslında 1941 yılında Almanya ile İngiltere arasında farklı bir adım da atılmıştı ama ilginç bir sonla savaşın biteceğine artmasına neden oldu.

Nazi Almanyası'nın önde gelen isimlerinden olan ve Aralık 1933'ten itibaren SS-Ehrenführer (SS onursal lideri) olarak Obergruppenführer formasını giyme hakkına sahip, Adolf Hitler'in Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi'ndeki vekili Walter Richard Rudolf Hess, Sovyetler Birliği ile savaşın arefesinde Birleşik Krallık ile barış görüşmeleri yapmak üzere uçağıyla İskoçya'nın Glasgow şehrindeki Maryhill kışlasına gider. Ancak Ingilizler Hess'i tutuklarlar. Barış süreci başlamadan biter. Hess ise Nürnberg mahkemelerinde yargılanır ve Spandau Hapishanesi'nde ömür boyu hapse mahkum olur. 1987 yılında ise burada ölür.

Bu tutuklama olmasaydı tarih nasıl değişirdi bilinmez. Ama bilinen gerçek, Hitler'in barbarlığı ve etrafındakilerle birlikte ne denli akıl sağlığından yoksun olduklarıdır.