Hafta sonu memlekette bir coşku...

Yayın Tarihi: 03/04/18 07:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+
Hafta sonu memleket cıvıl cıvıldı…Her zamankinden biraz daha fazla…Deniz sezonu yavaşça bize göz kırpar oldu. Turistler memlekete hoş gelmişler. Biryandan Güzelyurt- Lefke- Yeşilırmak yolu, diğer yandan İskele yolu… Cıvıl cıvıl…Havalar ısınmış, altın toplar yapraklarında kocaman olmuş. Güneş pırıl pırıl….Ohh İnceden bir rüzgar var da kimsenin aldırış ettiği yok.Mis gibi hava, ciğerlerine çekersin de doyamazsın memleket kokusu…Ceketler dolaplara, bagajlara saklanmış, bir buruk neşe gelmiş doğaya, toprağa. Yeterince yağmur ve su ile kucaklaşamayan toplara vurunca güneş, bir burukluk olmuş. Yağmurlu günlere hasret toprağım… Hafta sonu derbi de vardı… Kısacası iki küçücük güne birçok şey saklandı. Bir koşuşturmaca… Yoğun hafta sonlarının yorgun haftasını yaşamaktayız. Hafta sonu yollar sokaklar doluydu… Lefke Yafa Portakal Şöleni ile coşarken, İskele 'de Kültürlerin Kaynaşması Etkinliği büyük bir coşkuyla kutlandı. Derken siyasetçiler konuştu, buhurdanlıklar yakıldı, zeytin yaprakları az biraz tutuştu…Memleket tütündü, nazardı, gözdü çıtı gitti. Şimdi biraz da başkaları düşünsün…

Yerel zenginlikler, ürünler, el emeği, göz nuru halkla bütünleşti. Yerel ürünler halka sunuldu. Kavanozda reçeller, mis kokulu portakallar… Kekik kusu…Yavaş kent de neymiş bizde alası…Az biraz yeni dünya…meyve işte adı bile güzel. Yenidünya… Herkesin kurmak istediği, herkesin kurup da yönetmek istediği dünya…Bir kez daha anladım ben, biz istersek üretir, yapar, başarırız. Köy fırınından çıkan sıcak bir zeytinli için uzun kuyruklar vardı… Bir bardak kahve için uzun kuyruklar… Farklı kültürlerin bizlere kattığı zenginlikler… Biz biz iken daha bir coşkulu oluyoruz. Bizim ürünlerimiz ve bizim ürettiklerimiz vardı. Bizim kendimize kurduğumuz bir dünya vardı.Yeşilırmak'ta adım atacak yer yoktu. Çilek bahçelerinde çilekten çok vatandaş vardı. Herkes çilek topladı, yedi, eğlendi. Restoranlar 'da oturacak yer zor bulundu.Bağ bahçe insanlarla doluydu. Oğlum Taşkın Ersun İşçioğlu sordu, bu kalabalık niye? diye, yerli ürünlere, yerli üretimlere dedim… O zaman bunları tüm dünyaya satalım. O günleri de göreceğimiz zaman çok uzak olmamalı. Yerli ürünlerden en çok yeni dünyayı sevdi oğlum. Ne de olsa bir damarı Lefkeli… İsmini de kendini de beğendi, ne de olsa "Yeni" bir dünya. Hani kirletilmemiş, doğası ile oynanmamış dokunulmamış falan… Yeni işte. Eskitilmeyen. Yani gerçekte olmayan olamayacak olan bir dünyadan bahsediliyor. Sahi ismi nerden gelir bu meyvenin acaba? Vardır mutlaka bir gizli hikâyesi…Ama gençlerin farkındalık düzeyleri oldukça yüksek. Moral ve motivasyonları geleceğe büyük bir umut. Kısacası hafta sonu memlekette bir coşku…Ürettik bakın…Coşkusu gibi bir şey bu. Bugün yerli ürünleri halka sunup onların desteğini alıyoruz coşkusu bu… Bir bakarız yarın devlet desteği ile bu yerel ürünler faklı kültürlere sunulur, büyük pazarlarla buluşur. Bir bakmışız ki büyük hamburger zinciri sahipleri yemekten sonra bir ceviz macunu ikram ediyor.O gün Lefke'nin cevizleri, madenlerinden daha değerli hale gelir. İşin şakası bir yana, bizim memlekete gelen bu coşkuyu yabana atmayın derim. Yeni ve küçük coşkular bir bakmışız ki büyük başarıların öncüsü olmuş. Bugün küçük festival coşkusu ile gerçekleşen yerel ürünler, üretimler bir süre sonra küresel pazarda yerlerini almış…Bana sorarsanız, biz kendi "Yeni"dünyamızı üreterek kuracağız. Hafta sonu memlekette bir coşku, üretim coşkusu…Başarmanın coşkusu…Bu coşku yalnızca bir başlangıç… Memleketimdeki her bir üretim her bir ürün güzel ve yeni dünyaların habercisi...

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Prof. Dr. Deniz İŞÇİOĞLU yazıları