Yerel seçimlere giderken… Halk denetimi

Yayın Tarihi: 24/04/18 07:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+
Biz oldum olası toplum olarak siyasete meraklıyızdır. Bu durumu geçen haftalarda yine ele almıştık…

Bu durumun bazen Ada'nın siyasal geçmişinin karışık olmasından kaynaklanan bir durum olduğunu düşensek de, yok biz memleketçe bu işlere meraklıyız diyoruz…

Halkın, vatandaşın siyasetle ilgilenmesini birçok açıdan inceleyebiliriz. Bunun doğurduğu sonuçları derinden ele alabiliriz. Mükemmel bir denetim mekanizması, her yerden kontrol…

Ama bence en önemli nokta halkın bu aşikâr merakının yönetim üzerindeki baskısıdır. Baskı bazen siyasetçi üzerinde ağır ve derin etkiler bıraksa da sonuçta en iyi denetim mekanizmasını halk kendi içerisinde kurar. Burada yasal denetim mekanizmaları kurulmasın demiyoruz.

Zira tüm sorunlar yetersiz ve dengesiz denetim sorunundan ortaya çıkıyor. Memleketimdeki yerel seçim tarihi tartışılmaya devam ededursun, halk kendi arasında konuşmalara başladı bile…

Yeni adaylar ve sistemin içerisinde yer alan adaylar…

Peki, halk oy verirken bu süreci nasıl bir süzgeçten geçirecek… Adaylar, partileri ve isimleri değil konumuz…

Konumuzu halk tarafından irdeliyoruz… Sen aday olan arkadaşım, niye aday oldun? mesela… sen vatandaş olsaydın kendine oy verir miydin? Elbette yanıtlar verirdim üzerine kurulmuş açıklamalı cümleler…

Buna şüphe yok…

Burada ikinci soru daha da büyük bir önem taşıyor? Peki niye? Bu yanıtı iyi analiz etmek gerek…

İçerisinde kamu menfaatini korumakla ilgili söylemler aramalı, hani yasa ile uyumlu olsun diye "halkının ortak yerel gereksinimlerini çağdaş bir anlayış ve demokratik bir tutum içinde karşılamakla görevli" cümlesini uygulamaya yansımaları ile değerlendirmeli… Peki, kırsal belediyelerin sorunları…

İlçe belediyelerin sorunları…

Merkezi yönetimin bu sorunlara karşı tutumları…

Tamam, merkezi yönetime girmeyeceğim, bu durum genel seçimleri ilgilendiren bir durum. Şimdi bir tespitte bulunalım…

İster yerel olsun ister merkezi tüm yöneticiler kendilerine göre en doğruyu yapmaktadırlar. Çünkü onlarda toplumun bir parçasıdır ve toplumsal sorunlardan onlar da etkilenmektedirler. Hem kim bir ömür boyu senin döneminde bu yanlış yapılmıştı cümlesini duymak ister ki? Sonuçta halk seçim sandığındaki en önemli denetçidir. Yönetimi ince ince denetler…

Bazen hataları yüksek sesle dile getirmeden derinden kararını verir. Sandıklar açılınca denetim raporu ortaya çıkar…

Hayırlısı olsun…

Denetleme konusu oldukça hassas bir konudur. Yasal olarak merkezi yönetim ve yerel yönetimler arasındaki denetim mekanizmalarındaki ölçüyü doğru ayarlamak gerek. Ölçüyü kaçırır denetim mekanizmasını yerel özerkliği tehdit eder duruma getirirsek bu denetimden öte bir ağır vesayet ilişkisi olarak karşımıza çıkar…

Bu durum özerk yerel yönetim anlayışına ters düşer…

Öte yandan hiçbir denetim mekanizmasının olmaması da yönetimde büyük sorunlara yol açacaktır. Kısacası denetimde denge en önemli unsurlardandır….

Dünyadaki çağdaş sistemlerde halkın denetimi ve katılım konusunu bizler gibi seçim sandıklarına bırakmadan kent konseyleri yapısında mekanizmalar kurmuşlardır…

Göstermelik değil gerçek…

Bana sorarsanız halk denetimini gizliden tamamladı… Denetim sonucunu sandıkların açıldığı gün hep beraber göreceğiz…

Tüm yerel yönetime aday olmuş birbirinden değerli başkan ve başkan adaylarımıza kolaylıklar diler, zor bir görevin onları beklediğini bir kez daha vurgulamak isterim. Zor sistemlerde, zordur yerel yöneticilik yapmak…

ve böylesi zor işler için yönetici seçmek daha da zordur…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Prof. Dr. Deniz İŞÇİOĞLU yazıları