Ötekileştirme ve Vatandaşlık

Yayın Tarihi: 07/05/19 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Her zaman söylemiş ve her yerde savunmuşumdur... Bu ülkeye yapılabilecek en büyük suç, Kıbrıslı – Türkiyeli Ayrımını körüklemek ve bunun üzerinden siyaset yapmaktır.

Bu ülkede yaşayan, bu ülkede doğup büyüyen, bu ülkede ekmek parasını kazanan, bu ülkeyi vatanı olarak görüp, kabul eden herkes eşittir düşüncesindeyim...

Devletlerin birincil görevi, vatandaşlarının haklarını koruyup kollamaktır.

Yapacağı tüm icraatları, yasalara ve hukuka dayandırmak zorundadır.

Ayrıca, devlet, kendi demografik yapısını, vatandaşının yaşam standartını, kültürünü de korumak ve kollamak ile yükümlüdür.

Bu görev, yapılacak yeni vatandaşlıklar konusunda çok dikkatli olmak zorunluğunu başlı başına ortaya koyuyor...

Yeni vatandaşlık vermenin en adil, kabul edilebilir ve sürdürülebilir yolu, nüfus oranına göre düzenlemeden geçiyor...

Devlet, bu şekilde gayet şeffaf ve açıklanabilir bir yol izlemiş olur.

Devlet bir kere açıkca şunu demeli:

K.K.T.C.'de yeni yapılacak vatandaşlıklar, mevcut K.K.T.C. nüfüsünun yüzde 5'ini geçemez..."

Bu oranı, tamamen rastgele ortaya attım... Yine rastgele söylüyorum...

"Her 3 veya 5 senede bir, nüfüs kontrolü yapılacak ve buna göre vatandaş olmak için başvuran ve vatandaş olmayı hak edenler, yine adil ve şeffaf bir yol ile vatandaş yapılacaktır..."

Tabi ki, şu ana kadar başvurmuş olanlar, doğumdan vatandaşlık hakkı kazanmışlar hariç... Onların hakkı saklı kalmak zorunda.

Eğer bir hukuk devletiysek bu boynumuzun borcu...

Tabi bunu yapabilmek için ilk önce kesin olarak nüfüsümüzü bilmemiz gerek... Her kafadan bir ses çıkmadan bunu önce bileceğiz...

Teknoloji artık çok gelişti.. Yeni yapılacak nüfus sayımından sonra da giren-çıkan, ölen-doğan bilinecek, hatta adrese dayalı nüfus kayıt sistemi hayata geçirilecek ve yeni vatandaşlıklar, ortaya çıkacak yeni nüfus oranına göre belirlenmiş olacaktır.

Bu sayede kötü niyetli olabilecek görüş ve düşünceleri de ayıklamış olursunuz...

Çünkü devlet olarak diyorsunuz ki, "benim vatandaşlık verme kriterim, nüfus oranına göre (yüzde5)... Rakamlar üzerinden hareket edebilirim, sistem bana ancak nüfusum oranında yeni vatandaş vermeme izin veriyor. Sistem ve hukuk dışına çıkamam."

Bunu adil ve şeffaf yapıya koyduğunuz zaman da herkes için anlaşılabilir bir yapı yaratmış olursunuz.

Sonuçta burası bir ada ülkesi...

Mevcut nüfus yapısı ortada, sınırsız vatandaşlık verme gibi bir lüksü olmaması gerek.

Bir yerden başlayarak belli kısıtlamalar koymak gerekli...

Nüfusu 80 milyon olan Türkiye 1 milyon, 2 milyon yeni vatandaş kabul ettiğinde, o büyük nüfus içinde çok göze batmıyor...

Fakat bizim gibi küçük ülkelerde, 10 bin, 20 bin yeni vatandaş bile, nüfus yapımız açısından çok önemlidir diye düşünüyorum.

Bunu, "ayrımcılık" ya da "ırkçılık" olarak değil, herhangi bir ülkenin kendi kültürünü, kendi vatandaşını koruması olarak algılamanızı rica edeceğim... Burada Kıbrıslı – Türkiyeli ayrımcılığı da yoktur, burada ötekileştirme de yoktur, çünkü tüm K.K.T.C. vatandaşları eşittir diyoruz....

Bu ülkede daha önceden vatandaş olan, önümüzdeki dönemde vatandaş olacak herkes K.K.T.C vatandaşıdır ve hiçbir vatandaş hiçbir vatandaştan üstün değildir.

K.K.T.C Devleti bu vatandaşlığı verdiyse artık hepimiz eşitiz, bundan farklı düşünenler, ötekileştirmeye çanak tutanlardır ve marjinal kesimlerin daha da güçlenmesine sebep olurlar.

Öteklileştirmenin en büyük sonucu da, zamanla ötekileştirdiğiniz grublar, zamanı gelir ve tahmin edemeyeceğinizden büyük bir sorun olarak karşınıza çıkar.

Biz bir devlet kurduk, ve bu devlete sahip çıkacaksak, bu ülke vatandaşlarının aidiyet duygusunu yükseltmek zorundayız. Hepimiz bu devletin kanunlarını ve yasasını kabul etmek zorundayız. Bu ülkede doğan, gerek daha sonra gelip vatandaş olan herkes, bu kültüre, bu ülkeye sahip çıkmalıdır. Nasıl tüm vatandaşlar hepimiz eşitiz diyebiliyorsak, sonradan vatandaş olan herkes de bunu böyle içselliştirmeli ve kabul etmelidir.

Zaten sonradan vatandaş olan veya olmak isteyen herkes, bu kültürü benimsediği için bu ülke vatandaşı olmuştur, veya olmak istemektedir. Yoksa doğduğu ülkesine dönmez mi?

Eğer, dönmüyor ve bu topraklarda özgürce yaşıyorsa, bu ülkeyi sevmeli, sahip çıkmalı ve daha da güçlenmesi için çaba göstermelidir.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Serhan AKTUNÇ yazıları