Para bulmalıyız, fakat nasıl?

Yayın Tarihi: 21/05/19 07:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Dönmüyor...

Ne esnaf, ne işçi, ne işveren, ne de memur...

Döndüremiyor...

Evdeki hesap çarşıya uymuyor...

Yetmiyor bir baba için, okul masraflarını karşılamak...

Elektrik faturasını ödemek...

Ailesi ile, bırakın haftayı, ayda 1 gün dışarıda yemek...

İşveren ise, bir taraftan hem çalışanını hem de sabit giderlerini ödeme derdinde...

Fiyatlara zam yapsa, vatandaşın alım gücü ortada...

Sizden ricam, lütfen KDV oranlarını kontrol edin...

İnsanların harcama alışkanlıklarının düştüğünü göreceksiniz...

Herkes haklı yani...

Herkes...

İşçi haklı, memur haklı, işveren haklı...

Peki haksız kim?

Veya suçluyu bıraktım...

Çözüm ne?

Çözümü bulmalıyız...

2 çözümü var bence...

Amerika'yı baştan keşfetmeye gerek yok...

K.K.T.C.'yi bir şirket olarak düşünmek zorundayız...

Bu şirketin yönetim kurulu başkanı var (Başbakan), yönetim kurulu üyeleri var (bakanlar ve milletvekilleri)...

Cumhurbaşkanı'nı da, Onursal Başkan farz edelim...

İlkokul çocuğuna anlatır gibi anlatmaya çalışayım...

Bu şirketin sabit gelirleri var...

Vergiler, fonlar ve kiralarından topladığı gelirleri var...

Bu şirketin bir de sabit giderleri var...

En büyüğü personel giderleri...

Bir de kalan para ile de sosyal devlet olma gerekliliği ile yapmak zorunda olduğu giderler ve yatırımlar var.

Fakat sorun, bu şirketin gelirleri ile giderleri tutmuyor...

Bazen tutturuyoruz, o zaman da yatırıma hiç para kalmıyor, yollar, sokaklar ortada, kasa tam takır kuru bakır, koskoca bir "sıfır" yatırım için kalan para...

Tamam şimdi sorunu anladık...

Çözüm...

Evet 2 çözüm var demiştim...

  • Çözüm 1... Dışarıdan para girişi...

Bir şekilde şirket uygun faiz ve ödeme şartları ile borç para bulacak (K.K.T.C.'nin IMF'si Türkiye)...

Böylelikle potansiyeli geniş iş insanlarının, tekrardan yatırım yapacağı bir ekonomik iklimin oluşacağını düşünüyorum...

Birinci yol daha kolay görünse de bazı bedelleri var...

Son yazımda da Türkiye ile ilişkilerden bahsetmiş ve Türkiye bize finans sağlıyorsa, bunu IMF gibi "mali" denetlimle yapması gerektiğini vurgulamış, finans sağlıyor diye iç siyasi süreçlere müdahil olmasının sakıncalarını anlatmıştım...

Fakat biz de ev ödevimizi yapmazsak, bize bazı yaptırımlar uygulanacağını önceden kabul etmemiz gerek.

Para borçlanmanın maliyetleri var yani...

Bunu anlamalı ve kabul etmeliyiz...

Eğer bizim şirket ödevini yerine getirmezse, para da yok...

Bu hayatın bir kuralı...

Yani bedeller ödemeli bizim şirket, risk almalı, elini taşın altına koymalı...

  • Çözüm 2

Nüfus girişi...

Bizim "parası" olan nüfusa ihtiyacımız var...

Bunun yolu da "Kitle Turizmi" "Eğitim ve Sağlık Turizmi..."

Parası olan insanları, harcayabilir parası olanları ülkeye çekmeli...

Bu iş insanları da olabilir, turistler de...

Bunun için ilk önce bir devlet politikamız olmalı...

Her hükümet değiştiğinde "değişmeyecek" bir politika...

2'nci yol daha doğru daha gerçek, daha sürdürülebilir bir yol...

Fakat, dikenler ile dolu...

Zorluklar ile dolu bir yol...

Bir karar vermeliyiz...

Gerçek bir devletin yapması gereken yükümlülükleri, sorumlulukları, çocuklarımız için alacak mıyız?

Yoksa her zaman birilerine yama olmaya çalışıp, para alıp, sonra da iç işlerimize karışma mı diyeceğiz?

Tabi, bize para veriyor diye içişlerimize karışmaya kimsenin hakkı yok...

Ama tam bağımsız olacağız derken, bu finansal çelişki, elinde sonunda bizi bazı şeyleri, istemesek bile kabul etmeye itiyor.

PARA bulmalıyız fakat NASIL?

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Serhan AKTUNÇ yazıları