Krizden fırsat çıkarabilir miyiz?

Yayın Tarihi: 24/09/19 07:00
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Kıbrıs Postası patronu Polat Alper, geçenlerde bir köşe yazısı kaleme almıştı…

Özetle…

Türkiye'nin, Türk halkının, yıllardır, Kıbrıs Türk'üne birçok konuda maddi ve manevi yardımlarından bahsetti ve şu anda Türkiye'de ekonomik olarak zor durumda, bizde bundan dolayı Türkiye'ye ekonomik olarak daha çok yük olmaktan vazgeçelim, artık kendi başımızın çaresine bakalım şeklinde bir yazı yazdı…

Geçen hafta itibari ile Türkiye'nin bize protokol ile göndereceği para serbest bırakıldı ve K.K.T.C. maliyesine düştü...

Fakat artık Kıbrıs Türk halkı, hem vefa gereği, hem de kendi ayakları üzerinde durma gerekliliğinden, bu protokoller ile para alma olayından vazgeçmesi gerek…

Cari açık konusunda, Turizm ve Yüksek öğretim bu açığı kapamaya nerdeyse yeter...

Geriye kalan, bütçeyi doğru bir eksene oturtmak ve yatırım için uygun şartların oluşmasını sağlamak...

Turizmciler ile konuştuğunuzda, özellikle de Tur operatörleri aracılığı ile ülkeye turist getiren turizmciler...

En büyük sıkıntıyı şu anda onlar çekiyor...

Teşvikler ödenmiyor çünkü...

Bu gelen paradan da teşviklerin ödeneceğini zannetmiyorum, çünkü o kalemin başka bir yolla ödenmesi gerek ve halen bu konuda bir gelişme yok...

O zaman nasıl hareket etmeliyiz...

Krizden fırsat çıkarmalıyız dediğim gibi...

Yıllardır Kitle Turizmi üzerinden büyük yatırımlar yapıldı...

Şimdi sektöre baktığınız zaman, büyük otellerin %90'ı Türkiye'den gelen büyük firmalar tarafından yönetiliyor...

Bizim 2-3 tane büyük otelimiz dışında, o büyük otellerle baş edebileceğimiz, aynı standartta bir gücümüz kalmadı...

Kuzey Kıbrıs'taki Kitle Turizmi yapan şirketlerin de, teşviklerden dolayı çok zor durumda olduğu bu ortamda...

Alternatif turizme de yönelme, turisti ve turizmi halka indirmenin tam zamanı...

Hem teşvikler ile Türkiye'yi zorlamayacağız...

Zaten teşvikler ödenemiyor...

Hem de kendi ayaklarımız üzerinde durmaya başlayıp, kimseye gebe kalmayacağız...

Ayrıca, toplumu turist ile barıştırarak, her ay milyonlarca paramızın yurt dışına çıkmasına izin vermeyeceğiz...

Bir süre zorlanacağız belki...

Bir süre alıştığımız rahatlık olmayabilir...

Hazır para gelmeyebilir bir süre...

Ama dirayetli olur...

Özveride bulunur...

Birlik olabilirsek...

Kendi ekonomimizi kendi başımıza idare edebilecek bir düzen kurabiliriz...

Yavaş yavaş, gerçek bir devlet olmanın "artı" ve "eksi" yönlerini görmenin, bunların etkilerini yaşamanın zamanı geldi de geçiyor bile...

Üstelik zamanlama da güzel...

Türkiye ile gönül bağı ile bağlı, fakat birbirine saygı duyan 2 devlet yapısı altında...

Stratejik ortak olmaya başlamanın zamanı geldi...

Bunun içinde ilk önce ekonomik olarak güçlü bir duruma gelmeliyiz...

Hem ekonomik olarak böyle bir zamanda Türkiye'ye külfet olmaktan kurtulacağız...

Hem de daha sağlam, sağlamlıktan öte, daha sağlıklı, 2 devlet esasına dayalı ilişkiler kuracağız...

Bazıları simdi, kolaya kaçarak, Türkiye bizim güçlenmemizi istemez, ekonomik güçlenmemizi istemez diyecek...

Bazıları, Türkiye'nin bize yolladığı para onu etkilemez diyecek...

Bazıları, Türkiye'yi dışlamak, ülkedeki gücünü zayıflatmak isterim gibi laflar edecek...

Benim derdim Kıbrıs Türk halkı...

Bunun yanında da, Türkiye'ye karşı bu ekonomik şartlarda vefa örneği göstermek...

En önemlisi de, ekonomik özgürlüğün, hem Türkiye ile olan ilişkilerimizde, hem de Rum tarafı ile olan ilişkilerimizde, bizim için hayati öneme sahip olması...

Bunların yanında da bu kriz sayesinde Turizmimize de yeni bir kapı açabiliriz...

Bu yeni kapı da hem turizmimizi tekrardan canlandıracak...

Fakat daha önemlisi toplum turizm yapmayı öğrenecek...

Toplum diyorum, halk diyorum...

Turizmci değil...

Hade yapalım hem vefa gösterelim...

Hem ekonomik özgürümüzü yaratmaya çalışalım...

Hem gerçek bir devlet olalım...

Hem de Turizme yeni bir sayfa açalım...

Hade Krizden Fırsat Çıkaralım...

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Serhan AKTUNÇ yazıları