BG silindi mi, Yaşar Usta hatırlatması ve Mali Rapor

El alem denizde pazarının keyfini çıkarırken biz CTP-BG'nin olağanüstü Kurultayı'nı izlediğimiz için birkaç satır yazayım dedim.

Beklenen oldu ve II Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat aktif siyasete döndü ve Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler'in başına geçti.

CTP Kurultayı bir özeleştiri Kurultayı olarak nitelendirdi birçok arkadaşımız gerek Genel Sekreter Kutlat Erk, Gerek Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu, gerekse adaylar Mehmet Ali Talat ile Yaşar Oduncuoğlu.

Her konuşan partideki sıkıntılardan bahsetti uzun uzun.

Bana göre en önemli konuşma kazanma şansı olmayan ancak adaylığını ısrarla sürdüren Yaşar Oduncuoğlu'nun "Ben Yaşar Usta'yım" diye başlayan sözleri idi.

Aslında CTP'ye ve CTP'lilere ideolojik bir hatırlatma oldu.

CTP'lilerin nasıl bir süreçten geçtiğini, neler yaşadıklarını, kimlerle birlikte bu yolu yürüdüklerini bir bir hatırlattı.

Kısacası CTP tabanının temelini oluşturan Yaşar Usta'ların bu süreçte unutulduğunun CTP yöneticilerine hatırlatmış oldu.

Kurultay Talat için bir zafer olabilir ancak bundan sonraki icraatlarında Oduncuoğlu'nun aldığı 93 oyu ve kurultaya dahi katılmayan 270 oyu da hesaplaması gerekecek.

Bir nokta daha Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler'in kurultayında bazı pankartlar, CTP bazıları ise CTP-BG olarak hazırlandı. Talat hiçbir şekilde CTP-BG ifadesini kullanmadı. Ancak broşür üzerinde bazı yerlerde CTP bazı yerlerde ise CTP-BG. CTP, BG ekini kaldırdı mı kaldırmadı mı çok belli olmadı.

Anlamadığım bir durum daha var. Sorduklarım tüzük gereği olduğunu söyledi ancak önemli hukuki bir sıkıntı var.

Hele hele söz konusu para olunca.

CTP Kurultayı seçimli bir kurultaydı. Olağan ve olağanüstü fark etmemeli. Yönetim değiştiğine göre bir mali raporun okunup, Kurultay tarafından aklanması lazım gelmez miydi. Şimdi yeni seçilecek yönetimde Mali Sekreter koltuğuna oturacak kişi bir önceki mali sekreterin dönemindeki mali sorumluluğunu da üstlenmek durumunda kalacak ve bir sonraki kurultayda eski Mali Sekreterin hesaplarından da sorumlu olacak. Var demiyorum ama örneğin İsmet Akim'in bir yolsuzluğu olsa, yeni Mali Sekreter Kurultay nezdinde ondan da sorumlu olmayacak mı? Yani yönetim değişirken, bir devir teslim olması gerekmez mi?

"Tüzük'te yazmıyor" diyecekler ancak, tüzükte, Adayların konuşma yaparken nefes almaları gerektiği de yazmıyor ama akıl ara sıra nefes almak gerektiğini emrediyor. Bu onun gibi bir şey.

Kurultay CTP'lilere ya da CTP-BG'lilere hayırlı olsun.

Artık yeni hükümetin kurulma süreci ve Başbakan'ın kim olacağına kilitleneceğiz.