En son çıkan klimayı kapatsın

Havalar sıcak. Hele hele ağustos ayı cehennem gibiydi.

Haliyle herkes gibi biz de klimalara asıldık. Hepimiz asılınca da elektrik üretimi en yüksek noktasına çıktı hatta bir keresinde de aşırı yük nedeniyle santraller devreden çıkmıştı.

Bugünlerde gelecek olan Elektrik Kurumu SMS'i sonrasında telefonu bir yerlere fırlatma ihtimalim son derece yüksek. Üstüne üstlük, elektrik faturasından Azrail'den korktuğumuz kadar korktuğumuz için, son derece de dikkatli bir şekilde klima kullandık bu yaz. Sabah karşı uykuyu bölmek pahasına kalkıp evdeki klimaları kapatma devriyesi yaptığımı bilirim.

İşyerinde de öğle yemeğine 4 dakikalığına çıkacak olsam bile, "geldiğimde odayı soğuk bulayım" diyerek klimayı hiçbir zaman açık bırakmadım, hep kapatıp çıktım, gelince de yeniden çalıştırdım.

Kendi cebimi korurken, çalıştığım kurumu da koruma içgüdüsü hakim. Neden bu parayı vereyim ya da çalıştığım yer boşu boşuna versin derim hep.

Verdiğim paranın nereye gittiğini biliyorum çünkü.

Dün birkaç Bakanlık ve devlet dairesinde işlerim vardı. Sabahtan öğleden sonraya kadar birkaç bakanlık ve daireye gitmek durumunda kaldım.

Devlet daireleri maşallah buz gibi. Siz deyim 20 derece ben diyeyim 18. Üşüdüm resmen. Ne güzel bakınız dairelerimizde klimalar cayır çalışıyor. Vatandaş geldiğinde serin serin işini görecek, vatandaşa hizmet için çalışan memur da sıcaktan bunalmıyor, son derece uygun bir iklimde hizmet için yarışıyor.

Bir kaç görevlinin odasına da uğradım, gelmişken bir merhaba demek için. Baktım odasında değil. Herhalde gelir diye oturup bekleyim dedim.

Neden böyle bir şey yaptım? Çünkü odada klima çalışıyor. Klima çalıştığına göre, herhalde biraz sonra gelir. Bina içerisindedir. Diye düşündüm.

Biraz bekleyip ayrıldım.

Sonrada öğrendim ki odasına klima çalışan devlet görevlisi yurtdışında.

Ne kadar kalacağını sormadım bile korkudan. Odasındaki klima yurtdışından geldiği güne kadar çalışacak mı.

Bir başka devlet binasına gittim. Aynı manzara.

Mesaisi bitmeden ayrılan, ayrılırken de klimasını çalışır bırakanlarla doluymuş kamu binalarımız ne yazık ki.

Sonra da devlet daireleri elektrik parası ödemiyor diye elektrik Kurumu ya da sendika kesmeye çalışıyor ve dünya aleme rezil oluyoruz.

Nasıl kesilmesin ki? Böyle bir vurdumduymaz ve savurgan kamu görevlilerimiz olduğu sürece, ertesi günü odasını serin bulsun ya da kışın sıcak bulsun diye klimayı açık bırakanlar olduğu sürece o faturalar ödenemez ki. Hiçbir devlet bütçesi buna yetmez.

Ödense bile boşuna ödenir ve içinde benim de dahil olduğum bu ahalinin cebinden çıkar.

O yüzden en son çıkan klimayı kapatsın lütfen.