Sandaletle doğru yolda yürümek

Yayın Tarihi: 30/08/15 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Eleştiri yaparsın, doğrudan karalamaya geçilir bu ülkede.

Kimse, "Randevu olduğunu unutmuştum. O yüzden günlük kıyafetimle evden çıktım. Lapta'ya dönüp de kıyafet değiştirecek vakit yoktu. Cumhurbaşkanlığı'na saygısızlık yapmak istemedim. Ama kendisine kıyafetimden dolayı beni mazur görmesini rica ettim. Cumhurbaşkanı'nda zaten özür diledim. Sana ne oluyor?" demesini bekleyemezdim ki bu ülkede.

Ne yapacaktı, "Madem Rasıh Reşat beni eleştirdi doğru yoldayım" deyip içinden çıkıveriyor Hasan Sarpten.

Çünkü Rasıh Reşat bu ülkede terörist, hırsız, soysuz, ahlaksız bir adam ya, onun eleştirisi Hasan Sarpten'e madalya gibi geliyor. Utanmasa benim yazıyı kesip, çerçeveleyip duvarına asacak arkadaşlarına "bak bu ahlaksız adamın beni eleştirdiği yazı, gururla duvarıma asıyorum" diyecek.

Hasan Sarpten'inyaptığı çalışmaları, eğitimini, yürüttüğü mücadeleyi eleştirmedim ki. Siyasi görüşünü, ya da olaylara yaklaşımını da eleştirmedim.

Hatta Hasan Sarpten belki de alanında en fazla Kıbrıs Postası'na manşet olmuş, görüşleri kitlelere yayılmış bir sivil toplum örgütü yetkilisidir.

Diyemedi ki, "evet ya, yanlış oldu. Keşke bir gömlek ve bir çift doğru düzgün ayakkabı giyseydim de Cumhurbaşkanlığı makamına yaraşır bir şekilde Cumhurbaşkanı ile görüşseydim"

Diyemez. Demez. Çünkü, kendisini eleştirene yüklenmek ve yüklenecek bir kamuoyu oluşturmak daha doğrudur onun için. En doğru o gibiler bilir, eleştirilince de deliye dönüp saldırırlar.

Facebook sayfasına bakın, paylaşımın altına neler yazılmış.

Ben Derviş Eroğlu'nun kazanması için kıçımı yırtmışım da Akıncı kazanınca hazımsızlık geçiriyormuşum, o yüzden Hasan Sarpten'in sandalet ve atletle Cumhurbaşkanı'nın karşısında oturmasını eleştirmişim.

Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda oturmasını hazmetmediğim kişinin ve makamının itibarının yok sayılması ve küçük düşürülmesi konusunda neden kıçımı yırtıyorum o zaman?

Bu aklı evvel arkadaşlar bunu da anlatsın bana lütfen madem herşeyi bizden çok daha iyi biliyorlar.

Bende de delilik işte.

Bırak bu gelenek haline gelsin, normalleşsin de sandaletle değil, terlik ve şortla makamı küçük düşürmeye devam etsinler, deyip sessiz kalamaz mıydım?

Sonra da "Cumhurbaşkanlığı'nı bakın ne hale getirdiniz" diyerek eleştiremez miydim? Yapabilirdim ama yapmadım. Çünkü o Cumhurbaşkanlığı makamını önemsiyorum ve o makama hürmet ve saygıda kusur etmediğim gibi edilmesini de hazmedemiyorum.

Hemen "senin yanındayım hasan" diye paylaşımlar eklenmiş, Sarpten'in paylaşımının altına.

Kimin yanında neye karşı.

Savaş mu bu?

Ben diyorum ki, Cumhurbaşkanlığı'na giderken adabınızla giyinin, makama uygun bir şekilde kıyafet seçin.

Onlar diyor ki, madem Rasıh Reşat öyle diyor biz tersini yaptığımız için doğru yoldayız.

Peki gerçek doğru nedir.

Cumhurbaşkanlığı Makamı'nın itibarı ve saygınlığı bu noktada nerde duruyor? Kim koruyacak.

Devlete ve makamlarına inanmıyorsanız, neden ziyaret edersiniz?

Ha inanıyor ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'nı ve Cumhurbaşkanlığı'nı tanıyorsanız, bir gömlek ve bir çift ayakkabı giymek bu kadar mı zor.

Ey Cumhurbaşkanlığı'na sandaletle gitmeyi doğru yolda yürümekten sayanlar, Cumhurbaşkanlığı da bu saygısızlığınızdan dolayı son derece rahatsız, bilesiniz.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Rasıh REŞAT yazıları