Allah El-Sen'e zeval vermesin...

Ülke, dışişleri bakanlarının uğrak yeri olması hasebiyle lokal konulara biraz ara vermek durumunda kaldık bu aralar.

Mademki milletlerarası misafirlerimizi savdık, birikmiş meselelere bir eğilelim.

Bakıyorum da Kerry, Lavrov ve diğerleri ile eğleşirken, "bunlara sonra değinirim" diye not ettiğim konular arasında, El-Sen var.

Atladım sanmayın.

Elektrik Kurumu'nun sendikası yine şahane bir çıkış yaparak, sendikal mücadelede yeni bir çığır açtı vesselam.

Diyor ki, "Bizim adamlardan birilerinin görev yeri değiştirildiği için süresiz grev dahi her türlü eylemi yaparız"

Süper bir şey bence.

Öğretmenlerden gördüklerini onlar da uyguluyorlar.

Bakanlığın bir okuldan diğerine öğretmen nakletme inisiyatifini, "sürgün tüzüğü" diye nitelendirerek, onlar da bunu grev konusu yapabildiklerine göre, neden El-Sen'ciler, kurum yönetiminin aldığı memuru bir görevden diğerine nakil etme kararı karşısında ülkeyi karanlıkta bırakmasınlar?

Bence bıraksınlar.

Şahane olur bence.

Hele hele şimdi havalar da hazır soğumuş, insanların çoğu elektrikle ısınırken, El-Sen bence bir grev yapsın hem de süresiz cinsinden.

Geçen defaki gibi gidip trafoları da sabote edenler çıksın aralarından.

Kışın en soğuk günlerinde bunu yapsınlar bence.

Hatta grevi yasaklayan Bakanlar Kurulu'nu bile sallamasınlar. Devam devam.

Herkes donana kadar devam.

Neyse ki "Kurum yönetimiyle yapılan görüşmeler sonucu sağlanan mutabakat nedeniyle eylemlerin askıya alındığı belirtildi"

Yanımıza yaptığımız mum stoku ile aldığımız ekstra battaniyeler kaldı.

Yani sendika istediğini aldı. Yönetim boynunu büktü ve aldığı karardan vazgeçti.

Kıb-Tek yönetimi kurum işleyişi ile ilgili yeni bir karar alıncaya kadar durum sükûnetle devam eder.

Kıb-Tek Yönetim Kurulu ya da Yönetim Kurulu Başkanı yeniden cesaretini toplayıp bir başka yönetimsel karar alınca, El-Sen yeniden grev uyarısı yapar, ülkeyi karanlığa boğacağını üstü kapaklı olarak ifade eder, Kıb-Tek yönetimi yeniden geri adım atar ve böylece yuvarlanıp gideriz.

Bence halkın oyu ile iktidara seçilen siyasi partiler yönetim kuruluna adam atamasın artık. Herhangi bir fonksiyonları yok zaten. Kıb-Tek'i sendika yönetiyorsa madem, bıraksınlar tamamıyla onlar yönetsin.

Sendika Genel Kurulu yapılırken, Sendika Yönetim Kurulu ile birlikte Kıb-Tek Yönetim Kurulu Başkanı ve Yönetim Kurulu üyeleri de seçilsin bence.

Bundan daha özerk olunabilir mi?

Onlar çalsın, onlar söylesin. Onlar yönetsin. Yakıtı onlar alsın. Filtre takarlarsa taksınlar, takmazlarsa da canları sağ olsun. Maaşlarını her birkaç haftada bir yeniden düzenlesinler, toplu iş sözleşmeleri de yıllık değil, 20 yıllık yapılsın.

Kurumu Sendika sevk ve idare etsin. Etsin de ahali yönetim görsün.

En azından halkın oyu ile göreve gelen siyasi partilerin temsilcileri de maskara olmaktan kurutulur.

Elektrik kesildiğinde zaten facebook da paylaşacakmış arkadaşlar. Daha ne istiyoruz.

Allah El-Sen'e zeval vermesin...