Yrd. Doç. İşçioğlu: "Reform kapsamlı bir iştir, ortada büyük resim yok"

İktidar tarafından 'şart' olarak nitelenen fakat muhalefet ve sendikalarca 'hak budama operasyonu' olarak değerlendirilen Kamu Görevlileri "Değişiklik" Yasa Tasarısı; bir başka değişle de 'kamu reformu' gerçekten de bir reform mu?

DAÜ İşletme Bölümü'nden Yrd. Doç. Dr. Deniz İşçioğlu, reformun 'büyük bir resim' olduğunu, şu an üzerinde çalışılan 'Değişiklik' Yasa Tasarısı'nın sadece kamu personeline ilişkin bir düzenlemeyi içerdiğini ve tek odaklı bir düzenlemenin reform olarak değerlendirilemeyeceğini ve büyük bir planlama gerektiğini düşünüyor.

"İLK OLARAK TOPLUMUN ALGISI ÖLÇÜLMELİ… YOKSA ZORLAMA OLARAK ALGILANIR"

Reformun gelişmiş ülkelerde nasıl gerçekleştiğini anlatan Yrd. Doç. Dr. İşçioğlu, şöyle devam etti:

"İlk olarak toplumun algısı ölçülür. Çünkü toplumun bunu sahiplenmesi gerekir. Sahiplenme kısmı çok önemli. Yoksa toplum bunu bir zorlama olarak algılar. Bu durum reformun en tehlikeli noktasıdır."

"ŞU AN ORTADA BİR PLAN GÖREMİYORUZ"

Reform konusunda kısa, orta ve uzun vadeli planlara ihtiyaç duyulduğunu belirten İşçioğlu, "Şu an ortada bir plan göremiyoruz. Büyük resmi gösterseler, belki halk bu reformu daha çok benimseyecek" şeklinde konuştu.

"ÇAĞIN GETİRİSİ KARA KAPLI DEFTERLER Mİ, YOKSA KODLAR MI? ŞU AN ENDÜSTRİ 4,0 ÇAĞINDAYIZ"

Reformun, çağın gerekliliklerine uygun ve ayak uydurabilen düzenlemelere ihtiyaç duyduğunu belirten İşçioğlu, "Halen bir daireye gittiğimizde, kara kaplı devasa defterlerle karşılaşıyoruz. Çağın getirisi kara kaplı defterler mi, yoksa kodlar mı? Şu an endüstri 4,0 çağındayız" dedi.

ENDÜSTRİ 4,0… "ARTIK BÜYÜK FABRİKALARA, DAİRELERE GEREK YOK"

'Endüstri 4,0'ın ne olduğundan söz eden İşçioğlu, 19'uncu yüzyılda gerçekleşen Sanayi Devrimi sonrası, her geçen gün sanayi endüstrisinin teknolojiyle paralel olarak kademe atladığını ve şu an dünyanın, bu evrenin dördüncü aşamasında olduğunu söyledi.

Sanayi geliştikçe devrimin adının değişmediğini, buharla başlayan endüstrinin şimdilerde kodlamalarla, robotikle toplanan verilere dönüştüğünü, insan gücüne eskisi kadar gerek kalmadığını anlatan İşçioğlu, şöyle devam etti:

"Dünya, Sanayi Devrimi'nin son aşamasını yaşıyor. Burada insan kas ve aklından çok, yapay zeka dediğimiz robotların veya üstün teknolojilerin, insanlar gibi hareket eden dataların oluştuğu bir çağdayız. Artık 10 yaşında bir çocuk istediği oyunu kodlayabiliyor ve bilgisayara istediği müdahaleyi gerçekleştirebiliyor. Artık insanlar evlerinden üretim yapabiliyor. Artık büyük fabrikalara, dairelere gerek yok. Üretim 2 tuşla yapılabiliyor."

"KAMU REFORMUNU, ÇAĞIN GEREKLİLİKLERİNE UYGUN OLARAK DÜZENLEMELİYİZ"

Devrimin son aşamasında, birçok ülkenin teknolojiyi takip etmesinden ötürü 'yarışa' aynı yerden başlayacağının altını çizen İşçioğlu, konunun 'kamu reformu'yla ilişkisini şöyle bağıntılandırdı:

"Biz bugün yönetim şeklimizi 4,0'a göre ayarlarsak, geçmişteki geri kalmışlığımızı geride bırakarak, yarışa eşit başlayabiliriz. Üretim için ambargonun olmadığı bilgi ve teknoloji çağındayız. Bahsedilen kamu reformunun da bu çağın gerekliliklerine göre düzenlenmesi gerek ki biz de yarışa doğru yerden başlayalım."

"AVRUPA'DAKİ ÇOCUKLAR KODLAMAYI ÖĞRENDİ. EĞİTİM SİSTEMİMİZE KODLAMAYI KOYABİLİRİZ"

Büyük bir resim olan reformun, 'eğitim' detayına değinen İşçioğlu, sözlerini şöyle sonlandırdı:

"Örneğin eğitim sistemimize kodlamaları koyabiliriz. Avrupa'daki çocuklar kodlamayı öğrenmiş durumda. Bizdeki özel okullarda da yavaş yavaş başladı. Bugünün çocukları 20 yıl sonrasının yöneticileri. Eğer bunu başaramazsak, fazlasıyla geride kalacağız. Endüstri 5,0 geliyor şeklinde tartışmalar başladı bile…"