BES, PEO-SİDİKEK'in 9'uncu Kongresi'ne katıldı

Kongrede Belediye Emekçileri Sendikası (BES) adına söz alan BES Başkanı Mustafa Yalınkaya'nın konuşması şu şekilde:

"Öncelikle yoldaş sendikamız PEO-SİDİKEK'in 9'uncu Kongresi'ni tüm yönetim kurulumuz ve tüm üyelerimiz adına selamlarım.

Değerli meslektaşım AndonisNeofitu ve ekibi ile çok güzel ortak etkinlikler düzenliyoruz. Her daim bir birimize destek çıkıyoruz. Bu nedenle kendilerine teşekkürü bir borç bilirim.

Değerli katılımcılar, sizlere dünyada bölünmüş olan tek başkentten, yani Lefkoşa'dan sesleniyorum. Bu bizler açısından çok acı verici bir durumdur.

Şu anda kendi bölgelerimizde emek ve sınıf mücadelesi verirken, diğer yandan aklımız her daim Kıbrıs sorununun çözümündedir. Çünkü Kıbrıs tüm Kıbrıslılara yetecek kadar büyük ancak bölünemeyecek kadar da küçük bir adadır. Aynı kültürü, aynı toprakları, aynı havayı ve aynı duyguları paylaştığımız Rumca konuşan Kıbrıslı kardeşlerimizle bir bütün olamamak bizleri her alanda güçsüz kılmaktadır. Gerek emek mücadelesi, gerek emperyalist güçlerin oyunları, gerekse de Kıbrıs'ı egemenliği altında tutmak isteyen güçler karşısında ancak bir bütün olabildiğimiz takdirde, yani iki toplum tek halk olabilmeyi başardığımız takdirde zafere ulaşacağımıza inanıyorum.

Kıbrıs sorunu sadece liderlerin ve sözde garantör ülkelerin inisiyatifine bırakılmayacak kadar önemli ve hayati bir konudur. Çünkü çözümü getirecek olanlar sorunu yaratanlar olamaz.

Çözümü biz örgütler ve bizlere inanan halkımızla birlikte bu topraklara getirebiliriz.

Şu anda Kıbrıslı Türkler adanın kuzeyinde azınlık durumuna düşmüşlerdir. Eğer bu çözümsüzlük devam ederse çok yakın bir gelecekte Kıbrıslı Rum kardeşlerimiz muhatap olarak karşılarında Kıbrıslı Türk bulmakta zorlanacaklardır.

Buradan Avrupa Birliği'ne de seslenmek istiyorum.

Vatandaşınız olan Kıbrıslı Türklere sahip çıkmak ve onları korumak sizin de görev ve yükümlülükleriniz arasındadır. Ve de üyeniz olan Kıbrıs'ın yeniden birleşmesi için aktif rol almanız gerekmektedir.

Adanın güneyinde geçerli olan AB müktesebatını adanın kuzeyinde de geçerli kılabilmek için irade ortaya koymalısınız. Biz kuzeydeki ve güneydeki ilerici örgütler bunun için mücadele ediyoruz ancak bu mücadelenin de şahsen ben yeterli olduğuna inanmıyorum.

Çok açık konuşmam gerekirse, biz MASALARIN değil SOKAKLARIN dilinden anlayan bir örgütüz. Sokakta verdiğimiz her mücadeleyi kazanmış bir sendikayız. Sokak bizlerin, bizler de sokağın dilinden anlarız.

O nedenle Kıbrıs sorununu çözecek olan yer de masa değil sokaktır. İşte eksik bıraktığımız ve samimi olamadığımız nokta da burasıdır. Gerçekten bu ülkede çözüm istiyorsak ve bu konuda samimiysek, liderlerin veya bir başkasının ne söylediğinden çok bizlerin ne istediğinin önemli olduğunu bilmeliyiz. Ve bu isteğimizi sokaklara dökülerek tüm dünyaya haykırmalıyız. Hep birlikte…

Etnik köken ayrımı olmadan! Tüm Kıbrıslılar olarak yabancı güçlerin bize bir şeyler dayatmalarını beklemeden biz onlara istediğimizi dayatmalıyız. İşte o gün zafere çok daha yaklaşmış olacağız.

Tekrardan 9'uncu kongrenizi en yoldaşça duygularımla selamlar, yarınların bizler ve Kıbrıs'ımız için çok daha güzel olmasını temenni ederim."