"Lütfiye üzerinden binlerce beğeni toplamak fazlasıyla komik"

İşte Şişman'ın o yazısı:

"O Ses Türkiye'nin bu sezonki macerası birazcık kısa sürdü, henüz bahar aylarına varamadan program sezon finaliyle bu hafta sonu karşımıza çıktı.

Eğri oturalım doğru konuşalım, yarışmada çok iyi seslere halen daha denk gelsek de yine de eskisi kadar 'O Ses' olabilecek kadar iddialı bir yarışmacıyla karşılaşmıyoruz.

Zaten 'O Ses Türkiye'nin de bir star yaratma amacından ziyade bir şans verme platformu olduğunu söylemek daha doğru.

Bu sezonun bir önemli özelliği oldu ve o da...

Tam 7 sezon boyunca yayınlanan programda daha önce finalde Fatma İşcan'ı, Bihter Erkmen'i, Ayda Mosharraf'ı, Türkan Kürşad'ı filan görmüştük.

Ancak 7. sezonda ilk defa bir kadın yarışmacı 'O Ses' olabilmeyi başardı.

Gökhan Özoğuz'un takımında yarışan Kıbrıslı Lütfiye Özipek sesi ve enerjisiyle oyları toplamayı başarıp şampiyon oldu.

Yarışmadan sonra elbette birçok kişi Lütfiye'nin twitter hesabını keşfetmeye daldı, ki bu beklenti içinde olmamız çok da mantıklı değil aslında ama bunu ne yazık ki yapıyoruz...

Lütfiye'nin gerçek hesabı olan @lutfiyeozipek'ten bir tweet gelmezken, elbette tam da tahmin edeceğiniz gibi @lutfiye_ozipek adı altında fake hesap açılıp şu tweet atıldı: "#OSesTürkiye'nin ilk kadın şampiyonu olarak çok mutluyum. Bu şampiyonluk ülkemizde öldürülen, şiddet gören, tecavüz ve taciz mağduru olan tüm kadınlara armağan olsun."

Lütfiye'nin birinciliği üzerinden böyle bir tweet atılıp 'beğeni' toplama amacı gütmek elbette sadece komik.

Atılan tweet anlamsız mı? Elbette değil; elbette değinilen nokta doğru ancak fake hesaptan yapılan bir açıklama bu.

Elbette Lütfiye'nin yarışma sonrasında tam da bu şekilde bir 'kadın gücü'ne dikkat çekmesini dileyebilirdik.

Ama Lütfiye üzerinden binlerce beğeni toplamak vs. bu fazlasıyla komik.

O Ses Türkiye zaten 7 sezon sonra bir kadın şampiyona kavuşmuş, bunun üzerinden prim yapmak ve sahte hesapla beğeni ya da takipçi kasmak ne kadar anlamlı?

Sırf bu bile ne kadar 'olmamış' olduğumuzun göstergesi değil mi?"