Dede cinayeti duruşmasında ailelerden zanlı Şanlı'ya tepki: "1 değil 3 cinayet işledi"

Kıbrıs Postası - Nadire BAHADİ

Duruşmanın sona ermesinin ardından zanlı Zekeriya Kurucu'nun ailesi akrabaları olan zanlı Nidai Şanlı'nın polise doğruları söylemediği ve Zekeriya'nın aleyhinde ifade verdiği gerekçesi ile hem mahkeme salonunda hem de mahkeme binasının arka kısmında zanlıların hücrelerden çıkarılmasını beklerken tepki gösterdi. Kurucu'nun ailesi Nidai Şanlı'nın 1 değil 3 cinayet işlediğini söylerken, zanlı Şanlı'nın Kurucu'nun nenesi ve dedesinin de ölümüne sebep olacağını belirtti. Tahsil edilmek istenen bin liranın ne parası olduğunu sorgulayan aile, olaya uyuşturucunun sebep olduğunu belirtti.

Mağusa'da 29 Ocak 2018 tarihinde Çanakkale Göleti'nde yarı çıplak olarak ölü bulunan Kennedy T. Dede cinayeti ile ilgili polis soruşturması tamamlandı.

Cinayet zanlıları Nidai Şanlı, Zekeriya Kurucu, Ozan Körkurt, Onur Körkurt ve S.D tutuklu yargılanmak üzere 3 ayı geçmemek şartı ile cezaevine gönderildi.

"Adam öldürme" suçlaması ile polisin yürüttüğü soruşturmada zanlı Aydan Kızıltaç ile 16 yaşındaki B.Ç'nin ise Dede'nin öldürülmesinde herhangi bir fiilde bulunmadıkları tespit edildi. Zanlı Kızıltaç "Suçu örtme suçu" davasından, zanlı B.Ç ise "Ağır bir suçu önlemekte ihmal" davasından ileride yargılanmak üzere teminata bağlanarak serbest bırakıldı.

Tutukluluk süreleri dün dolan zanlılar yeniden Mağusa Kaza Mahkemesi'nde yargıç karşısına çıkarıldı.

Zanlı Zekeriya Kurucu ve 17 yaşındaki S.D'nin avukatları, Dede'nin müvekkilleri tarafından öldürüldüğüne yönelik yeterli şahadetin bulunmadığını iddia ederek tutuklu yargılanma talebine itirazda bulundu. Huzurundaki şahadet ve beyanları değerlendiren mahkeme zanlı Zekeriya Kurucu ve S.D avukatlarının taleplerinin ret ve iptaline emir verirken, 5 zanlının tutuklu yargılanmasına karar verdi.

Öte yandan zanlıların polis hücrelerinde tutuklu bulunduğu sırada zanlı S.D canına kıymak istediği öğrenildi.

Mağusa Polis Müdürlüğü hücrelerinde tutuklu bulunan S.D dün sabahın erken saatlerinde hücrede güvenlik kamerasının görmediği bir noktada battaniye ile canına kıymaya kalkıştı.

Bir başka hücrede tutuklu bulunan kadın tutuklunun fark etmesi üzerine kurtarılan S.D ambulans ile Mağusa Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Sağlık durumu iyi olan S.D kısa süre sonra hastaneden taburcu edilerek diğer zanlılar ile birlikte mahkeme huzuruna çıkarıldı.

SORUŞTURMA TAMAMLANDI

Polis subayı Müfettiş Erkan Yahat mahkemede verdiği ifadesinde, 29 Ocak 2018 tarihinde saat 21.45 raddelerinde zanlı Nidai Şanlı'nın daha önceden borç verip alamadığı bin TL nakit parayı tahsil etmek amacı ile yanında bulunan Zekeriya Kurucu, Ozan Körkurt, Onur Körkurt ve 17 yaşındaki S.D olduğu halde, Gazimağusa'da Hacıbektaş Sokak Kuzenler Apartmanı No 7 adresinde sakin Kennedy T. Dede'nin ikametgahına giderek tüm zanlıların Dede'yi zorla, hilafı dışında darp ederek kaçırdığını anımsattı. Dede'nin tüm zanlılar tarafından kaçırılarak ikametgahı önündeki zanlı Zekeriya Kurucu'ya ait GU 042 plakalı araç ile Çanakkale Göleti'ne götürüldüğünü söyleyen Yahat, Dede'nin burada ciddi şekilde darp edilip öldürüldüğünü hatırlattı. Soruşturma boyunca 200 ifadenin alındığını ve 52 yazışmanın yapıldığını belirten Yahat, zanlıların Fasıl 154 Ceza Yasası'nın en ağır suçlarından olan "Adam öldürme" suçu ile yargılanacaklarını söyledi. İleride Ağır Ceza Mahkemesi huzurunda yargılanmaları ve mahkum olmaları halinde uzun süre hapislik cezası almalarının kaçınılmaz olduğunu söyleyen Yahat, bu nedenle zanlıların kaçma olasılıklarının yüksek olduğunu söyleyerek olayın ardından zanlılardan Nidai Şanlı'nın yasal yollardan, zanlı Onur Körkurt ile S.D'nin ise yasal olmayan yollardan Güney Kıbrıs'a kaçtığını anımsattı.

zanlıların itham edildikleri "Adam öldürme" suçu ile ilgili destekleyici şahadet olarak Görgü tanıkları, otopsi raporu ve ses verilerinin olduğunu söyleyen Yahat, zanlıların da gönüllü ifade verdiğini ve tüm zanlıların olay anında beraber olduklarının tespitinin yapıldığını söyledi. Polis Subayı Yahat avukatın sorusu üzerine ise otopsi raporunda, otopsi saati baz alındığı zaman Dede'nin 32 ile 39 saat önce öldürülmüş olduğunu açıkladı.

CEZAEVİ TALEBİNDE BULUNDU

Zanlılar aleyhindeki soruşturmanın tamamlandığını belirten zanlıların serbest kalması halinde tanıklara etki etme olasılığının bulunduğunu söyledi. Zanlı Nidai Şanlı'nın KKTC vatandaşı, zanlı Zekeriye Kurucu'nun KKTC vatandaşı, zanlı Ozan ve Onur Körkurt'un TC vatandaşı, 17 yaşındaki zanlı S.D'nin ise TC ve KKTC vatandaşı olduğunu söyledi. Zanlı Ozan Körkurt'un ziyaretçi izni ile ülkede bulunduğunu söyleyen Yahat, zanlı Onur Körkurt'un ise çalışma izni ile ülkede bulunduğunu açıkladı. Yahat, zanlılara ait cep telefonunda tespit edilen ses kayıtlarında zanlıları suça bağlayacak tespitlerin olduğunu kaydetti. Mağusa Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanacak olan zanlıların suçlu bulunmaları halinde uzu süreli hapislik cezası almalarının muhtemel olduğunu söyleyen Yahat, zanlıların 3 ayı geçmemek şartı ile cezaevine gönderilmesini talep etti.

CEZAEVİ TALEBİNE AVUKATLARDAN İTİRAZ

İddia Makamı tanığı polis subay Erkan Yahat'ın zanlıların tutuklu yargılanması yönündeki talebe, zanlı Nidai Şanlı, Ozan ve Onur Körkurt'un avukatları itirazda bulunmazken, zanlı Zekeriya Kurucu ve 17 yaşındaki zanlı S.D'nin avukatları cezaevi talebine itirazda bulundu. Zanlı Zekeriya Kurucu için"Adam öldürme" suçuna ilişkin ilk nazarda dahi yeterli bir şahadet olmadığı yönünde itirazda bulunan avukat Kaan Özanıl zanlının teminata bağlanmasını talep etti. Zanlı S.D'nin avukatı İbrahim Demirtaş, ortada bir suçun olduğunun aşikar olduğunu ancak bu suçun zanlı S.D'nin işlediğinin makul şüphenin çok uzağında olduğunu kaydetti. Demirtaş "Adam öldürme" suçunun tafsilatında zanlının fiilinin maktülün ölümüne sebep olması gerektiğini ancak S.D'nin Kennedy Dede'nin neresine vurduğunun belli olmadığını iddia etti. 17 yaşındaki bir kişinin böyle ciddi bir ithamla cezaevine gönderilmesinin adaletin tecellisine değil yara almasına yol açacağını söyleyen Demirtaş, teminat talebinde bulundu.

Dede'nin ölümüne, kaçırılırken aldığı darbeler mi gölette darp edilmesi mi neden oldu belli değil

İddia Makamı adına davayı yürüten Savcı Mustafa İldeniz ise duruşmada yaptığı hitabında zanlılar aleyhinde ciddi bir şahadetin olduğuna ve avukatların çapraz sorgusunda şahadetin sarsılmadığının aşikar olduğunu söyledi. 29 Ocak 2018 tarihinde Kennedy Dede'nin apartmandaki adresinden alınması ile başlayan süreçte Dede'nin güç kullanılarak kaçırıldığını söyledi. "Adam öldürme" suçunun apartman önünde başlayarak Çanakkale Göleti'nde nihayete ulaştığını söyleyen İldeniz, otopsi raporunun künt, kafa ve göğüs travmasına bağlı beyin ve iç organ yaralaması olduğunu, otopsiyi yapan doktor Adli Tıp Uzmanı İdris Deniz'in ise bu olayda Dede'nin apartman önünde mi yoksa gölette aldığı darbeler nedeni ile hayatını kaybettiğinin net olmadığı yönünde bir rapor hazırladığını söyledi. Şahadetin de Dede'nin kafa ve vücuduna aldığı darbeler nedeni ile hayatını kaybettiği, darp ve cebir eylemlerini ortaya koyan bir şahadet olduğunu söyleyen İldeniz, cinayet davalarında tutuklu yargılamanın esas olduğunu söyledi.

Zanlı Ozan ve Onur Körkurt'un TC vatandaşı olması ve zanlıların olaydan sonra Güney Kıbrıs'a kaçmalarının tutuklu yargılanmaları için yeterli bir sebep olduğunu söyleyen İldeniz, cezaevi talebini yineledi.

CİNAYETTEN DEĞİL, SUÇ ORTAKLIĞINDAN YARGILANACAKLAR

Kennedy Dede'nin öldürülmesinde fiili iştirakleri olmadığı tespit edilen ve cinayet davasından ayrıştırılan zanlı Aydan Sel Kızıltaç ile 16 yaşındaki B.Ç ise diğer zanlılardan ayrı olarak mahkeme huzuruna çıkarıldı. Olayın soruşturmasını yürüten polis subayı Erkan Yahat mahkemede verdiği ifadesinde, zanlı Aydan Sel Kızıltaç'ın 30 Ocak tarihinde arkadaşları olan Nidai Şanlı, Zekeriya Kurucu, Ozan Körkurt, Onur Körkurt ve S.D'nin "Adam öldürme", "Ciddi darp" ve "İnsan kaçırma" suçlarını işlediklerini öğrenmesine rağmen konu şahısları suçtan kurtarmak maksadı ile yardım ederek ağır suça feri fail olduğunu açıkladı. Yahat bu suçla ilgili yasada 3 yıla kadar hapislik cezası ön görüldüğü belirtti. Zanlı B.Ç'nin ise 29 Ocak tarihinde Çanakkale Göleti'nde arkadaşları olan diğer zanlıların Kennedy Dede'yi ciddi şekilde darp ettiklerini görmesi üzerine suçun işlenmesini ve tamamlanmasını önlemek için tüm makul yollara başvurmayarak ağır suçu engellemeyi ihmal ettiğini söyleyen Yahat, zanlılar aleyhindeki soruşturmanın tamamlandığını belirterek teminat talebinde bulundu.

5'İ TUTUKLU 2'Sİ TUTUKLU YARGILANACAK

Mağusa Kaza Mahkemesi Ceza Davaları Yargıcı Gökhan Asafoğulları zanlı Zekeriya Kurucu ve S.D'nin avukatlarının teminat talebini ret ve iptal ederken Nidai Şanlı, Zekeriya Kurucu, Ozan Körkurt, Onur Körkurt ve S.D'nin 3 ayı geçmemek şartı ile cezaevine gönderilmesine karar verdi.

Zanlı Aydan Sel Kızıltaç ve B.Ç'nin yurt dışına çıkışını yasaklayan Yargıç Asafoğlu, zanlıların 7'şer bin TL nakdi teminat ödemesine ve KKTC vatandaşı 2'şer kefilin 75'er bin TL kefalet senedi imzalamasına emir verdi.

AİLELERDEN ZANLI ŞANLI'YA TEPKİ

Duruşmanın sona ermesinin ardından zanlı Zekeriya Kurucu'nun ailesi akrabaları olan zanlı Nidai Şanlı'nın polise doğruları söylemediği ve Zekeriya'nın aleyhinde ifade verdiği gerekçesi ile hem mahkeme salonunda hem de mahkeme binasının arka kısmında zanlıların hücrelerden çıkarılmasını beklerken tepki gösterdi. Kurucu'nun ailesi Nidai Şanlı'nın 1 değil 3 cinayet işlediğini söylerken, zanlı Şanlı'nın Kurucu'nun nenesi ve dedesinin de ölümüne sebep olacağını belirtti. Tahsil edilmek istenen bin liranın ne parası olduğunu sorgulayan aile, olaya uyuşturucunun sebep olduğunu belirtti.